A’dan Z’ye 2024: Dünyada neler oldu?

İspanya'daki seller ve Japonya'daki depremlerden, Gürcistan ile Bangladeş'teki protestolara ve İngiltere, Fransa ve ABD'deki seçimlere 2024 yılında dünyada öne çıkan bir dizi olay ve gelişme yaşandı.
Dünya, 2024 yılını geride bırakırken, yeni yıla halihazırda binlerce kişinin ölümüne sebep olan saldırı ve çatışmaların gölgesinde giriyor. İsrail’in 7 Ekim 2023 tarihinde Gazze Şeridi’ne başlattığı saldırılar bir yılı aşkın süredir devam ederken, İsrail’in Heyet Tahrir Şam (HTŞ) öncülüğündeki cihatçı grupların saldırıları sonrası Beşar Esad yönetiminin yıkıldığı Suriye’ye yönelik saldırı ve işgali de sürüyor. Suriye’deki siyasi belirsizlik ise yakın zaman içinde sona ereceğe benzemiyor. Peki, Orta Doğu’da bunlar olurken, dünyanın geri kalanı geride bıraktığımız 2024 yılında neler yaşadı? Hangi gelişmeler hafızalarda yer etti?

Son bir yılda dünyadan öne çıkanlardan bazıları şu şekildeydi…

'MAVİ EKRAN' KAOSU TÜM DÜNYAYI ETKİLEDİ: HAVA TRAFİĞİ FELÇ OLDU

‘A’dan Z’ye’ dünya ülkelerinin yaşadıklarından önce 2024 yılında meydana gelen öyle bir olay vardı ki hemen hemen tüm ülkeleri yakından etkiledi. 19 Temmuz’da ortaya çıkan bir yazılım sorunu sebebiyle Avrupa’dan ABD ve Avustralya’ya kadar geniş bir coğrafyada hava trafiği felç oldu, dünya çapında binlerce bilgisayar ‘mavi ekran’ verdi ve bazı marketlerin önünde uzun kuyruklar oluştu. ABD merkezli Microsoft teknoloji şirketi, Crowdstrike siber güvenlik teknolojisi şirketi ile bağlantılı olarak dünya çapında kesintilere sebep olan aksaklıklarla ilgili olarak olaydan iki gün sonra yaptığı açıklamada, küresel çapta yaşanan yazılım sorunundan 8,5 milyon cihazın etkilendiğini duyurdu.

ABHAZYA: PROTESTOLAR SONUÇ VERDİ, CUMHURBAŞKANI İSTİFA ETTİ

Kuzeybatı Kafkasya bölgesinde yer alan Abhazya Cumhuriyeti'nde daha önce Rusya ile imzalanan 'yatırım anlaşmasının' yasalaşması için parlamentoda oylama yapılması beklenirken 16 Kasım’da söz konusu anlaşmaya karşı çıkan ve gündemden tamamen düşürülmesini isteyen yüzlerce eylemci ve muhalif, önce başkent Sohum'daki parlamento binasının bahçesine, ardından parlamento binasına girdi. Devlet başkanlığı ofisini de işgal ederek protestolarını sürdüren muhalifler, Cumhurbaşkanı Aslan Bzhania’nın istifasını talep etti. Eylemler 20 Kasım’da sonuç verdi. Bzhania, hükümet ve muhalefet temsilcileri arasında yaklaşık sekiz saat süren müzakerelerin ardından istifa etmeyi kabul etti.

ALMANYA: 8 AYDA 3 SALDIRI DÜZENLENDİ

Almanya, 2024 yılında üç büyük saldırı ile sarsıldı. 31 Mayıs’ta Mannheim kentinde İslam karşıtı Pax Europa Hareketi'nin etkinliği sırasında bıçaklı bir saldırı düzenlendi. Saldırı sırasında yaralanan polis memuru hayatını kaybederken, saldırganın Afganistan vatandaşı olması, ülkede göçmen karşıtı söylem ve talepleri beraberinde getirdi. Bundan yaklaşık 3 ay sonra, 25 Ağustos’ta Solingen kentinde bıçaklı bir saldırı daha yaşandı. Sonrasında IŞİD’in üstlendiği bu saldırıda da üç kişi yaşamını yitirdi, sekiz kişi yaralandı. Almanya bu süreçte kara sınırlarında kontrolleri geri getirme kararı alırken, 20 Aralık’ta da bir sürücü Magdeburg kentindeki bir Noel pazarında kalabalığın üzerine aracını sürerek beş kişinin ölümüne, yaklaşık 40’ı ciddi olmak üzere 200’ü aşkın kişinin yaralanmasına yol açtı. Faşist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin destekçisi olduğu ve İslam karşıtı paylaşımlar yaptığı ifade edilen Suudi Arabistanlı zanlı Taleb A.’nın saldırıyı hangi saikle gerçekleştirdiği ise netlik kazanmadı. ‘Trafik ışığı’ koalisyonunun dağıldığı ülke, 16 Aralık’ta Federal Meclis’te Olaf Scholz’un hükümetine güvensizlik oyu verilmesi sonrası 23 Şubat’ta sandık başına gidecek.

ABD: SUİKAST GİRİŞİMİ VE BEYAZ SARAY’DA İKİNCİ TRUMP DÖNEMİ

ABD’de 5 Kasım’da yapılan seçimlere giden süreçte yaşanan en büyük olay, şüphesiz eski başkan ve Cumhuriyetçilerin başkan adayı Donald Trump’a yönelik suikast teşebbüsüydü. 13 Temmuz'da Pensilvanya eyaletindeki bir miting sırasında Matthew Crooks adlı saldırgan Trump'a AR-15 tipi uzun namlulu silahla suikast girişiminde bulundu, kurşun Trump'ın kulağını sıyırdı. Crooks, saldırıdan hemen sonra ABD Gizli Servisi tarafından öldürüldü. Ryan Wesley Routh adlı şüpheli de 15 Eylül'de Florida'da golf oynadığı sırada Trump'a suikast teşebbüsünde bulunacağı iddiasıyla yakalandı. Başkan Joe Biden, bu süreçte Trump ile ilk canlı münazarasında yaşadığı fiyasko sonrası Demokratların başkan adaylığını yardımcısı Kamala Harris’e devretti. Hakkındaki 'sus payı' davasında 34 suçlamanın hepsinden suçlu bulunan ve ülkede hüküm giyen ilk eski başkan olan Trump, 5 Kasım’da yapılan seçimi önde tamamlayarak ABD’nin 47’nci başkanı seçildi. Cumhuriyetçiler de hem Kongre’nin alt kanadı Temsilciler Meclisi’nde hem üst kanadı Senato’da çoğunluğu sağladı.

UNITEDHEALTHCARE CEO’SU ÖLDÜRÜLDÜ, ŞÜPHELİ YAKALANDI

2024 yılında ABD gündemine yansıyan bir diğer konu ise Türkiye’yi de yakından ilgilendiriyordu. Demokrat Partili New York Belediye Başkanı Eric Adams hakkında Türkiyeli diplomat ve iş insanlarından rüşvet ve yasadışı bağış kabul ettiği iddiasıyla iddianame hazırlandı. 27 Eylül’de Manhattan'da federal mahkeme karşısına çıkan Adams, hakkındaki beş suçlamayı da reddederek “Suçsuzum” dedi. Bundan yaklaşık bir buçuk ay sonra, ABD'nin en büyük sağlık sigorta şirketlerinden UnitedHealthcare'in CEO'su Brian Thompson'ın 4 Aralık'ta New York Manhattan'da bir konferans için geldiği otele girdiği sırada uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetmesi de ülkede büyük yankı uyandırdı. 26 yaşındaki şüpheli Luigi Mangione, Pensilvanya’da yakalanarak New York’a getirildi. Mangione'ye ‘terör eylemi olarak cinayet işleme’ suçlaması yöneltildi.

BANGLADEŞ: BAŞBAKAN, PROTESTOLAR ÜZERİNE ÜLKEDEN KAÇTI

Güney Asya ülkesi Bangladeş'te 1971'deki Bağımsızlık Savaşı'nda görev alan kişilerin çocuklarına kamuda kontenjan ayrılması kararının ardından 2024 yılının temmuz ayında öğrencilerin başını çektiği protestolar başladı. Yüksek Mahkeme’nin temmuz sonunda kontenjan kotası oranlarını düşürmesiyle protestolara son verildiği duyuruldu. Ancak gösteriler sırasında yaşanan şiddet olaylarında yüzlerce kişi ölmüş, binlerce kişi gözaltına alınmıştı; protestolar da eylemlerde hayatını kaybedenler için adalet çağrısıyla devam etti. Olaylar devam ederken Başbakan Şeyh Hasina, 5 Ağustos'ta resmi konutundan ayrılarak askeri helikopterle Hindistan'a gitti; bu sırada göstericiler de Başbakan'ın resmi konutunu bastı. Nobel ödüllü Muhammed Yunus, 8 Ağustos'ta geçici hükümet başkanı olarak yemin edip göreve başladı.

BİRLEŞİK KRALLIK: İŞÇİ PARTİSİ İKTİDARI, KRALİYET AİLESİNDE İKİ KANSER HASTASI

İngiltere’de milyonlarca seçmen, 4 Temmuz’da sandık başına giderek yeni milletvekillerini ve başbakanlarını belirledi. 2019'daki seçimde mecliste 202 sandalye kazanan İşçi Partisi, bu seçimin sonucunda 412 sandalye elde etti. Muhafazakar Parti'nin milletvekili sayısı 365'ten 120'ye geriledi. İşçi Partisi lideri Keir Starmer, ülkenin yeni başbakanı olurken, böylece ülkedeki 14 yıllık Muhafazakar Parti iktidarı da sona ermiş oldu. Ülkede seçimlere gidilen süreçte kraliyet ailesinden iki isme kanser teşhisi konulması da uzun süre ülke gündemini meşgul etti. Buckingham Sarayı, 5 Şubat’ta bir açıklama yaparak Kral 3’üncü Charles’ın kanser tedavisi gördüğünü duyurdu. Bunu, 22 Mart’ta Galler Prensesi Kate Middleton’ın açıklaması izledi. Middleton, kendisinin de kanser tedavisi gördüğünü açıkladı. Kral Charles bu süreçte nadiren kamuoyuna açık etkinliklere katılırken, Kate Middleton eylül ayında kanser tedavisini tamamladığını duyurdu.

JULIAN ASSANGE, SERBEST BIRAKILDI

ABD'nin Irak ve Afganistan'da işlediği savaş suçlarını da delillendiren belgeleri yayınlayan WikiLeaks'in kurucusu Julian Assange, İngiltere'nin başkenti Londra'daki Ekvador Büyükelçiliği'nde geçirdiği yedi, İngiltere'deki yüksek güvenlikli bir hapishanede geçirdiği beş yılı aşkın sürenin ardından 25 Haziran tarihinde serbest bırakıldı. ABD'li yetkililerle yaptığı ve kendisine yöneltilen 18 suçlamadan birini kabul etmesi karşılığında serbest bırakılmasını öngören anlaşmayı kabul ederek özgürlüğüne kavuşan Assange, 12 yıl sonra yeniden ülkesi Avustralya’ya döndü. Julian Assange, bu anlaşmayla ‘ulusal savunmaya ilişkin gizli belgeleri elde etme ve ifşa etme amaçlı komplo' suçlamasını resmi olarak kabul etmiş oldu.

FRANSA: ERKEN SEÇİM VE BİTMEYEN HÜKÜMET KRİZİ

Fransa da 2024 yılında yapılan seçimlerle ve ardından gelen siyasi krizlerle gündeme gelen ülkelerden biriydi. Haziran ayında yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçiminde Marine Le Pen’in faşist Ulusal Birlik (RN) partisinin yüzde 31,5 oy alarak sandıktan birinci çıkması üzerine Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ‘baskın seçim’ kararı aldı. Erken parlamento seçiminin ilk turu 30 Haziran’da, ikinci turu ise 7 Temmuz’da yapıldı. RN ve beraberindeki ittifak ilk turu birinci sırada tamamlarken, Macron’un partisi Rönesans ve sol ittifak Yeni Halk Cephesi (NFP) arasında varılan üstü kapalı anlaşmanın da etkisiyle, seçimin ikinci turunda sandıktan NFP birinci, RN ise üçüncü sırada çıktı. Ancak bu, NFP’nin istediği bir ismin başbakan olacağı anlamına gelmiyordu. Macron, seçimlerde yalnızca 47 vekil çıkaran merkez sağcı Cumhuriyetçiler (LR) partisinden Michel Barnier'i 5 Eylül'de başbakan olarak atadı. Başbakan Barnier'in merkez sağcı hükümeti yaklaşık 3 aylık görev süresinin ardından bütçe konusunda muhalefet ile uzlaşı sağlanamaması üzerine meclisten güvenoyu alamayarak 4 Aralık'ta düştü. Cumhurbaşkanı Macron, bu sefer de seçim ortaklarından Demokrat Hareketi (MoDem) Lideri François Bayrou'yu başbakan olarak atadı; bu atama da muhalefette tepkilerle karşılandı.

GÜNEY KORE: DEVLET BAŞKANI YOON, SIKIYÖNETİM İLAN ETTİ

Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, 3 Aralık gecesi televizyonda yaptığı konuşmada, ‘muhalefetin devlet karşıtı aktivitelere karışması’ gerekçesiyle sıkıyönetim ilan etti. Yoon'un Kuzey Kore'ye de işaret ederek aldığı bu karar, halk tarafından tepki ve protestolarla karşılandı; aynı gece Ulusal Meclis’te yapılan acil oturumda sıkıyönetim kararının kaldırılmasına ilişkin verilen önerge, meclise ulaşabilen 190 milletvekilinin oyuyla kabul edildi. Bunun üzerine Bakanlar Kurulunu toplayan Yoon, kabinenin onayının ardından sıkıyönetimi sona erdirdiğini duyurdu. Ana muhalefetteki Demokrat Parti ve beş küçük muhalefet partisinin sıkıyönetim ilanının anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Yoon'un azli için meclise sunduğu önerge, 7 Aralık’taki oturumda başarısız olurken, 14 Aralık’ta, bu sefer bazı iktidar partisi vekillerinin de oyuyla kabul edildi. Meclis tarafından azli istenen Yoon, Anayasa Mahkemesi’nin hakkında vereceği karara dek görevden geçici olarak uzaklaştırıldı ve yerine vekaleten Başbakan Han Duck-soo getirildi.

GÜRCİSTAN: TARTIŞMALI SEÇİMLER VE ‘AB’ PROTESTOLARI

Kafkas ülkesi Gürcistan, 26 Ekim tarihinde parlamento seçimleri için sandık başına gitti. Muhalefetin itirazları ve seçime hile karıştırıldığı iddiaları üzerine oyların yeniden sayıldığı ülkede, resmi sonuçlara göre, yüzde 53,93 oy alan iktidardaki Gürcü Hayali Partisi, 150 koltuklu parlamentoda 89 milletvekili çıkardı. Yüzde 5 seçim barajını geçen "Değişim İçin Koalisyon", "Gürcistan'ı Kurtarmak İçin Birlik" ile "Güçlü Gürcistan" seçim blokları ve Gakharia Gürcistan İçin Partisi'nin ise parlamentoda toplam 61 vekili oldu. Muhalefetle birlikte Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili de seçim sonuçlarını tanımadığını açıklayarak protestolara katıldı. Seçimin yankıları sürerken, Başbakan İrakli Kobakhidze'nin Avrupa Birliği’ne (AB) katılım müzakerelerini 4 yıl boyunca gündeme getirmeyeceklerine yönelik kararı, ülkede kasım ayında yeni bir protesto dalgası başlattı. Tüm bu eylemler sürerken, 14 Aralık’ta 300 kişilik Seçim Kurulu tarafından yapılan ve muhalefetin boykot ettiği Cumhurbaşkanı seçimini iktidardaki Gürcü Hayali Partisi'nin adayı, eski futbolcu ve milletvekilli Mikheil Kavelaşvili kazandı. Mevcut Cumhurbaşkanı Zurabişvili ise tek adayın katıldığı seçimin meşru olmadığını belirterek, "Bu arada hiçbir yere gitmiyorum, makamı kimseye bırakmayacağım. Buradayım ve burada olacağım” açıklamasında bulundu.

İSPANYA: SELDE 230 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

İspanya ise 29 Ekim'de, başta Valensiya olmak üzere ülkenin doğu ve güney bölgelerini etkileyen sel felaketi ile karşı karşıya kaldı. Resmi rakamlara göre Valensiya'da 222, Kastilya La Mancha'da yedi ve Endülüs'de bir olmak üzere toplam 230 kişinin hayatını kaybettiği sel felaketinde halen Valensiya'da dört kişi kayıp gözüküyor. Selden en çok etkilenen Valensiya'da 60 bin 900'u konut toplam 100 bin 628 mülk zarar görürken 9 bin 750 öğrenciyi etkileyecek şekilde 18 okul dönemsel olarak kapanmak zorunda kaldı. Seller sebebiyle merkezi ve yerel yöneticiler de halkın tepkisiyle karşı karşıya kalırken, devlet televizyonu RTVE'nin yaptığı sokak röportajlarında konuşan bir kişi, "Artık protesto edecek gücümüz bile kalmadı" diyerek çaresizlik ve umutsuzluklarını dile getirmişti.

FİNLANDİYA’NIN ARDINDAN İSVEÇ DE NATO ÜYESİ OLDU

24 Şubat 2022 tarihinde başlayan Rusya-Ukrayna savaşının ardından komşusu Finlandiya ile birlikte NATO üyeliğine başvuran İsveç, Macaristan ve Türkiye’nin vetolarını kaldırmasıyla 7 Mart’ta resmen NATO’ya katıldı. İsveç Başbakanı Ulf Kirstersson ile Washington'daki görüşmelerinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, "Bu katılım belgesi ile birlikte İsveç'e, (NATO'nun kurucu anlaşması) Washington Anlaşması'nın bir tarafı ve NATO'nun 32’nci üyesi olarak hoş geldiniz demek istiyorum" diye konuştu. İsveç, 18 Mayıs 2022'de NATO'ya üyelik başvurusu yapmış, Türkiye’nin onayının ardından Macaristan da 26 Şubat'ta İsveç’in katılımını onaylamıştı. Finlandiya da 4 Nisan 2023 tarihinde resmen NATO’ya üye olmuştu.  

JAPONYA: 7,6 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ DEPREMDE 236 KİŞİ ÖLDÜ

Japonya'nın batısındaki İşikava eyaleti ve bu bölgedeki Noto Yarımadası kıyısında 1 Ocak’ta 2024 tarihinde 7,6 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. İşikava Eyalet Valiliği'nden ocak ayının sonunda yapılan açıklamada, ocak ayının ilk haftasında meydana gelen çok sayıda depremde ölenlerin sayısının 236'ya yükseldiği bildirildi. Açıklamada, depremde 43 bin 380 binanın hasar gördüğü, 490 farklı tahliye noktasında 14 bini aşkın kişinin konakladığı, elektrik kesintisinin 3 bin 500, su kesintisinin 43 bini aşkın evde sürdüğü belirtildi. Ayrıca, bölge genelindeki depremlerde yaralanan 1178 kişinin tedavisinin sürdüğü kaydedildi.

MEKSİKA: SHEINBAUM, İLK KADIN DEVLET BAŞKANI OLDU

Son dönemde yeniden çete şiddetiyle gündeme gelen Meksika, haziran ayında sandık başına giderek tarihinde ilk defa bir kadını devlet başkanı seçti. Claudia Sheinbaum, 2 Haziran tarihinde yapılan seçimde oyların yaklaşık yüzde 60'ını alarak devlet başkanı seçildi ve 1 Ekim’de yemin ederek resmen göreve başladı. Sheinbaum, burada yaptığı konuşmada, “Şimdi değişim zamanı; bu, kadınların zamanı… Ben bir anneyim, büyükanneyim, bilim insanıyım, inançlı bir kadınım ve bugünden itibaren Meksika halkının iradesiyle devlet başkanıyım" ifadelerini kullandı. 2018-2023 arası başkent Mexico City'nin belediye başkanlığını yaptığı süreçte kentteki çete şiddetinde yaşanan düşüş dikkat çekerken, Sheinbaum’un şimdi karşı karşıya bulunduğu sorunlar arasında sadece ülkede devam eden çete şiddeti değil, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın ikinci döneminde Çin ve Kanada’nın yanı sıra ülkesine uygulamaya hazırlandığı ek gümrük vergisi de bulunuyor.

RUSYA: ALEKSEY NAVALNİ, HAPİSHANEDE ÖLÜ BULUNDU

3 yıla yakın zamandır devam eden Rusya-Ukrayna savaşında 2024 yılında yaşanan en büyük gelişmelerden bazıları, şüphesiz Ukrayna askerlerinin 6 Ağustos’ta Rusya’nın Kursk bölgesine karadan saldırı düzenleyerek ilerleyişe geçmesi ve ABD Başkanı Joe Biden’ın uzun menzilli füzeleri Rusya topraklarında kullanabilmesi için Ukrayna’ya izin vermesiydi. Rusya, ABD’nin bu adımına nükleer doktrinini güncelleyerek yanıt verdi. Öte yandan, geçtiğimiz yıl Rusya’da yaşanan iki sarsıcı olay özellikle hafızalarda yer etti. Bunlardan ilki, Rus muhalif Aleksey Navalni’nin 16 Şubat’ta, tutulduğu ceza kolonisinde hayatını kaybetmesiydi. Navalni, daha önce zehirlendiği iddiasıyla Almanya'nın başkenti Berlin'de tedavi gördükten sonra 17 Ocak 2021'de başkent Moskova'ya dönmüş, dönüşte havalimanında tutuklanmıştı. Navalni’nin nasıl öldüğü halen netlik kazanmazken, basına yansıyan haberlerde, muhalif ismin ‘bir KGB yöntemi olan’ kalbine atılan tek yumrukla öldüğü ve hayatını kaybetmeden önce tutuklu takası kapsamında serbest bırakılmasının planlandığı gibi iddialar ortaya atıldı.

CROCUS CITY HALL KONSER SALONUNA SALDIRI: 145 KİŞİ ÖLDÜ

Bu olaydan yaklaşık bir ay sonra, 22 Mart akşamı, Rusya’nın başkenti Moskova’da bulunan Crocus City Hall konser salonuna saldırı düzenlendi. 145 kişinin öldüğü ve IŞİD'in üstlendiği saldırının ardından, Rusya'nın saldırıyla ilişkilendirdiği 11 kişi tutuklandı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, saldırının ardından yaptığı açıklamada 24 Mart'ın ulusal yas günü ilan edildiğini duyurdu. Saldırıyı IŞİD üstlense de Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Rus gazetesi Komsomolskaya Pravda için kaleme aldığı makalesinde, ABD’nin saldırıda 'sorumluluğu IŞİD’e atarak kendisini ve Ukrayna’yı mazur görerek savuşturmaya çalıştığını' ileri sürdü. Öte yandan, Rusya'da saldırının hemen ardından tutuklanan dört kişiden biri olan Şemseddin Ferridun'un 23 Şubat’ta İstanbul’dan sekiz fotoğraf paylaştığı ortaya çıktı. Fotoğrafların neredeyse tamamında, konumun Aksaray semti olduğu görüldü.

SUUDİ ARABİSTAN: HAC SIRASINDA 1300’Ü AŞKIN KİŞİ ÖLDÜ

Suudi Arabistan’da haziran dönemindeki Hac ibadeti sırasında 1300’ü aşkın kişi hayatını kaybetti. Suudi Arabistan yetkilileri, sıcaklıkların zaman zaman 50 dereceyi aştığı sıcak hava dalgası sırasında gerçekleşen hac sırasında en az 1301 kişinin öldüğünü, çoğunun yoğun sıcakta uzun mesafeler yürüyen izinsiz hacılar olduğunu açıkladı. Sağlık Bakanı Fahd Abdurrahman el-Celacel, ölenlerin yüzde 83'ünün hac ibadeti için izninin olmadığını savunarak, vefat eden kişilerin ‘güneş ışığı altında uzun mesafeler yürümeleri, ilerlemiş yaşta olmaları ve kronik rahatsızlıkları’ sebebiyle sağlık durumlarının olumsuz etkilendiğini kaydetti.

TÜRKİYE’NİN ARABULUCULUĞUNDA 7 ÜLKE ARASINDA TUTUKLU TAKASI

Son olarak, 1 Ağustos tarihinde ABD, Almanya, Polonya, Slovenya, Norveç, Rusya ve Belarus olmak üzere yedi ülkenin cezaevlerinde bulunan 26 kişinin karşılıklı değişimini içeren bir takas operasyonu koordine edildi. Ankara'da gerçekleşen takas kapsamında, ABD'den iki, Almanya, Polonya, Slovenya, Norveç ve Rusya'dan birer uçak olmak üzere yedi uçak ile 26 kişi Türkiye'ye nakledildi. Operasyon kapsamında, ikisi çocuk 10 kişinin Rusya'ya, 13 kişinin Almanya'ya, üç kişinin de ABD'ye nakli sağlandı. Takas edilen isimler arasında şu kişiler de yer aldı: Rusya'da tutuklu The Wall Street Journal (WSJ) muhabiri Evan Gerşkoviç ile ABD Deniz Piyadesi Paul Whelan, Belarus’ta tutuklu Almanya vatandaşı paralı asker Rico Krieger, Rus muhalif İlya Yashin ve Almanya'da cezaevinde bulunan FSB subayı Vadim Krasikov.
01 Ocak 2025 00:18
DİĞER HABERLER