15 Temmuz 2016 sonrası ilan edilen KHK’larla milyonlarca insan olumsuz etkilendi. 5 Yılda 1 milyon 576 bin kişi hakkında silahlı terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla dava açıldı.

OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu Faaliyet Raporu’na göre, KHK’lar ile en az 125 bin 678 kamu görevlisi ihraç edildi. Bu süreçten üniversiteler ve akademik personel en çok etkilenen kesim arasında yer aldı.

OHAL’in Toplumsal Maliyeti Raporuna göre, 6 Bin 81’i devlete ait üniversitelerden, 3 Bin 41’i Vakıf üniversiteleri olmak üzere 9 Bin 122 akademisyen bilimden uzaklaştırıldı.

Bu süreçte kamuoyunda “barış akademisyeni “ olarak bilinen 406 bilim insanı KHK’larla ihraç edildi. Şimdiye kadar, kaç akademisyenin tutuklandığı ve cezaevine girdiği bilinmiyor.

667 sayılı ilk KHK ile Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde binlerce öğrencinin hali hazırda eğitimini sürdürdüğü 15 vakıf üniversitesi kapatıldı.

OHAL KHK’larıyla toplam akademik personelin yüzde 5’i ihraç edilse de, 15 Temmuz sonrası Türkiye’de üretilen bilimsel çıktı oranı yüzde 30 oranında düştü. Bu durum Türkiye’nin beyin kanaması olarak nitelendiriliyor.

Eğitimden, bilimden, öğrencilerinden uzaklaştırılan akademisyenlerin çoğu geçinmek için alanları dışında beden gücü gerektiren işlerde çalışmak zorunda kaldı. Pasaportları iptal edildiği için yurt dışına çıkmaları engellenen çok sayıda akademisyen yasa dışı yollardan ülkesini terk etti.

Bu dönemde, ülkesinden ayrılmak zorunda kalan akademisyenlerin oranı 10 kat artış gösterdi. Türkiye, 15 Temmuz sonrası akademik üretimde ve bilimsel çalışmalarda İran, Meksika ve Güney Afrika gibi ülkelerin gerisine düştü.

OHAL rejiminin resmen sona ermesine rağmen fiili uygulamaları devam ediyor. İlk KHK’nın üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen akademisyenlere yönelik hukuksuzluk ve hak ihlalleri devam ediyor. 

KHK TV, 15 Temmuz sonrası üniversitelerdeki kıyımı belgelesel haline getirdi. “Elması Çöpe Atmak” adı verilen belgesel KHK TV’de yayına girdi.