'Yargıtay imamı' iddiası resmen fos çıktı

'Yargıtay imamı' iddiası resmen fos çıktı
AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, ‘Yargıtay’da cemaat imamı var’ şeklinde ortaya attığı ve ülke gündemini uzun süre meşgul eden iddiasını delillendiremedi.

Konuyla ilgili dün bir açıklama yapan Yargıtay Başkanlığı, Mehmet Ali Şahin’in bu iddiayı Adalet bakanlığı yaptığı dönemde iki avukattan duyduğunu belirttiğini bildirdi. Yargıtay’ın açıklamasına göre, avukatlardan birinin akrabası olduğunu savunan Şahin, tanıklıktan çekinerek hem bu kişinin hem de diğer avukatın ismini vermedi. Böylece somut delil göstermedi. Yargıtay Birinci Başkanlığı tarafından atanan soruşturmacı, somut delil olmadığı ve iddiaların soyut ve temelsiz olduğu gerekçesiyle soruşturmada takipsizlik kararı verdi. Yargıtay Başkanlığı, dün yaptığı açıklamada AKP’li Şahin’den ‘başvuru sahibi’ diye bahsetti.

Yargıtay Başkanlığı, dün bir gazetede yer alan “Yargıtay’ın imamına işlem yapılmadı" şeklindeki haber konusunda yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, haberde iddia edilen tanıkların dinlenilmemesine ilişkin, "Tanık olarak dinlenilen başvurucu tarafından çekinme hakkı kullanıldığı için CMK’nın 210/2 maddesi uyarınca, tanıkların delil olarak değerlendirilme yasağı söz konusu olduğundan ifadelerinin alınması yasal engel nedeniyle mümkün olmamıştır." diye kaydedildi. 

Yargıtay'ın yazılı açıklamasında söz konusu haberin içeriğine ilişkin, "Başvuru sahibinin tanık olarak gösterdiği iki avukatın ifadesine başvurulma gereği duyulmaksızın inceleme konusu iddia hakkında işlem yapılmasına yer olmadığı kararı verildiği belirtilmektedir. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılması gereği duyulmuştur." denildiği aktarıldı.

Ardından da tanıkların dinlenmesine ilişkin şu izah getirildi: "Başvuru sahibi, Yargıtay’a gönderdiği yazılı beyanında isim belirtmeksizin iki avukattan aldığı bir kısım bilgilerden bahsetmiştir. Muhakkike verdiği ifadesinde ise avukatlardan birinin yakın akrabası olduğunu belirterek tanıklıktan çekinme hakkını kullandığını beyan etmiş, diğer avukatın ise ismini vermemiştir. Tanık olarak dinlenilen başvurucu tarafından çekinme hakkı kullanıldığı için CMK’nın 210/2 maddesi uyarınca, tanıkların delil olarak değerlendirilme yasağı söz konusu olduğundan ifadelerinin alınması yasal engel nedeniyle mümkün olmamıştır. Araştırma kapsamında başvuru sahibinin ifadesinde belirttiği üyenin son 10 yıla ilişkin yurt dışı çıkış bilgileri ile diğer bir kısım kurumlardan getirtilen belgeler üzerinden yapılan inceleme sonucu rapor düzenlenmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nca, muhakkik raporu, başvurucu ile diğer kişilerin beyanlarının birlikte incelenmesi sonucunda, dosyaya sunulan hiçbir delilin soruşturmanın bir sonraki aşamasına geçmeye imkan verecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek ileri sürülen iddia ile ilgili herhangi bir işlem yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir."

CİHAN

24 Temmuz 2014 07:00
DİĞER HABERLER