Ünlü ceza hukukçusu Prof. Dr. İzzet Özgenç, Türk Lirası’ndaki değer kaybının ‘Ağır Ekonomik Bunalım’ sonucunu ortaya çıkardığını belirterek, “Olağanüstü Hal ilanına toplum olarak hazırlıklı olmamız gerekir” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz ay Türk Lirası’ndaki değer kaybıyla ortaya çıkan ekonomik sorunları Milli Güvenlik Kurulu (MGK) gündemine aldırmış, ekonomideki sorunlar ve AKP’nin yeni ekonomik modeli MGK bildirisi içerisinde de yer almıştı.
Ünlü Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukukçusu, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Aslî Üyesi Prof. Dr. İzzet Özgenç, ilginç bir öngörüde bulundu.
Özgenç, Türk Lirası’ndaki değer kaybının ‘ağır ekonomik bunalım’ sonucunu ortaya çıkardığını ve bu nedenle hükumetin Anayasa’nın 119. maddesi gereğince Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edebileceğini ifade etti.
Özgenç, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Türk Lirasının yabancı paralar karşısındaki süregelen değer kaybı, “AĞIR EKONOMİK BUNALIM” sonucunun ortaya çıkacağı süreci başlatmıştır. Bu nedenle kaçınılmaz görünen ağır ekonomik bunalım sebebiyle OLAĞANÜSTÜ HÂL ilânına (Any., m. 119), toplum olarak hazırlıklı olmamız gerekir.”
ANAYASA 119. MADDE
Olağanüstü Hal’le ilgili düzenlemeleri içeren Anayasa’nın 119. maddesi şu şekilde:
“Cumhurbaşkanı; savaş, savaşı gerektirecek bir durumun başgöstermesi, seferberlik, ayaklanma, vatan veya Cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışma, ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması, anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması, şiddet olayları nedeniyle kamu düzeninin ciddî şekilde bozulması, tabiî afet veya tehlikeli salgın hastalık ya da ağır ekonomik bunalımın ortaya çıkması hallerinde yurdun tamamında veya bir bölgesinde, süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilan edebilir.
Olağanüstü hal ilanı kararı, verildiği gün Resmî Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur.
Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde ise derhal toplantıya çağırılır; Meclis gerekli gördüğü takdirde olağanüstü halin süresini kısaltabilir, uzatabilir veya olağanüstü hali kaldırabilir.
Cumhurbaşkanının talebiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi her defasında dört ayı geçmemek üzere süreyi uzatabilir. Savaş hallerinde bu dört aylık süre aranmaz.
Olağanüstü hallerde vatandaşlar için getirilecek para, mal ve çalışma yükümlülükleri ile 15 inci maddedeki ilkeler doğrultusunda temel hak ve hürriyetlerin nasıl sınırlanacağı veya geçici olarak durdurulacağı, hangi hükümlerin uygulanacağı ve işlemlerin nasıl yürütüleceği kanunla düzenlenir.
Olağanüstü hallerde Cumhurbaşkanı, olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, 104 üncü maddenin onyedinci fıkrasının ikinci cümlesinde belirtilen sınırlamalara tabi olmaksızın Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabilir. Kanun hükmündeki bu kararnameler Resmî Gazetede yayımlanır, aynı gün Meclis onayına sunulur.
Savaş ve mücbir sebeplerle Türkiye Büyük Millet Meclisinin toplanamaması hâli hariç olmak üzere; olağanüstü hal sırasında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri üç ay içinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşülür ve karara bağlanır. Aksi halde olağanüstü hallerde çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi kendiliğinden yürürlükten kalkar.