3.Yargı Paketi, 3 gün ve toplamda 40 saati bulan bir maratonla yasalaştı. Gözler artık Çankaya Köşkünde.. Cumhurbaşkanı Gül'ün onayına sunulan Pakette birbirinden önemli düzenlemeler var.
Özel Yetkili Mahkemeleri kaldıran, skandal ses kayıtlarını haberleştirene 5 yıla kadar hapis cezası veren, hüküm giymişlerin son 1 yılını Denetimli Serbestlikle evinde geçirmesine imkan sunan bu Yargı Paketi, 12 Eylül tutuklularına da bir umut oldu.
12 Eylül Darbesinden önce işlenmiş suçlarla ilgili yapılan düzenlemeyle yaklaşık 28 yıldır cezaevinde olan sağ görüşlülere tahliye yolu açıldı. ‘Ülkücüler ölünce mi tahliye olacak?' diyen AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ bir teklif hazırladı. O teklif, 106 Maddelik 3.Yargı Paketinin 104'nci maddesinde yer aldı. 104'ncü maddenin Geçici 3'cü maddesinde;
‘'12 Eylül 1980 tarihinden önce işlenmiş olan suçlardan dolayı lehe Kanun, 1/3/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun cezaların içtimaına ilişkin hükümleri uygulandıktan sonra ortaya çıkan sonuç ceza göz önünde bulundurularak belirlenir. Belirlenen bu ceza infaz bakımından lehe hükümler içeren kanuna göre infaz edilir.'' ifadeleri dikkat çekiyor. Peki, bu madde ne anlama geliyor?
AK Partili Selçuk Özdağ'a göre, 3.Yargı Paketi Resmi gazetede yayımlandığı andan itibaren 12 Eylül'den bu yana cezaevinde olanlar tahliye olacak. AK Parti Manisa milletvekili Özdağ'a göre, 12 Eylül öncesi aynı suçu işleyen sağ görüşlülerle sol görüşlülere benzer cezalar verilmedi.
Özdağ'a göre bunun tek bir sebebi vardı o da; solcuların 146/1 suçundan yani; Devlete İhanet ve Devleti Yıkmak suçlarından, sağcılarınsa 313-314-315 suçlarından yani çete ve örgütlü suçlardan yargılanması… 3 kişiyi öldüren sol tandanslı birine yargılandığı 146/1 gereği 1 idam cezası verildi. Ve bu idamın infazı 91 yılında Özal affıyla sadece 10 yıla düşürüldü ve hapisten çıktı.
Özal affında, “12 Eylül'de idam cezası alanlar, 10 yıl cezaevinde kalmaları durumunda, iyi hallerine bakılmaksızın tahliye edilir” hükmü yer alıyordu. Sol örgütler bu madde hükmünden yararlanırken, ülkücüler yararlanamadı. Aynı suçtan yargılanan sağcı biri ise işlediği her suçtan ayrı ceza aldı. Ve 10 yıl olan aynı suçun cezası bir anda 36 yıla çıktı. Üstelik, 91 yılındaki Özal affı Mehmet Moğultay'ın Adalet Bakanlığı döneminde örgüt suçlarından hüküm giyenler için kadük kaldı. Ve Moğultay'ın ‘her suça ayrı ceza istemi' nedeniyle hapisten çıkanlar da tekrar içeri girdi. O dönem 2'si 14'er yıl, 3'ü 24'er yıl olmak üzere 5 kişi tekrar içeri girdi. Pek çok kişi de içeri girme riski nedeniyle 12 Eylül sonrası yurtdışına kaçanların yolunu izledi ve ülkeyi terk etti.
İşte 3. Yargı Paketinin düzenlediği bu maddeyle yurtiçinde 4, yurtdışında ise yaklaşık 100–150 kişiye af yolu açıldı.
Peki bu 4 kişi kim? Yıllardır gün yüzü görmeyen; Bünyamin Adanalı, Muhsin Kehya, Ünal Karaosmanoğlu bu düzenlemeyle anında serbest kalacak. Yine on yılladır hapis cezası yatan Caner Erdinç ise bu düzenlemeye ihtiyacı kalmadı çünkü, sadece 10 gün önce tahliye oldu.
Özetle, 30 yıldır cezaevinde ‘ölüme' tahliye olmayı bekleyen ülkücüler çok yakında içeriden çıkacak. AK Partinin bu adımı solcuları memnun etmedi. CHP İzmir milletvekili Musa Çam Genel Kurul'da AK Partililere, ‘Bahçelievler katliamı sanıklarını, Adana Emniyet müdürünü öldürenleri serbest bırakıyorsunuz' suçlaması yöneltti. Haluk Kırcı'nın da bu düzenlemeyle serbest bırakıldığını iddia eden Musa Çam'a, AKP'li Selçuk Özdağ, ‘bu iddia yalan sadece belli kişiler bundan yararlanıyor o isimler arasında Haluk Kırcı yok' dedi.
3. Yargı Paketinin görüşüldüğü gün Çankaya Köşk'üne de çıkan AK Parti Manisa milletvekili Selçuk Özdağ'ın ifadelerine göre, düzenlemeye Başbalan Erdoğan da destek veriyor. Selçuk Özdağ, 12 Eylül darbesinden bu yana hapiste olan 4 kişinin tahliye olduklarında aileleriyle birlikte Başbakan Erdoğan tarafından kabul edileceğini açıkladı.
Uğur TELLİ
SamanyoluHaber