Cumhur İttifakı'nı yerelde çatlatan süreç şöyle gelişti: 

24 HAZİRAN ÖNCESİ: İttifakın iki partisi arasında bir süredir özellikle belli başlı konularda fikir ayrılıkları yaşanıyordu. İki parti arasındaki ilk fikir ayrılığı, 24 Haziran seçimleri öncesinde yine MHP lideri Bahçeli’nin “ af çıkışıyla” yaşanmıştı. Bahçeli’nin af yasa teklifiyle ilgili önerisine o dönem Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gündemimizde af yok” diyerek, geri püskürttü.

MCKINSEY ÇIKIŞI: Bahçeli, döviz kurlarındaki yükseliş sonrasında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “McKinsey adlı ABD’li şirketle yaptığı” anlaşma noktasında da “açığa düştü.” Bahçeli, McKinsey ile ilgili “Be hey zır cahiller, pek çok ülkede faaliyeti olan, ülkemizde de yıllardır faal halde bulunan McKinsey bir denetim ve danışmanlık şirketidir” diye McKinsey’i savunurken, Erdoğan bu konuda geri adım atmış ve “McKinsey ile ilgili anlaşmanın sonlandırıldığını” belirtmişti.

HEDİYE UÇAK: İki parti arasındaki fikir ayrılıklarından bir diğeri ise Katar’dan Erdoğan’a hediye edilen uçak ile ilgili yaşandı. Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti devleti hediye, hibe kabul etmez, uçak ihtiyacı varsa bunun piyasası neredeyse, kendi kaynaklarıyla almayı tercih etmelidir. Ama ‘Bana hibe edildi, hediye edildi.’ Bu Türk milletinin kabul edeceği bir durum değil. Erdoğan’ın da bunu kabul etmemesi gerekirdi diye düşünüyorum” diyerek, Erdoğan’a uçağı iade etmesi çağrısında bulunmuştu. Ancak Erdoğan, bu “çağrıyı da görmezden geldi.”

‘ANDIMIZ’: İ ki parti arasındaki fikir ayrılığı Danıştay’ın “Öğrenci Andı” konusunda tepe noktasına ulaşmış ve Bahçeli, ‘Öğrenci Andı’nın yeniden okullarda okutulmasının mümkün olduğunu belirterek, AKP Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ’ı da sert sözlerle eleştirmişti.

FINDIK KRİZİ: TBMM Genel Kurulu’nda fındık üreticilerinin sorunlarıyla ilgili önergede MHP’li vekiller CHP, İYİ Parti ve HDP’yle birlikte hareket etmişti. Önerge geçen hafta AKP’li 155 milletvekilinin oyu ile reddedilmişti.

'CANIM KARDEŞİM’: Erdoğan önceki gün Üsküdar-Çekmeköy-Sancaktepe metro hattının ikinci etabının açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Şimdi birileri çıkarmış af, ne affı? Hele hele 50 bini aşkın uyuşturucunun cezaevinde olduğu bir dönemde biz uyuşturucuları affeden bir iktidar olarak mı anılacağız?” dedi. Erdoğan’ın bu sözlerine Bahçeli’den de çok sert yanıt geldi. Bahçeli, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Erdoğan’ın konuşmasındaki ‘birileri’ sözcüğünden kast edilenin MHP olduğuna dikkat çekerek, “Partimizi zan ve töhmet altında bırakmak asla doğru değildir. MHP’yi yüzeysel ve üstünkörü bir şekilde uyuşturucuyla, uyuşturucu suçuyla yan yana getirmek şayet art niyet değilse, kesinlikle isabetsiz ve itibarsız bir isnattır. Uyuşturucuyla en çok mücadele veren, bu uğurda her türlü imkânıyla fedakârlık gösteren ‘birileri’ diye tabir edilen Milliyetçi-Ülkücü Hareket’tir. Şartlı ceza indirimiyle ilgili teklifimizi uyuşturucu temeline indirmek, tahrip ve tahrif etmek fahiş bir yanlış, fuzuli bir demagojidir” dedi.

VE YERELDE İPLER KOPTU: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada "Parti olarak 31 Mart 2019 mahalli idareler seçimlerine yönelik herhangi bir ittifak beklentimiz, ittifak arayışımız, ittifak niyetimiz geldiğimiz bu aşamada artık kalmamıştır'' dedi. Bu konuşmaya Erdoğan şu yanıtı verdi: Görüş farklılıklarımızın cumhur ittifakına gölge düşürmesine izin vermemeliyiz. Biz cumhur ittifakını ülkemizin son yıllardaki en ömnemli kazanımlarından biri olarak görüyor ve gelceğe taşımak istiyoruz. Bu ittifaka zarar verecek hiçbir işin içerisinde olmadık, olmayız. Milletimizin emaneti olan Cumhur İttifakı'nı gündelik siyasi tartışmaların üzerinde tutumak istedik. Gördük ki MHP kendisi için çok farklı bir tercih yaptı, saygı duyarız. Söyleyeceğimiz tek şey yerel seçimlerde madem biz yolumuza diyorlar biz de herkes kendi yoluna deriz."