Hükümetin belli bir hizbin değerlerini topluma empoze etmeye çalıştığını söyleyen Fisher, “Bu adımlar toplumun tamamını temsil etmiyor. Ülkeyi bölecek böylesi girişimler yasama, yargı, akademi dünyası ve medya tarafından kontrol edilmeli.” dedi.

Louis Fisher, Washington’un tanınmış hukukçularından biri. Anayasa hukuku, yargı-meclis ilişkileri, yürütme-yargı ilişkileri uzmanı Fisher, 36 yıl boyunca ABD Kongresi Araştırma Servisi’nde görev yapmış. Görev süresi içinde Kongre’deki 50'den fazla oturuma konuşmacı olarak katılmış olan Fisher, güçler ayrılığı ve anayasa hukuku üzerine çalışmalarda bulunmuş.

Fisher, hukuk kuralları ve güçler ayrılığının önemini ve Türkiye’de son yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.

HUKUKU ÇIKARI İÇİN KULLANAN SİYASİLER CEZALANDIRILMALI

Fisher, hukuku kendi siyasi çıkarları için kullanan veya manipüle eden siyasi liderlerin toplumları mahvettiğini söyledi. Bu kişilerin yargılanması ya da görevden alınması gerektiğini savunan Fisher, hukuku ihlal eden siyasilerin ABD’de de yeteri kadar ceza almadığını söyledi. Fisher, “Watergate skandalı sonrası Adalet Bakanı John Mitchell’in hapse girmesi, üst düzey yetkililerin yasa dışı davranışları nedeniyle büyük bir bedel ödemesinin son örneğiydi.” şeklinde konuştu.

Fisher, hukuk kurallarının, tüm seçilmiş birimlerin söz sahibi olduğu bir süreçten sonra değiştirilmesi gerektiğini ifade etti. ABD’li hukuk uzmanı, yalnızca devlet başkanının tek taraflı kararlarıyla hukuk kurallarında değişiklik yapmanın önemli sakıncaları bulunduğunu hatırlattı.

UZUN DÖNEMLİ SİYASAL GÜÇ YOLSUZLUKLA SONUÇLANIYOR

Uzun yıllar boyunca iktidarı elinde tutan kişilerin zamanla kuralları ihlal ettiğini dile getiren Fisher, “Ne zaman bir kişi uzun dönem siyasal gücü elinde tutsa, ihlaller ve yolsuzluklar baş göstermeye başlıyor. Siyasilerin çabası bu skandalların örtbas edilmesi ve gizlenmesi üzerine olsa da eninde sonunda hikaye o kişi ve partisinin itibarını kaybetmesiyle sonuçlanıyor.” şeklinde konuştu.

AK Parti’nin son zamanlardaki eylemlerini değerlendiren Fisher, “Yürütme organında belli bir hizbin değerlerini topluma empoze etmek gibi bir çaba olduğunu gözlemliyorum. Bu adımlar toplumun tamamını temsil etmiyor. Ülkeyi bölecek böylesi girişimler yasama, yargı, akademi dünyası ve medya tarafından kontrol edilmeli.” ifadelerini kullandı.

HÜKÜMETLER ŞEFFAF OLMALI

Hukuk kurallarının amacını, “Demokratik ülkelerde zengin veya fakir tüm vatandaşlara aynı şekilde muamele edilmesi yoluyla adaleti ve hakkaniyeti sağlamak.” diye özetleyen Fisher, hükümetlerin açık ve şeffaf bir şekilde idare edilmesi gerektiğini söyledi.

“Gücün tek bir yönetim organında toplanmasını engellemek” için kuvvetler ayrılığı ilkesinin mutlak bir şekilde gerekli olduğunu belirten Fisher, ulusal politikaların, yasama ve yürütme organlarının görüşlerini yansıtması gerektiğini hatırlattı. Bu çerçevede hazırlanan politikalarla toplumun genelinin daha iyi temsil edileceğini ifade eden Fisher, “Devlet başkanı tarafından tek başına alınan kararların ne kadar yetersiz olduğu genellikle çok kısa sürede ortaya çıkıyor.” dedi.

Alanı üzerine 30 kitap yazan Fisher, 150’den fazla kitabın yazımına ise katkıda bulunmuş. Kongre’de çalıştığı yıllarda çok sayıda üstün başarı belgesi alan Louis Fisher’ın kitapları akademik çevrede pek çok ödüle layık görülmüş. Fisher, şu anda Washington merkezli Anayasa Projesi Vakfı’nda (Constitution Project) görev yapıyor. CİHAN