Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) gözlemcileri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim süresince AKP lehine propaganda yaparak kanunları ihlal ettiğini açıkladı. AGİT temsilcileri “Cumhurbaşkanına hakaret” gerekçesiyle muhalefet partilerinin posterlerinin Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılmasını da eleştirdi.

İktidarı eleştiren gazetecilere gözdağı verildiğine de çeken AGİT gözlemcileri medya ve ifade özgürlüğün endişe verici olduğunu kaydetti. vYSK kararlarının yargı denetimine tabi olmamasının güçler ayrılığını hiçe saydığını bildiren AGİT yüzde 10'luk seçim barajını da eleştirdi.

AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Bürosu, AGİT Parlamenterler Asemblesi ve Avrupa Konseyi Parlementerler Asemblesi'nden oluşan Sınırlı Seçim Gözlem Heyeti seçimlerle ilgili raporunu açıkladı. Rapor AGİT Gözlem Heyetinin Özel Koordinatörü ve Lideri Vilija Aleknaite Abramikiene tarafından Ankara'da duyuruldu. Raporda en fazla eleştiri Tayyip Erdoğan'a geldi. AGİT gözlemcileri anayasaya göre devletin başı olan ve tarafsız olması öngörülen Erdoğan'ın, anayasaya aykırı olarak seçim kampanyalarında aktif rol almasını eleştirdi. Raporda cumhurbaşkanının devlet imkanı ve kamu personeli ile düzenlediği programlarda iktidar partisi lehine kampanya yapıp muhalefeti eleştirdiğne dikkat çekildi. Raporda şöyle denildi: “Anayasaya göre Cumhurbaşkanı'nın parti tutmaması ve görevlerini önyargısız yapması gerektiği halde, Cumhurbaşkanı seçim kampanyalarında aktif rol aldı. Cumhurbaşkanı devleti başı olarak yanına yerel yetkilileri de alarak olağandışı sayıda halk etkinliğine katıldı. Ancak bu etkinlikler iktidar partisi lehine kampanyaya dönüşürken muhalefet liderleri de eleştirildi. Cumhurbaşkanı'nın mitingleri kampanya kuralları ve AGİT Kopenhag kriterlerini ihlal etmektedir.”

Medyada kutuplaşma görüldüğünü ve partilere verilen sürenin adil olmadığını belirten rapor devlet televizyonu da dahil olmak üzere hükümete yakın medya organlarının iktidar partisine büyük meyil gösterdiklerini vurguladı. Raporda “Yüksek Seçim Kurulu'nun(YSK) seçim kampanyası ve seçim idaresi ile ilgili konuları içeren bazı kararları mevzuatla uyumlu değildir ve YSK kararlarının yargı denetimine tabi olmaması güçler ayrılığını hiçe saymakta ve seçimle ilgili konularda yasal çözüm yollarına erişimi engellemektedir." denildi. Seçimlerin genel olarak profesyonel şekilde yürütüldüğünü belirten gözlemciler, YSK'nın daha şeffaf bir yapıya kavuşturulmasının sürece güveni artıracağını vurguladı.

Gözlemciler oy verme sürecinde az sayıda olay çıktığını, sayım ve birleştirme işlemlerinin genel olarak şeffaf yapıldığını rapor etti.