'Akil insanlar' uyardı

'Akil insanlar' uyardı
Çözüm sürecinde kurulan 7 bölgenin ‘Akil İnsanlar Heyeti' üyeleri uyardı. “2 yıl önce ‘akil insanlığı' bugünler yaşanmasın diye kabul ettik” diyen Akiller, “Zemin kayıyor. 90'lara benzer zihniyet sokaklarda. Acil çözümler geliştirilmeli” görüşünde birleşti.

Doğu Anadolu Bölgesi Akil üyesi AK Parti eski vekili Abdurrahman Kurt: Bugünler yaşanmasın diye akil olduk. PKK silah bırakmaya yanaşmadı, devrimci halk savaşını dayatmaya geçti. Şehirdeki örgütle mücadele eden güvenlik güçleri içinde ise 1990'dakilere benzer zihniyetteki görevliler halkı da mağdur ediyor. Bütün yük valilerin omuzlarına yıkılmış durumda. Sivil vatandaşlar adına geri dönülemez bir yola giriliyor.

YAPTIĞIMIZ UYARILAR KAMUOYUNA YANSITILMADI

Akdeniz Bölgesi Akil Üyesi İHD Başkanı Öztürk Türkdoğan: Bu süreçleri çok yakından izleyen biriyim. Her iki tarafın barışa ve savaşa hazır olduğunu bilen insanlardan biriyim. Barış çalışmaları ilerlemezse, şiddet sarmalına girileceğini biliyorduk. Her iki tarafın sahadaki hazırlıklarını görüyorduk. Bu noktaya gelmemesi için çok uğraştık. Geri çekilmeyi izleme komisyonumuz vardı. Raporlar yayınladık. Barış sürecinin ilerlememesi durumunda bugünleri anlatmıştık. Uyarı görevimizi yaptık. Ama kamuoyuna yansımadı. Çünkü her iki taraf da bu tip mesajların yansımasını istemiyordu. Şimdi sokağa çıkma yasakları, sokak savaşlarıyla bölge yaşanmaz hale geldi.

1990'LARDAN ÇOK DAHA KÖTÜ

Ege Bölgesi Akil Üyesi Prof. Dr. Baskın Oran: Bugün Güneydoğu'da 1990'lara geri dönüldüyse öpüp başıma koyarım. Çok daha kötü. 1990'lara benziyor. 1990'larda JİTEM vardı. Hizbullah vardı. Şimdi JİTEM'in yerini özel harekat, Hizbullah'ın yerini Esedullah aldı. Ama sadece bu değil. Akillerle yapılan son toplantıya katılmayı reddedişimin sebebi, “Tabutlar gelmeyi durdurdu, bundan acele yararlanarak reforma gidilsin, bu mesele halledilsin. Yoksa Türkiye yaşanmaz hale gelir” dedim. İşte Türkiye yaşanmaz hale geldi. Şehit cenazeleri gelmeyince kulaklarının üzerine yattılar. Erdoğan hem Türkiye içinde hem dışında savaş istiyor. Gerginliğin kendisinin reytingini yükselttiğini gördü. Rus uçağının uçağının düşmesinin ardından desteği yüzde 91'e çıktı. Hep sivil halk mağduriyet yaşıyor.

“DAHA FAZLA ÖLÜM OLUR” UYARISI YAPTIK

Marmara Bölgesi Akil Üyesi Prof. Dr. Yücel Sayman: Bizim görev aldığımız Çözüm Süreci ile şimdi öngörülen süreç birbirinden farklı. Çözüm süreci içinde ilk defa bir hükümet silahlı mücadeleyi bırakıp demokratik mücadeleyi geçelim diyen örgüte tamam konuşulabilir demişti. Bugün ise örgütü imhaya yönelik süreç var. İmha politikasına girildiği zaman herhalde o zaman da söylüyorduk ‘çö- züm süreci başarısızlığa ulaşırsa daha zordur daha fazla ölümlere yol açar' dedik. Böyle bir dönemi yaşıyoruz. Halk açısından zorlu günler artarak devam edecek. Yerlerinden edilen insanlar var. İnsanlar ölüyor.

İNSANLAR SOKAĞA ÇIKAMIYOR

Karadeniz Akil Üyesi TESK Başkanı Bendevi Palandöken: Bugünlerin yaşanacağı aklımızın ucundan bile geçmemişti. Çünkü bu projenin adı ‘Analar ağlamasın, gözyaşı dökmesin, bin yıllık kardeşlik devam etsin' idi. Ama 3 sene sonra bunların tamamı farklı şekle büründü. Huzur, güven esnafın olmazsa olmazı. Hadiselerin devam etmesi esnaf ve sanatkarı perişan ediyor. İnsanlar sokağa çıkamadığı için alışveriş yapamıyor. Esnaf ve müşterisi perişan.

HALKI GÖÇ EDEN DEVLET HALiNE GELDiK

Güneydoğu Anadolu Bölgesi Akil Üyesi Mazlumder Başkanı Ahmet Faruk Ünsal: Hemen şimdi bir şeyler yapmak gerekiyor. Yoksa zemin kayıyor. Kendi ülkesinde halkı göç eden bir devlet haline geliyoruz. Siyasi kanadın tıkanması şiddetin kapılarını açan en büyük etken oldu. Geri dönülmez bir noktaya doğru gidiyor. ‘Ben bu işi çözeceğim' deyip bütün milleti beklentiye sokup süreci devam ettirememek insanlarda büyük hayal kırıklığı ortaya çıkardı. ‘Şehirlere silah yığmışlar haberimiz olmadan ‘ diyerek bugünkü çatışmaları izah etmek sorunu çözmüyor. 35 yıllık savaş döneminde bunu gördük.

İMRALI GÖRÜŞMELERi YETERLi DEĞiLMiŞ

İç Anadolu Bölgesi Akil Üyesi Prof. Dr. Doğu Ergil: 2 yıl önce işlerin buraya kadar tırmanacağını düşünmüyor ve arzu etmiyordum. Vatandaşın göçünü, çözümsüzlüğün sonucu olarak görmek gerekir. İyimser bakacak olursak bu insanlar protestolarını savaşarak veya silah kuşanarak değil Türkiye dışına veya PKK'ya katılarak değil, Türkiye'nin içine dağılarak gösteriyorlar. Bu Türkiye'nin parçası olma arzusunu gösteriyor. Hükümetin bundan yararlanması lazım. Kandilin bombalanmasıyla başlayan yeni dönem çözüm süreci için İmralı ile görüşmelerin yeterli olmadığını ortaya çıkardı.
17 Aralık 2015 09:37
DİĞER HABERLER