"AKP açısından bütün değerler, Şırnak sokaklarında yerin altına gömüldü"

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, bir cenazenin zırhlı bir aracın arkasında sürüklenmesinin insanlığın bittiği nokta olduğunu belirterek "Saray ve AKP açısından bütün değerler, dün ortaya çıkan görüntülerde Şırnak sokaklarında artık yerin altına gömülmüştür. Şırnak sokaklarında sürüklenen bir Kürt gencinin cenazesi değil, insanlığın kendisidir. Erdoğan ve Davutoğlu, Kürt halkının cenazelerine ve kutsallarına saldırarak bu ülkeyi geri dönüşsüz bir iç savaş ortamının içerisine çekmek istiyorlar." dedi.

Meclis'te basın toplantısı düzenleyen İdris Baluken, son derece öfkeli ve sıkıntılı bir ruh hali içinde toplantıyı tamamlamaya çalışacağını ifade etti. AKP'nin 90'lı yılların uygulamalarını aşmış olağanüstü hal ve sıkıyönetim uygulamalarını geride bırakmış olan savaş konseptinin gelmiş olduğu aşamayı dile getiren Baluken, bu uygulamalarla herhangi bir çözümün üretilemeyeceğini, bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüğün tekrar bu çatışma ve savaş konseptini devam ettirmek olacağını vurguladı. Savaş konseptinin tam bir vahşet boyutuna geldiğini savunan Baluken, seçim öncesinden başlayarak fragmanlarını göstermiş oldukları savaş politikalarının bugün artık sadece yaşayan insanlara değil, cenazelere, mezarlıklara, insanlığın kutsal değerlerine yapılan saldırılara kadar tam bir vahşet boyutuna ulaştığını ifade etti.

HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik'in eşinin kardeşi olan Hacı Lokman Birlik'in cenazesinin, zırhlı bir aracın arkasında sürüklenmesinin insanlığın bittiği nokta olduğunu belirten Baluken, "Saray ve AKP açısından bütün değerler, dün ortaya çıkan görüntülerde Şırnak sokaklarında artık yerin altına gömülmüştür. Şırnak sokaklarında sürüklenen bir Kürt gencinin cenazesi değil, insanlığın kendisidir." ifadelerini kullandı.

Erdoğan ve Davutoğlu'nun Kürt halkının cenazelerine ve kutsallarına saldırarak bu ülkeyi geri dönüşsüz bir iç savaş ortamının içerisine çekmek istediklerini vurgulayan Baluken, bütün Türkiye sokaklarını Cizre sokaklarına, Şırnak'taki insanlığın katledildiği bu vahşet tablolarına çevirmek istediklerini söyledi. Bütün halkların bunların bu ortaya koymuş olduğu amaçlar açısından son derece uyanık olmasını isteyen Baluken, buna karşı gerekli demokratik tepkilerini en üst düzeyde göstererek bu vahşeti uygulayanları durdurmak için biran önce harekete geçmeleri gerektiğini kaydetti.

Dağlıca'da şehit olan askerlerin cenazelerinin bölge halkı tarafından hakettikleri saygı gösterilerek getirildiğini anlatan Baluken, "Bir taraftan insan cenazesine karşı böyle duyarlı yaklaşan bir halk gerçekliği, bir taraftan da bu duyarlılığı gösteren halkın çocuklarını önce infaz edip sonra zırhlı araçlar arkasında sürükleyen bir barbarlık örneği. Sarayın ve AKP'nin yaptığı şey IŞİD'in yapmış olduğu barbarlık örneğinin ta kendisidir." dedi.

İçişleri Bakanı Selami Altınok ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun istifa etmesi gerektiğini vurgulayan Baluken, Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde bir gazetecinin başına polis tarafından silah dayanmasına basının yeterince ilgi göstermediğini söyledi.

"Batıda mafya çeteleriyle gazeteci yazar dövdüklerinde, ölümle tehdit ettiklerinde hep beraber tepki gösteriyoruz ama Fırat'ın doğusunda özgür basına yönelik, Kürt basınına yönelik sokak ortasında 'Senin kafana sıkarım' diyen bir anlayışa karşı bugün maalesef Türkiye'deki basın, medya kör, sağır, dilsiz bir pozisyona düşmüştür." ifadelerini kullanan Baluken, "Biz HDP olarak bunların tamamını tarihe not düşecek şekilde kendi ajandamıza yazdık. Eğer bu suçlardan biz hesap sormazsak, bütün Türkiye halkları, HDP adına 1 Kasım'dan sonra bizden hesap sorsun." şeklinde konuştu.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in de ibadethaneler ve cenazeler konusundaki tavırlarla ilgili bir şey söylemediğini dile getiren Baluken, HDP olarak barış konusundaki ısrarı sürdürdüklerini vurguladı. CİHAN
05 Ekim 2015 16:14
DİĞER HABERLER