Guatemalalı 7 yaşında bir kız çocuğu, ABD’li sınır devriyeleri tarafından gözaltına alınarak götürüldüğü merkezde aşırı susuzluk nedeniyle yaşamını yitirdi.

ABD-Meksika sınırını geçen hafta babası ile beraber geçen 7 yaşındaki Guatemalalı bir kız çocuğu, ABD sınır devriyesi tarafından gözaltına alındıktan sonra öldü. Federal Göçmenlik yetkilileri olayı dün doğruladı.

Washington Post gazetesi, kız çocuğunun ABD’nin New Mexico kentinde Lordsburg yakınlarındaki sınır devriyesi tarafından tutuklandığını ve sekiz saat sonra aşırı susuzluk nedeniyle girdiği şok sonrası öldüğünü bildirdi.

Guatemalalı mülteci çocuk, 163 kişilik bir grupla seyahat ediyordu. Grubun sınır yetkililerine teslim olmak için yaklaştığı ve ardından gözaltına alındıkları öğrenildi.

Mülteci çocuğun nöbet geçirmesinin ardından Teksas’ın el Paso bölgesinde bir hastaneye götürüldüğü belirtildi. Çocuğun gözaltında hangi koşullarda tutulduğu ise henüz bilinmiyor.

Gümrük ve Sınır Koruması, Washington Post’a yaptığı açıklamada, kızın birkaç gün boyunca su tüketmediği ve yemek yemediğini söyledi.

 

ABD İç Güvenlik Bakanlığı, yaptığı açıklamada kızın ateşinin yüksek olduğu ve helikopterle hastaneye götürüldüğü, hastanede ise kalbinin durduğunu söyledi. Açıklamaya göre, yeniden canlandırılan kız çocuğu iyileştirilemedi ve hayatını kaybetti.

DHS (İç Güvenlik Bakanlığı), “Tıbbi ekibin çocuğu tedavi etme çabalarına rağmen, bu trajedinin yaşanmasının önüne geçemedik. Bir kez daha, ebeveynleri kendilerine veya çocuklarına yasadışı yollardan girme riskiyle karşı karşıya kalmamaları için yalvarıyoruz” açıklamasını yaptı.

İç Güvenlik yetkilileri Gümrük ve Sınır Koruma’nın da soruşturma başlattığını söyledi.

ABD Demokrat Parti Senatörü Kamala Harris paylaştığı Twitter mesajında, “Bu 7 yaşındaki kızın, CBP’nin (Gümrük ve Sınır Koruma) velayetinde aşırı susuzluk ve tükenme sebepli ölümünden önce olanların tam ve eksiksiz bir hesabına ihtiyacımız var.” dedi.

ABD’de göçmenler, insan hakları avukatları ve aktivistler, sınır devriye hücrelerinin koşulları ile ilgili sorunları uzun zamandır gündeme getiriyorlardı. Tucson’da, bu hücreler hakkındaki bir davadaki iddialar, hücrelerin pis, aşırı derecede soğuk ve battaniye gibi temel ihtiyaçlardan yoksun olduğunu işaret ediyordu.

ACLU (Amerikan Sivil Haklar Birliği) Sınır Hakları Merkezi’nin yöneticisi Cynthia Pompa, geçtiğimiz yıl göçmen ölümlerinin sınır geçişlerinin azalmasıyla birlikte arttığını söyledi. Pompa, “Bu trajedi, çocuklar da dahil olmak üzere insanlar, insanlık dışı koşullarda tutulduğunda mümkün olan en kötü sonucu temsil ediyor. Hesap verebilirlik eksikliği ve zulüm kültürü, göçmen ölümlerine yol açan politikaları artırdı” dedi.