AKP'nin savunması Başbuğ’un iddiasını çökertti

AKP'nin savunması Başbuğ’un iddiasını çökertti
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ önceki akşam CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın sorularını cevaplarken, Ergenekon davasıyla ilgili iddialarda bulundu.

Kendilerine yönelik kumpas kurulduğunu ileri sürdü. Mahkemenin ve devlet kurumlarının raporlarla teyit ettiği davaya konu olan belgeleri yok sayan Başbuğ, hakkındaki suçlamaları ya reddetti ya da kendisinden önceki döneme attı.

Ergenekon davasının delilleri arasında yer alan İnternet Andıcı’nı kabul ederken, sitelerin kendi döneminde yayın yapmadığını savundu. En dikkat çekici iddia ‘AKP ve Gülen’i bitirme planı’na (İrticayla Mücadele Eylem Planı) yönelikti. Emniyet Kriminal, Adli Tıp, TÜBİTAK ve Jandarma Kriminal’in ‘orijinal’ olduğunu teyit ettiği plana ‘fotokopi ve kağıt parçası’ dedi. Belgedeki birçok hususun Erzincan’da uygulamaya konulduğunu, bununla ilgili soruşturma ve dava açıldığını görmezden geldi.

İŞTE BAŞBUĞ'UN İDDİALARI VE SOMUT GERÇEKLER:

NE DEDİ: ‘AKP ve Gülen’i bitirme planı’ belgesi kağıt parçası ve fotokopi.

NE OLMUŞTU: Belgenin Serdar Öztürk’ün ofisinde ele geçirilmesinin ardından altında imzası olan Albay Dursun Çiçek tutuklandı. Kasım 2009’da belgenin ıslak imzalı orijinali ortaya çıktı. Başbuğ o günden itibaren belgeye kağıt parçası dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, buna karşılık ‘belge’ dediği planla ilgili bağımsız yargının gerekeni yapacağını söyledi.

NE DEDİ: Belgeler hükümsüz.

NE OLMUŞTU: 16 Haziran’da AK Parti yöneticileri “İrticayla Mücadele Eylem Planı’’ ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunup müdahil oldu. Planın Ocak 2009’da hazırlandığı ve 30 Mart 2009’da komutanlığa arz edildiği ortaya çıktı. Emniyet Kriminal, Adli Tıp, TÜBİTAK ve Jandarma Kriminal’in hazırladığı 4 farklı rapor, İrticayla Mücadele Eylem Planı’nın kağıt parçası ya da fotokopi değil orijinal olduğunu ortaya koydu.

NE DEDİ: Avukat Serdar Öztürk’ün, ofisine gizlice girilerek planla ilgili belge konuldu.

NE OLMUŞTU: Taraf Gazetesi’nin 12 Haziran 2009’da yayımladığı plan Ergenekon sanığı Levent Göktaş’ın avukatı Serdar Öztürk’ün ofisinde 4 Haziran 2009’da yapılan aramada ortaya çıktı. Arama ve gözaltı işlemleri tarafların avukatlarınca imza altına alındı. Belgelere ilişkin itirazlar mahkeme safahatına kadar yapılmadı.

NE DEDİ: Poyrazköy’de silah değil mühimmat bulundu. Boş LAW’ların oraya niye gömüldüğünü anlamış değilim.

NE OLMUŞTU: Poyrazköy’deki arama ve kazılarda 15’i dolu 21 LAW silahı, 14 el bombası, 24 el bombası fünyesi, 450 gram C3 patlayıcı, 5 bubi tuzağı, 30 metre infilaklı fitil, 38 metre saniyeli fitil ele geçirildi. Bu LAW silahları çalışır vaziyette bulundu. Dava sürecinde Levent Bektaş, mühimmatın bulunduğu Poyrazköy’deki askeri alana dışarıdan hiçbir şekilde girişin mümkün olmadığını söyleyerek alanın kendi kontrollerinde olduğunu doğrulamıştı. ‘Polis koydu’ ve benzeri komplo iddiaları sanık ifadeleriyle boşa çıkmıştı.

NE DEDİ: Gölcük’te bulunan 5 No’lu harddiski kim koyduysa araştırılmadı

NE OLMUŞTU: CD’ler sahte, harddiskler sonradan kondu, iddiası aylarca dillendirildi. Ancak mahkemelere somut hiçbir delil sunulamadı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Ocak 2013’te tamamladığı davanın gerekçeli kararında ise iddia tamamen çürütüldü.

NE DEDİ: Kumpas 6 Nisan 2009’daki Fethullah Gülen’in sohbetinden 2 ay sonra ortaya çıktı.

NE OLMUŞTU: Hem internet andıcı hem ‘AKP ve Gülen’i bitirme planı’, yerel seçimlerin hemen arkasından Nisan 2009 tarihinde karargahın emriyle hazırlandı. Mahkemeye sunulan belgelerde de bu şekilde kayda geçti. Oysa Tahşiye ile ilgili Fethullah Gülen Hocaefendi’nin sohbeti 7 Nisan 2009 tarihini gösteriyor. Tahşiye operasyonları ise Ocak 2010’da gerçekleştirildi. Yani Başbuğ’un iddiasının aksine kronolojik bir bağ bulunmadığı gibi Kirli Tezgah belgelerindeki mütedeyyin kesimlerin terörist ilan edilmesi, evlerine bomba konulması gibi iddiaların Ergenekon eliyle yapılmak istendiğinin en açık belgesi niteliğinde.

‘Emri Başbuğ’dan aldık, belgeyi komutana arz ettik’

NE DEDİ: ‘İnternet andıcı’ suç değil.

NE OLMUŞTU: Andıç 4 Kasım 2009’da kamuoyuna yansıdı. Andıca göre, TSK personeli tarafından oluşturulmuş web siteleri yayındaydı. Mektup ortaya çıktığında yayından kaldırılan sitelerle ilgili Genelkurmay’dan ‘Başbakanlık talimatı ile yapıldı’ açıklaması geldi. Yalanlanınca emrin Bülent Ecevit’in başbakanlığı sırasında verildiği ileri sürüldü. Ancak başbakanlık arşivinde böyle bir belge çıkmadı. Andıç ile ilgiyi yargılama sonunda, Başbuğ astlarının ifadeleri ile ceza aldı.

NE DEDİ: Siteler hiç açılmadı, benim dönemimde işletilmedi.

NE OLMUŞTU: Siteler 2009’da deşifre olduktan hemen sonra (Başbuğ’un Genelkurmay Başkanlığı dönemi) kapatıldı. Milli Savunma Bakanlığı, AK Parti ve dinî gruplara hakaretler içeren sitelerin Genelkurmay emriyle açıldığını resmen kabul etti.

NE DEDİ: Kara propaganda yok.


Dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Hasan Iğsız, Korgeneral Mehmet Eröz ve Genelkurmay Adli Müşaviri Hıfzı Çubuklu, andıç emrini Başbuğ’un verdiğini açıklamıştı. Belgede ‘komutana arz’ notu dikkat çekiyor.


NE OLMUŞTU: Aksine cemaatler ve AK Parti hükümeti doğrudan hedefiydi. Sitelerin yaptığı haberler, AK Parti kapatma davasında delil olarak gösterildi. Sitelerde dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan, partisi ve milletvekilleri hakkında “Yeşil devrim özlemcileri, örümceğin iki ayağı, adaletsiz kadrolaşma partisi, Türkiye’nin yönü İran’a kaydı...” gibi ifadeler yer alıyordu. Genelkurmay raporunda ise sitelerin komutan ‘olur’uyla ‘psikolojik harekat’ ve ‘beyaz propaganda’ amaçlı kurulduğu kabul edildi. Genelkurmay yayınlarla ilgili görevli subayları sorumlu tuttu.  

NE DEDİ: Dosyanın içi boş.

NE OLMUŞTU: Hem internet andıcı hem bitirme planında imzası bulunan başta Dursun Çiçek olmak üzere, ifadesine başvurulan komutanlar hep hiyerarşik yapıya işaret etti. Başbuğ, iddianamede Nisan 2009’daki andıç ile kara propaganda siteleri kurdurduğu için darbe teşebbüsü ile suçlandı. Bu site Genelkurmay Karargâhı’nda hazırlanmış ve Başbuğ’a arz edilmişti. Dursun Çiçek’in ardından Korgeneral Mehmet Eröz, Orgeneral Hasan Iğsız gibi isimler andıcın komutana arz edildiğini mahkemede açıkladı.ZAMAN



31 Aralık 2014 08:12
DİĞER HABERLER