AKP ve DSP mitinglerine 'sahte katılımcı' buluyorlar: ' İki saat mitinge katıl, 50 lirayı al'

Bir organizasyon şirketiniz var. Bakanlıklardan, devlet kurumlarından, siyasi partilerden iş alıyorsunuz. Bu işlerde sigortasız ve çok düşük ücret karşılığında genellikle öğrencileri çalıştırıyorsunuz. İşin adı ise her seferinde değişiyor: Cumhurbaşkanı danışmanın katıldığı etkinliğe gazeteci katılımı az, sahte gazeteci lazım, DSP mitingine katılım az, 50 liraya mitinge katılacak aranıyor, bakanın katıldığı etkinlikte salon boş kaldı, 70 liraya katılımcı aranıyor…
Habersol seçim mitinglerine 'Sahte katılımcı' bulan ajansları mercek altına aldı. Organizasyon şirketleri adı altında kurulan ajanslar 'sahte katılımcılar ayarlıyor. Hem mitinglere hem de AKP'nin diğer etkinliklerine 



Bakanlıklar, devlet kurumları, AKP, DSP, dernekler, vakıflar… Hepsini ortak bir noktada buluşturan bir başlık ortaya çıktı: Sahte katılımcılar… 

Daha önce de gündeme gelen para karşılığı mitinge, etkinliklere katılım haberlerini bu kez bizzat muhattaplarıyla, bu etkinliklere katılanlarla konuştuk. Ankara’da üniversitede okuyan üç öğrenci E., G., ve A., okul harçlıklarını çıkarmak için birden çok organizasyon şirketinde çalışıyor. Sigorta yok, kayıt yok, iletişim yok. Tek bağlantıları farklı farklı organizasyon şirketlerinin oluşturdukları Whatsapp grupları. Yüzlerce ismin kayıtlı olduğu onlarca gruptan, bu alanda çalışan birçok farklı firma olduğu düşünülürse binlerce kişiden söz ediyoruz.

Önce kategorize ediliyor bu katılımcılar. A Plus katılımcı, '1.70 üzeri güzel kadın' katılımcı, '1.70 üzeri yakışıklı erkek' katılımcı…

Kategorizasyon sonrası gelen işler gruplara gönderiliyor. Bakanlık etkinliğine A Plus katılımcı aranıyor, DSP mitingine sahte katılımcı aranıyor, bakan katılmlı etkinlikte salon boş kaldı, acil 50 kişi aranıyor, gazeteciler ve mülteciler buluşmasına gazeteci katılımı çok az, sahte gazeteci aranıyor…

Hikayenin geri kalanında sözü E., G., ve A.’ya bırakıyoruz…

İlginç bir hikaye için buluştuk. Önce en baştan başlayalım isterseniz, tam olarak ne iş yapıyorsunuz?

E: Herhangi bir organizasyonda, bu bir düğün de olabilir, bir miting de olabilir, bir bakanlığın organizasyonu da olabilir, bu işlerin organizasyonu için gerekli eleman sayısını sağlayan ajanslar var, biz o ajanslarda çalışıyoruz.

Sabit bir ajansta mı çalışıyorsunuz?

E: Hayır birden fazla ajans var, buraların havuzları var. Biz de bu havuzların bir kısmına üyeyiz.

Nasıl seçiliyor çalışanlar?

E: İnsanlar kategorize ediliyor. 1.70 üzeri kadın, yakışıklı erkek şeklinde. Bu şekilde işten işe duyulan ihtiyaca göre katılımcılar da değişiyor. Mesela diyorlar ki bir etkinlikte çalışmak üzere 1.70 üzeri 4 kadın aranıyor, bu not Whatsapp grubuna atılıyor ve ona göre başvuru yapıyoruz. Başvuru yapıp kabul alınca da işin detaylarını öğreniyoruz.

Düğün de siyaset de, her şey oluyor yani?

E: Evet, bekarlığa veda partisine bile gittik.

Kategorize işlemi nasıl yapılıyor peki?

E: Yeni katılanlara iletişim atıyorlar, boydan fotoğraf istiyorlar, yüzünü çek, bana 4 tane vesikalık fotoğraf gönder diyorlar...

A: Genelde üniversite öğrencileri ek gelir olsun diye bu işleri yapıyor. Kulaktan kulağa yayılarak katılımcılar da  artıyor. 

Peki yaptığınız işlerden söz etsek, neler yaptınız, hangi işlere katıldınız?

E: Geçtiğimiz yıl Ekonomi Bakanlığı’nda İslam Birliği toplantısının bir ayağı olmuştu. Burada yurt dışından gelen konukları havalimanında karşılayıp toplantı sırasında refakat edip yolculadık.  

G: Ben Malazgirt’te çalıştım mesela. (Bilal Erdoğan'ın vakfının Malazgirt'te düzenlediği etkinlik) Orada organizasyon işlerinde görev yaptım.

A: Feyk (sahte) katılım işleri de oluyor. Etkinliklerde mesela salon dolmamış, şu kadar isim lazım deniliyor. 

Buna örnek vermeniz mümkün mü, ne gibi işler oluyor?

E: Bundan iki ay önce bir toplantı vardı, buraya gazetecilerin katılımı çok azdı. Biz de bazı gazetelerin temsilcisi olarak etkinliğe katıldık. Hepimiz bir kentin gazetesinin temsilcisi olduk bu etkinliklerde.

Peki, ne yaptınız toplantıda?

E: Birbirimizle sohbet etmemiz yasaktı. Toplantı sırasında konuşmamız, soru sormamız da yasaktı. Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlarından biri geldi, konuşma yaptı. (Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Akarca) Kimse soru da sormadı, gazetecilerin neredeyse hepsi bizim gibi öğrenci ve feyk katılımcıydı.

G: Bu 6 hafta sürdü, her seferinde farklı gazeteciler ayarlandı.

E: Gazeteler aynıydı, gazeteciler farklılaştı anlaşılmasın diye.

Buna benzer başka örnekler var mı karşılaştığınız?

E: En son DSP’nin mitingi için 150 sahte katılımcı istendi. 50 kişi de bakan katılımlı bir toplantıya istendi, katılım az diye.



Peki bu “sahte” katılımcı işlerinden ne kadar ücret alınıyor?

A: İki saat 50 liraydı DSP mitingi. Diğerleri işe göre değişiyor.

G: DSP mitinginde artı yemekte vardı. 

Bakanlık etkinliği neydi peki?

E: O işe bizden giden olmadı, oraya gitseydik detayları öğrenirdik. Bir işe katıldığımızda detayları öğreniyoruz.

G: Katıldığımız işe göre nasıl giyineceğimiz de belli oluyor bu arada. Bakan katılımlı etkinlik olunca takım elbise giymemiz isteniyor. Gazeteci işinde daha spor giymemiz mümkün oluyor, miting katılımında ise normal kıyafet giyebiliyorsunuz.

Paranızı nasıl alıyorsunuz?

E: IBAN numaralarımızı atıyoruz, şahıstan ödeme alıyoruz.

Sigorta olmuyor tabii?

G: Cumhurbaşkanlığı olursa onlar mecbur tutuyor ama diğer bakanlıkların etkinliklerinde olmuyor. 

Sadece DSP ile ilgili mi geldi miting katılımı?

E: Çok fazla grup var, bizim dahil olduğumuz grupta olmadı ama kesinlikle diğerlerinde de oluyordur. Bu arada bizim olduğumuz yerden 150 kişi istendi ama başka gruplardan da başka takviyeler, feyk katılımcılar istenmiştir.

Peki, sürekli aynı isimler etkinliklere gidiyor, artık bir yüz aşinalığı da oluyordur sanıyorum?

E: Evet evet. Mesela bizim feyk katılımcı olarak gittiğimiz bir etkinliğin kayıt masasında çalışan kişi de tanıdığımız biri oluyor, gülümseniyor ama kesinlikle diyalog kurmamız yasak. Örneğin yemek aralarında bizim diğer katılımcılarla yani gerçek katılımcılarla görüşmememiz için onlarla aynı yerde yememiz de yasak. Mesaj geliyor, saat 12.00’de şuradaki köfteciye gel diye, hepimiz oraya gidiyoruz, en ucuz yemek neyse o söyleniyor. Etlinliklerde verilen hediyeleri de hemen iade etmemiz isteniyor.

Son olarak tüm bu işlerde sizin çalışma koşullarınız nasıl, buna ilişkin neler söylersiniz?

A: Bu işte en çok sömürülen biz oluyoruz. Çok uzun süreler çalışıyoruz, ücretlerimizi geç alıyoruz.

G: Ben en son 16 saat mesai yaptım eve gelip kısa bir süre dinlenip bir 16 saat daha çalıştım.

E: Sürekli ayakta oluyoruz etkinliklerde, işe göre değişiyor ama çok az ücret alıyoruz.

G: Koruma da, modellik de, sahte katılımcılık da, transfer işlemi de yaptım mesele. Büyük şirketlerin neredeyse tamamının yaptığı işlere gittim. Büyük şirketler ne kadar kar ettiklerini açıkladıkları etkinliklerde bize 50-100 lira verip bütün gün çalıştırıyor.

A: Dinlenmemize izin vermiyorlar. Son gittiğim işte iki dakika oturmama bile izin vermediler, sürekli ayaktasın.

Bu koşulları şikayet edeceğiniz bir mekanizma da yok sanıyorum?

A: Bir ajansın çalışanı olarak gidiyoruz ama o ajansın çalışanı değiliz. Şikayet edeceğimiz, derdimizi anlatabileceğimiz kimse de yok...
16 Mart 2019 09:59
DİĞER HABERLER