Türkiye'de yaşanan hak ihlalleri ve Avrupa'da yetkili kurum ve kuruluşların bu ihlaller karşısında sessiz kalması yaklaşık 5 bin kişi tarafından Strazburg'da protesto edildi. 

Barışçıl eylem Strazburg'un önde gelen gazetelerinden Dernières Nouvelles d’Alsace (DNA)’da da haber oldu. Haber "25 Haziran Çarşamba günü, Fransa ve Almanya’dan gelen 5.000 Gülen Hareketi destekçisi, Türkiye’deki baskıları protesto etmek için Strasbourg’da, Avrupa Konseyi önünde toplandı. Göstericiler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının uygulanmasını talep etti" diyerek duyuruldu.

Haberde 5 bin kişinin gösteriye katıldığı vurgusu yapılırken aktivistlerin “Herkes için Adalet!” sloganı atarak Türkiye’deki baskıcı uygulamaları kınadığı ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarının uygulanmasını talep ettikleri belirtildi. Haberde "Bu yöndeki iki mektup, Gülen Hareketi’ne bağlı Collectif pour la Défense des Droits de l’Homme (DDH)’in koordinatörü Rumi Ünal tarafından, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne ve İnsan Hakları Komiseri’ne teslim edildi" ifadeleri yer aldı. 

DNA'nın haber mentinde şu ifadelere yer verildi. 

"Sarı balonlar ve pankartlar arasında bazı göstericiler, Türkiye rejimine muhalif sembol isimlerin — örneğin görevden alınarak hapse atılan İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun — yüzünü taşıyan maskeler taktı. Kimileri ise cezaevinde ölen isimsiz mağdurların yüzlerini veya güvenlik gerekçesiyle anonim maskeler taşıdı.

Konuşmaların yapılabilmesi için Avrupa Caddesi üzerinde bir sahne kuruldu. Sahnedeki dikkat çeken figürlerden biri, Türkiye’deki protestoların sembolü haline gelen meşhur Pokémon karakteri Pikachu oldu. Onun ayakları dibinde, genç bir kadın, keyfi yargılamalara uğrayan, aralarında genç kızların da bulunduğu mağdurların isimlerini İngilizce olarak okudu.

“Avrupa Konseyi’nden somut adımlar atmasını istiyoruz. Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını talep ediyoruz,” dedi sahneden bir genç kadın. 2017’den bu yana tutuklu bulunan Türk iş insanı Osman Kavala, Kürt azınlığa verdiği destek nedeniyle hedef alınmıştı. AİHM, verdiği birden çok kararda Kavala’nın tutukluluğunun keyfi olduğunu ve onun bir siyasi mahkûm olduğunu belirtmişti.

“Gazetecilere uygulanan sansür, protestoculara yönelik baskılar, ‘terörizm’ suçlamasıyla tutuklanan öğrenciler Türkiye’de demokrasinin işlemediğini gösteriyor,” diyerek sözlerini sürdürdü.

Bu büyük gösteri, Avrupa Konseyi’nin aynı günün ilerleyen saatlerinde Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’yi ağırlayacağı bir dönemde gerçekleşti.