Araştırmacı Yazar Adem Çevik, Mehmet Akif Ersoy'un, "Hem modern bilimlerin öğretildiği, hem de ahlakın, dini terbiyenin verildiği bir okul bilen varsa beri gelsin bana söylesin." sözünü hatırlatarak, bu hayali Türkiye ve dünyadaki Türk okullarının gerçekleştirdiğini söyledi.
Adem Çevik, Özel Samanyolu Lisesi tarafından İstiklal Marşı'nın kabulünün 91'inci yıldönümü nedeneniyle düzenlediği, 'Vatana Adanan Ömür Mehmet Akif' konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. 13 Eylül Kültür Merkezi'ndeki konferansa, Özel Samanyolu Lisesi Müdürü Mehmet Maya, Özel Samanyolu İlköğretim Okulu Müdürü Ahmet Demirbaş, okul müdürleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.
Mehmet Akif Ersoy'un, 1. Dünya Savaşı'nda ve milli mücadele yıllarında hiç bir karşılık beklemeden yaptığı hizmetleri anlatan Çevik, ölümünde ona sahip çıkan gençlerin, şimdi de şaire sahip çıkması gerektiğini belirtti. Çevik, kendine rol model arayan gençlerin Mehmet Akif Ersoy'u örnek alması gerektiğini söyledi. Mehmet Akif'in, her şiirinin başına bir ayet koyduğunu, her şiirinin bir ayetin açıklaması olduğunu ifade eden Adem Çevik, "Mehmet Akif, sanatını Allah için, Peygamber için icra eder." dedi.
Çevik, "Mehmet Akif Ersoy, Almanya'daki okulları gezerken, bizim fen liseleri ayarında orada jimnasyum diye okullar var. Mehmet Akif oradaki okullara hayran kalır. Ah keşke der, böyle okullar bizde de olsa, biz ne kadar gelişirdik. Bunu anlatan Mehmet Akif der ki 'hem modern bilimlerin öğretildiği hem de ahlakın, dini terbiyenin verildiği bir okul bilen varsa biri gelsin bana söylesin.' Ve ben de şimdi diyorum ki ey Mehmet Akif; istediğin o tür okullar, Polatlı'da Samanyolu Koleji şeklinde, İzmir'de Yamanlar Koleji, İstanbul'da Fatih Koleji ve bütün dünya'da Türk okulları şeklinde her yerde çiçek açmış varlar ve biz buradayız diyorlar. Mehmet Akif Ersoy'un hasretini bu okullar gideriyor." şeklinde konuştu.
Son dönemlerde iade-i itibarın söz konusu olduğunu dile getiren Adem Çevik, bu itibarlardan birinin de Mehmet Akif Ersoy için yapılması gerektiğini ifade etti. Ersoy'un, hayatının son 11 yılını Mısır'da geçirmek durumunda kaldığını anlatan Çevik, "Büyük şair öldüğünde gazeteler büyük manşetler atmadı, küçük bir haberde yer verdiler. Meclis'in ilk açıldığı dönemde milletvekilliği yaptığı halde Meclis'te cenaze töreni düzenlenmedi. Ama Beyazıt Camii'nde düzenlenen cenaze törenine 10 binlerce genç sahip çıktı. Tıpkı bugün burada anma programına gelen sizler gibi." diye konuştu.
Mehmet Akif Ersoy'un, İstiklal Marşı'nı nasıl yazdığını, cephede savaşan askerlere nasıl moral verdiğine değinen Çevik, "Marşın bir kısmını rüyasında gören Mehmet Akif, gece kalkar ve kağıt kalem bulamayınca sobadan aldığı kömürle mısraları duvara yazar. Marş kabul edilip Meclis'te ayakta alkışlandığı vakitte Akif, çoktan Meclis'ten uzaklaşmıştı." şeklinde aktardı.
Şairin, marşı yazarken ne para için, ne de övülmek için yazdığını anlatan Çevik, o zamanın parasıyla Meclis tarafından kendisine verilen 500 lirayı kabul etmediğini, parayı Çocuk Esirgeme Kurumu'na bağışladığını hatırlattı.
Konferansın ardından, Özel Samanyolu Okulu Müdürü Mehmet Maya, Araştırmacı Yazar Adem Çevik'e plaket takdim etti. Yazar Çevik, konferans sonrası okurlarının kitaplarını imzaladı.
(CİHAN)