"İstanbul ekonomisinin kalbi" diye anılan ve bir zamanlar insanların yürümekte bile zorlandığı tarihi alışveriş merkezi Mahmutpaşa’da işler durma noktasında ve esnaf kan ağlıyor. 

10 aydır doğru düzgün satış yapmayan birçok dükkan el değiştirirken, kepenk indirmemekte direnen esnaf, "Açız kardeşim aç, artık bunu duyun. Bir bataklığın içinde kendi kendimize çırpınıp duruyoruz." diye feryat ediyor.

Ayakkabı mağazasında satış elemanı olarak çalışan ve ismini vermek istemeyen bir kişi, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükûmetinin kendilerine destek vermediğini söyledi. 

Aynı işçi ANKA'ya verdiği mülakatta, "Bakın dükkan bomboş. Bu şartlarda biz evimize ekmek götüremiyoruz." dedi.

"İnsanlarla lütfen rica edeceğim dalga geçmeyin. İnsanlar şu an geçinemiyor." diyen işçi, "Evliyim ve üç çocuğum var. Şu an evimi geçindiremiyorum, kiramı veremiyorum. Markete gittiğim zaman istediğim şeyi alamıyorum. Hepsinden kısmak zorunda kalıyorum. Bir kalıp peynir 35 lira. Ben mağdurum çünkü aldığım ücret ile geçinemiyorum. Bunları kendileri de biliyorlar. Gerçekten çok zor."  ifadelerinin kullandı.

"Düğünleri iptal ettiniz. Her şeyi iptal ettiniz. Bu insanlar nasıl para kazanacak?" sorusunu yönelten işçi, "Ondan sonra diyorsunuz ki 'Ekonomi çok iyi'. Açız kardeşim, aç. Artık bunu duyun.” dedi.

25 yıldır Çarşı’da esnaf olan Hüseyin Kurt, işlerinin yüzde 80 düştüğünü belirterek, şöyle konuştu: "Bekliyoruz, gördüğünüz gibi müşterimiz yok. Kiralarımızı ödeyemiyoruz, devletin verdiği yardım da olmadığı için. Çok zor durumdayız. Kapalı Çarşı esnafı, Mahmutpaşa esnafı. 25 yıldır buradayım. Ben ilk defa böyle bir şey görüyorum Mahmutpaşa bomboş. Araplar olmasa tamamen boş burası. Kepenkleri kapalı, açmıyorlar dükkanları."

Mahmutpaşa'da 40 yıldır esnaflık yaptığını ifade eden Sinan Pehlivan, "Müşteriler yok olunca işler dibe vurdu. İşler yüzde 90'dan yüzde 20’lere, yüzde 30’lara düştü. Kira ödemelerimiz geriden geliyor. Kimisi ödeyemiyor, kimisi üç aylık geriden, kimisi hiç veremiyor. Hazıra dağ dayanmaz. Elimizdeki bazı gayrimenkulleri çıkarıyoruz. Bir senelik vergi birikti, bir senelik elektrik birikti, sigorta birikti. Siz bunları ödemem için bir kolaylık gösteriyor musunuz? Yok. Sadece 'Ana parayı ödeyin iş bitsin' diyorsunuz. Bu iş değil." dedi. 

"Madem genel bir kriz var bu krizi atlatmamız için devletin Avrupa’daki gibi küçük esnafa destek olursa ayakta kalırız." diyen Pehlivan, "Yoksa ben şurada sayabilirim size. Bu çarşıda eğer 20, 30 tane kiralık dükkân bırakıp gittiyse bu tehlike çanları çalıyor demektir. Yukarıdakilere herkese duyurulur."

Çeyizlik ürün satan Mustafa Yurdagül, "Devletin yardımı dersen bize edilen bir yardım yok. Vergimizi ödüyoruz. Kiramızı bir şeylerimizi satarak ödemeye çalışıyoruz. Bırakın maaş ödemeyi, dükkanımın kirasını ödeyemiyorum. Ayrıca ev kirası var. Hiçbir şekilde hiçbir destek almıyoruz. Ben şu anda arabamı, evimi satıp dükkanımın kirasını, vergimi ödemeye çalışıyorsam zaten benim hiçbir şeyim kalmamıştır.”  diye konuştu.