Toplum önünde ve söylemlerde İsrail karşıtı söylemlerde bulunmayı tercih eden AKP hükümeti perde gerisinde özellikle ticari ve askeri ilişkileri gayet sıcak tutmuş.
AKP hükümeti, politikalarını genel olarak İsrail karşıtlığı üzerine kurarken bu karşıtlık söylemleri, icraatlarda aynı oranda karşılık bulmamışa benziyor. Yeni Asya Gazetesi yazarı Cevher İlhan, 'İsrail'le yeni işbirlikleri' başlıklı bugünkü yazısında AKP hükümeti döneminde İsrail ile yapılan işbirliklerini ve anlaşmalarını yazdı.
İşte o yazıdan ilgili bölüm
***
Hatırlanacağı üzere, AKP iktidarında Amerika ve İsrail’in hegemonyası ve çıkarları hesabına hazırlanan Bush’un “Büyük Ortadoğu Plânı”na tam destek kapsamında İsrail’le ekonomik, siyasî, kültürel, askerî işbirliklerine, savunma sanayii ve silâh alımı ihâlelerine yenileri eklendi.
Evvela Ankara’da dönemin İsrail Başbakanı Olmert’le, 15 Temmuz 2004’deki Resmî Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu kararıyla GAP’ı, KOP’u (Konya Ovası Sulama Projesi) ve Tuz Gölünü içine alan, tarımdan tohumculuğa, sulamadan hayvancılığa, kimyadan enerjiye, telekomünikasyondan turizme, güvenlik ve çevre teknolojilerinden pazarlama ve danışmanlığa, geniş alanları kapsayan işbirliğinin geliştirilmesine dair “Türkiye - İsrail II. mutabakat zaptı” imzalandı.
Buna İsrail’in işgalle “başkent” saydığı Kudüs’te 5-7 Mart 2007’de “Türkiye-İsrail III. mutabakat zaptı” eklendi. Güneydoğu’da “nitelikli sanayi bölgesi” kurulması ve üretilecek malların ABD’ye gümrüksüz ihracıyla İsrail’e önemli miktarlarda komisyon ödenmesi işbirliği protokolü imzalandı…
EKONOMİK VE TİCARÎ İLİŞKİLER
Bu arada ilk kez bir İsrail Cumhurbaşkanı TBMM’de konuşturulup alkışlandı. Yine ilk kez Meclis’te İsrail’i kınama kararı alınamadı.
Devamında Davos’ta Başbakan’ın “one minute” çıkışının ve dokuz vatandaşın katledildiği Mavi Marmara baskınının ardından İsrail’le işbirliği geliştirildi.
Türkiye tek Müslüman üye olarak, Batı Şeria işgali, zulüm ve soykırımına rağmen İsrail’in Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) üyeliğini kabul etti.
İsrail’in “bulut sütunu” saldırısıyla sivilleri, çocukları acımasızca katleden hava bombardımanı sürerken, İskenderun’un Limakport Limanı’ndan Mavi Marmara’nın çekildiği İsrail’in Hayfa limanına Türkiye’nin en büyük TIR filosuyla ro-ro seferleri törenle başlatıldı.
“Türkiye ile İsrail’in denizden birbirine bağlandığı” ilân edildi. Başbakan’ın Kahire’de İsrail’e veryansın ettiği günde, MİT Müsteşarıyla İsrail istihbaratı Mossad şefi arasında yeni işbirliğine varıldı.
Devletin resmî ajansı AA’nın İsrail Sanayi, Ticaret ve Çalışma Bakanlığı ile Ankara’daki Ticaret Ataşeliğinden derlediği bilgilerle, başta kimyevî maddelerle tarım ve rafine petrol ürünleri olmak üzere, karşılıklı ticaretin yüzde 30’u aştığı duyuruldu.
T. C. Ekonomi Bakanlığı’nın Meclis Başkanlığı’na 9.7.12 tarihli cevabında İsrail’le ekonomik ilişkilerin artışı resmen tescil edildi. İki ülke ticaretinin son beş yılın en yüksek oranına ulaştığı İsrail’den ithalatın yüzde 40 yükseldiği belirtildi.
Pentagon belgelerinde “İsrail’in bölgesel güvenliği” adına İran’ı hedef aldığı belirtilen Amerikan Füze Kalkanı Projesi Malatya’ya; Suriye’yi ateş alanına alan patriotlar Güneydoğu’ya konuşlandırıldı.
SAVUNMA VE SİLÂH İHÂLELERİ
Keza Başbakan’ın ve Dışişleri Bakanı’nın “Siyonizm tartışması” üzerinden İsrail’e yüklendiği süreçte, Millî Savunma (eski) Bakanı’nın ikrarıyla perde arkasında İsrail’le “stratejik işbirliği”nin arttırıldığı çeşitli alanlarda 60’ı aşkın işbirliği anlaşmasıyla teyid edildi.
Amerikan Dışişleri Bakanı Kerry’nin “Türkiye, İsrail’e NATO vetosunu tam anlamıyla kaldırsın, ortak tatbikata istemiyorsa kendisi katılmasın” dayatmasının akabinde, Ankara İsrail’e “NATO jesti” yaparak “kısmî veto”yu da kaldırdı. İsrail’in NATO’nun seminer ve askerî faaliyetlerine ve ortak tatbikatlara katılmasını onayladı. İsrail Ha’aretz gazetesi, Netanyahu’nun özel temsilcisiyle Dışişleri Müsteşarının Cenevre’deki gizli görüşmelerde “Türkiye’nin Patriotların konuşlanması karşılığında ‘ortak savunma’yla İsrail’e vetoyu kaldırdığını” yazdı. (Radikal 24.12.12; Türk Haber Servisi, 3.3.13)
Hulâsa, AKP devrinde halka karşı “İsrail’e rest çekilip meydan okunduğu, askerî anlaşmaların askıya alındığı” söylemleriyle kamuoyuna “İsrail karşıtı” imajı verilirken, perde altında İsrail’le ekonomik/ticari, askerî/savunma sanayii ve silâh alımı ihâleleriyle işbirliği daha da arttırıldı.
Ne var ki İsrail’le işbirliği bunlarla da kalmıyor, son dönemde yenileri ekleniyor…