Kahire merkezli Al Kahera Wa Al Nas televizyonunun canlı yayınında konuşan Mısır Dışişleri Bakanı Sameh Şükri, "Türkiye'nin Mısır'la yeni bir sayfa açmaya istekli olduğunu gösteren son jestlerini takdir ediyoruz" dedi ve "somut eylemleri sözlere tercih edeceklerini" kaydetti.

Şükri'nin demeci, Mısır'ın terör örgütü olarak kabul ettiği Müslüman Kardeşler örgütüne ait iki televizyon kanalının yayınlarına, Türk hükümeti tarafından kısıtlama getirilmesinin hemen ardından geldi.

Mısır muhalefetine yakın İstanbul merkezli bir kaynak, "Canlı yayınların ikinci bir talimata kadar durdurulduğunu" teyit etti. Müslüman Kardeşler'e ait Mekameleen ve Al-Sharq isimli iki televizyon kanalı, İstanbul'dan yönettikleri yayınlarda Kahire yönetimine yönelik sert, eleştirel bir çizgi izlemekte.

Türkiye'nin bu hamlesini 'olumlu bir gelişme' olarak nitelendiren Şükri, canlı yayında yaptığı açıklamada, Türk hükümetini, "Mısır'a saldıran 'düşman unsurları' bastırmaya ve Mısır'ın iç işlerine karışmaktan kaçınmaya" davet etti.

Öte yandan, Suudi Arabistan merkezli Aawsat'a konuşan Kahire yönetimine yakın bir kaynak, Müslüman Kardeşler'e ait TV kanallarına ilişkin gelişmelerin, iki ülke ilişkilerindeki yumuşama sürecinin bir parçası olduğunu söyledi.

Mısırlı kaynak ayrıca, Kahire yönetiminin Türk hükümeti ile siyasi değil, güvenlik meselelerini tartışmaya açmak istediğini de sözlerine ekledi. 

Aawsat'a göre Kahire yönetimi, Ankara ile ilişkileri geliştirmek adına iki koşul üzerinde duruyor. Bunlardan ilki 'Müslüman Kardeşler bağlantılı kanalların yasaklanması' (veya söylemlerini değiştirmeleri) ikincisi ise 'müzakerelerin, siyasi irade gerektiren güvenlik konularını da kapsaması.'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Mısırlı mevkidaşı Sameh Şukri ile önceki gün telefonda yaptığı görüşmede, iki ülke arasındaki ilişkilerin son seyri masaya yatırılmıştı.

Mısırlı Bakan, Türkiye ile her iki ülkenin de çıkarına olacak, uluslararası hukuk kurallarına uygun ilişkiler kurulması yönünde istekleri olduğunu belirtmişti.

Türkiye, Temmuz 2013'te Mısır Ordusunun, Muhammed Mursi liderliğindeki Müslüman Kardeşler iktidarını darbeyle devirmesine küresel düzeyde en ağır tepkiyi vermiş, bu bağlamda Mısır'la olan diplomatik ilişkilerini maslahatgüzar seviyesine çekmiş ve temaslarını da en alt düzeye indirmişti.