Yalancının mumu 'Akşam'a kalmadan söndü!

Yalancının mumu 'Akşam'a kalmadan söndü!
Hablemitoğlu'nun eşinden, söylediklerini çarpıtıp hizmet hareketini hedef göstermeye yönelik iftara odaklı yayın yapan Akşam'a yalanlama ve tepki...

2002 yılında uğradığı suikast sonucu hayatını kaybeden akademisyen Necip Hablemitoğlu'na yönelik cinayeti ‘paralel yapı' iddiası çerçevesinde cemaate yıkma çabasına giren hükümet yanlısı medyaya, Hablemitoğlu'nun eşi Şengül Hablemitoğlu'ndan tepki geldi. Vatan'da yer alan habere göre Şengül Hablemitoğlu, "Orada ben sadece cemaate yönelik bir şey söylemedim. Bütün bunları sonradan kitabımda da yazdım zaten. Orada da var. Şimdi o ifadeden bazı bölümlerin cımbızla çekilmesi, sadece o kısımlarının gündeme taşınması beni rahatsız ediyor." ifadelerini kullandı...


"İFADEMDEN BAZI BÖLÜMLER CIMBIZLANIYOR

- Soruşturma dosyasındaki en önemli bölümlerden birinin de sizin 2003’te verdiğiniz ifade olduğu konuşuluyor.

- Evet ben de okudum. Ben o dönem detaylı bir ifade verdim. Gecelerce sorgulandım. Saatlerce anlattım. Ama bu noktada çok önemli bir detay var. Bakın benim öyle söylendiği gibi bir ifadem yok.

- Daha açık kayda geçirelim... Cinayetin ardında Gülen Cemaati’nin olduğunu ima ya da iddia eden bir ifadeniz olmadığını mı söylüyorsunuz?

- Evet. Benim öyle, doğrudan o şekilde bir ifadem yok. Orada ben sadece cemaate yönelik bir şey söylemedim. Bütün bunları sonradan kitabımda da yazdım zaten. Orada da var. Şimdi o ifadeden bazı bölümlerin cımbızla çekilmesi, sadece o kısımlarının gündeme taşınması beni rahatsız ediyor.

YENİ SORU İŞARETLERİ DOĞMASIN

- Nedir bu noktada sizi tam olarak rahatsız eden?

- Birincisi, bir şekilde benimle de Cemaati karşı karşıya getirme çabası olarak görüyorum. İkincisi, daha da önemlisi, yapılan bu olunca, güven duygunuz kayboluyor. Soruşturma bu şekilde, bu anlayışla tekrar açılacaksa, bunun neyine güveneceksiniz ki?

- Öyle ya da böyle, önemli olan sonuçta soruşturmanın tekrar canlanması değil mi?

- Tabii ki öyle. Bu çok önemli ama eğer bu soruşturma mevcut kavganın bir parçası olacaksa, eğer ortaya çıkacak sonuç insanlara, “Bu iş de birilerine yıkıldı” dedirtecek, böyle düşündürecek türden olursa bu durum güvenin kaybolmasına yol açar. Benim söylemeye çalıştığım bu. Bu işin sonunda insanlar ciddi bir soruşturma ve adil bir yargılama ile gerçek sorumluların bulunup cezalandırıldığına ikna olsun. Bu konuyu başka bir biçime dönüştürmesinler. Bir kerecik olsun, layıkıyla, usulüne uygun yapsınlar. Tek istediğim bu."

31 Temmuz 2014 16:22
DİĞER HABERLER