Örgüt yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’de gözaltındakilerin işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını gösteren ”inandırıcı delillere” sahip olunduğunu ifade etti.

Açıklamada, “Uluslararası Af Örgütü, Türkiye’de gözaltındakilerin, resmi ve gayri resmi merkezlerde dayak ve tecavüz de dahil işkenceye maruz kaldığı yönünde inandırıcı delil topladı” ifadesi kullanıldı.

Bağımsız gözlemcilere tüm tesislerdeki gözaltındakileri ziyaret edebilmeleri için derhal izin verilmesi çağrısında bulunan kuruluş, “Ankara ve İstanbul’da polisin gözaltındakileri yemek, su ve tıbbi tedaviden mahrum bıraktığı, onları 48 saate kadar zor pozisyonlarda durmaya zorladığı, sözlü saldırı ve tehditler yönelttiği, bazı durumlarda ağır dayak ve tecavüz dahil işkence uyguladığı” yönünde ellerinde haberler bulunduğunu belirtti.

Af Örgütü’nün Avrupa Direktörü John Dalhuisen açıklamasında şunları kaydetti:

“Dayak ve tecavüz dahil kötü muamelelere dair haberler aşırı derecede alarm verici, özellikle de son bir hafta içerisinde gözaltına almaların boyutunu düşünürsek. Belgelediğimiz tatsız detaylar, gözaltı merkezlerinde yaşanıyor olabilen kötü muamelelerin sadece bir enstantanesi. Türk yetkililerin bu nefret verici uygulamaları durdurması ve uluslararası gözlemcilerin tüm bu gözaltındakileri tutuldukları yerlerde ziyaret etmelerine izin vermesi kesinlikle bir zorunluluk.

Ülke genelinde geniş boyutta yayınlanan ürpertici işkence fotoğrafları ve videolarına rağmen, hükümet kötü muameleye dair dikkat çekici biçimde sessiz kaldı. Bu şartlarda kötü muameleyi ya da işkenceyi kınamamak, ona göz yummakla eşdeğerdir.

Türkiye anlaşılır biçimde şu anda kamu güvenliğinden endişeli ancak hiçbir koşul işkence ve diğer kötü muamele uygulamalarını ya da keyfi gözaltıyı haklı çıkarmaz. Türkiye’de şu anda bir korku ve şok iklimi var. Hükümet, ülkeyi, intikama girişmeyi değil haklara ve hukuka saygıyı içeren bir yola yönlendirmeli”

Uluslararası Af Örgütü, Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi’ni (CPT), gözaltı koşullarını incelemek üzere Türkiye’ye acil ziyaret düzenlemeye çağırdı. Örgüt, Türk Hükümeti’nin, Avrupa Konseyi’nin bir üyesi olarak CPT ile işbirliği yapma yükümlülüğünün bulunduğunu da belirtti.