Türkiye’de 6 milyon üniversite mezunu var. Bunların yüzde 11.2’si yani yaklaşık 700 bini iş arıyor.
Türkiye’de 3 milyonu aşkın işsizler ordusunun 700 binini üniversite mezunları oluşturuyor. Okuma-yazma bilmeyenler arasında işsizlik oranı yüzde 6.7 olurken, üniversite mezunları arasında bu oran yüzde 11.2 oldu. Ekonomideki kötü gidişata ek olarak üniversitelerdeki bölüm kontenjanları ile istihdam politikaları arasındaki uyumsuzluk bu durumun başlıca sebepleri. İş bulamayan birçok mühendis, işletmeci veya iletişimci ise geçimini sağlayabilmek için inşaatlarda çalışıyor. Üniversite mezunları arasında işsizlik oranının en yüksek olduğu kesim ise yüzde 22.1 ile gazetecilik bölümü mezunları.
‘Her çaldığım kapı yüzüme kapandı’Geçen yıl Gazi Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü’nden mezun olan Ezgi Girçek (24) mezun olmadan başladığı iş arayışına hâlâ devam ettiğini belirtiyor. Her çaldığı kapının yüzüne kapandığını söyleyen Girçek, “Ülkemizde 70’ten fazla iletişim fakültesi bulunmakta ve bu fakülteler her yıl 10 bin mezun vermekte. Kamu kuruluşlarında iletişim mezunlarına yer verilmemesi de durumu daha da vahim hale getirmektedir. Burada asıl problemin sistemde olduğunu düşünüyorum. Çünkü devlet istihdam edemeyeceği alanlarda fakülteler açmakta ve mezun olanlara da herhangi bir istihdam yardımı yapmamaktadır. Yalnızca üniversite ve fakülte sayısını arttırmak için çabalayan sistem, istihdam konusunda aynı hassasiyette davranmamaktadır” diye konuştu.
Gazeteci ama inşaatçılık yapıyorBirçok üniversite mezunu geçimini sağlamak için uzmanlık gerektirmeyen işlerde çalışıyor. Bunlardan biri de iletişim fakültesi mezunu Mert Özbaş (25). Kendi alanında iş bulamadığı için inşaatlarda çalışmak zorunda kaldığını belirten Özbaş, üniversitelerin plansız olarak bölüm açmasından ve geleceğe dönük planlar yapılmadan öğrencilerin mezun edilmesinden şikâyetçi. Özellikle medya sektöründe iletişim fakültelilerin öncelik hakkı olması gerektiğini düşünen Özbaş, “Eş, dost, tanıdık düzeni var. Hal böyle olunca 5n1k bilmeyenler köşe bile yazabiliyor. Ayrıca bu sektörde pek azımız iş bulma şansına sahip olabiliyorken bir de bulanların iyi maaşla çalıştırılmadığı bilinenler arasında. Sendikal hakların olmayışından bahsetmeye bile gerek yok” dedi.
‘Devlette torpil işliyor’ Geçen yıl Kastamonu Üniversitesi Tarih Bölümü’nden mezun olan Taner Çubukçuoğlu (25) da diplomalı işsizlerden. Atama sayısının çok düşük ama başvuru sayısının çok fazla olduğunu ifade eden Çubukçuoğlu, “Kendi alanımızla ilgili iş bulamadığımız için başka işkollarına başvuruyoruz. Ama oralarda da siyasi referanslar devreye giriyor ve torpiller yüzünden bu bölümü bitiren bizler de işsiz kalıyoruz. Bir de devlet, atamalar konusunda daha hassas davranmalı. Eğer bir bölümde öğretmen fazlası varsa, o bölüme ertesi yıl alım yapılmamalı. Örneğin tarih bölümlerinin ve öğretmenliklerinin açık öğretim fakülteleri kapatılmalı ve liselerde bazı dersler tarihçilere verilmeli” şeklinde konuştu.
Meydangazetesi