Sansür yasası AKP'yi de böldü, hazırlayanlar bile imza atmadı

Sosyal medya düzenlemesi AKP’yi ikiye böldü. Sosyal medya yasasının mevcut haliyle geçmesini isteyenlerin sayısı AKP içerisinde tartışmaların odağındaki maddelerin değişmesini isteyenlerin ise oldukça fazla olduğu belirtildi.

Kamuoyunda ‘‘Dezenformasyon Yasası’’ olarak tanımlanan yeni sosyal medya yasa tasarısı AKP içerisinde büyük tepkiye sebep oldu. Milli Gazete'den Muhammed Vefa'nın haberine göre AKP ve MHP milletvekilleri tarafından hazırlanan yasa teklifine birçok AKP'li milletvekili imza atmazken, MHP milletvekilleri yasa teklifine tam destek veriyor. Özellikle tartışmaların odağında bulunan 29’uncu maddeye parti içerisinde de sert eleştiriler yapılıyor.

MAHİR ÜNAL İMZA ATMADI

Sosyal medya yasasının mevcut haliyle geçmesini isteyenlerin sayısı AKP içerisinde az olurken, tartışmaların odağındaki maddelerin değişmesini isteyenlerin oldukça fazla olduğu belirtiliyor. Sosyal medya düzenlemesi üzerinde çalışan AKP Grup Başkan Vekili Mahir Ünal’ın yasa teklifine imza atmaması parti içerisinde çatlağın boyutunu gözler önüne seriyor. Ancak MHP’li milletvekilleri, yasanın mevcut haliyle Genel Kurul’dan geçmesi konusunda ısrarını sürdürüyor.

TARTIŞMALI MADDE DEĞİŞİYOR

AKP kurmayları, yasa teklifi üzerinden parti içerisinde bölünmenin olmaması için yasada itiraz edilen maddelerde değiştirme konusunda çalışmalarını artırdı. Yasa teklifinin 29’uncu maddesinde yer alan “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçunun” tekrar ele alınacağı belirtiliyor. Söz konusu maddenin daha derinlemesine açıklamasının yapılacağı kaydediliyor. Ayrıca aynı maddeden dolayı 3 yıl hapis cezasının da önergeyle değiştirileceği vurgulanıyor.


'Sansür yasası'nın 29. maddesi ne anlama geliyor? Retweet ya da yorum da suç sayılabilir!


Sansüre ve çok sayıda cezaya yol açacağı gerekçesi ile eleştirilen ve tartışma konusu olan sosyal medya yasası tepki çekmeye devam ediyor. Bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülen ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçunun yer aldığı 29. maddenin kabul edilmesi ise yurttaşlarda paniğe neden oldu.


Türk Ceza Kanunu'nda halk içerisinde korku ve panik yaratmak bağlamında bir düzenleme olduğunu vurgulayan Avukat Tuğçe Barışhan, "Türk Ceza Kanunu'nda halk içerisinde korku ve panik yaratmak bağlamında bir düzenlememiz zaten var bunun da yeterli olduğunu düşünüyorum" derken yasanın düşünce özgürlüğünün ihlali anlamına geleceğini vurguladı.

KİŞİ FARK ETMİYOR

Yasaya göre tüm sosyal medya kullanıcılarının risk altında olduğunu vurgulayan Barışhan, şunları anlattı:

"- Basın çalışanı ya da birey olması arasında çok büyük bir fark olacağını sanmıyorum. Diğer ihbar sürecinde yaşandığı gibi bir hak ihlali olduğunda yalan haberin kasıtlı yayıldığı iddiasında bulunan herhangi bir taraf olduğunda bunun suç bildiriminin Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılmasıyla birlikte Cumhuriyet Başsavcılığı ilgili araştırmayı gerçekleştirecek. Ciddiyeti varsa bununla ilgili bir iddianame düzenlenerek dosyası açılacak"

Yasaya göre tüm sosyal medya kullanıcılarının risk altında olduğunu vurgulayan Barışhan, "Basın çalışanı ya da birey olması arasında çok büyük bir fark olacağını sanmıyorum" diye konuştu.

"PAYLAŞMAK SUÇ"

Sosyal medya kullanıcılarının yanıltıcı olarak nitelendirilen bir haberi paylaşma ve yorum yapma hakkında yaşanacak olaylara dair önemli açıklamalarda bulunan Barışhan, "Bir haberi alenen yayma dediğiniz zaman retweetlemeniz ya da bunun altına bir yorum yapmış olmanızın bir fark yaratacağını düşünmüyorum. Sonuç itibariyle yayma fiilini gerçekleştirmiş oluyorsunuz. Kanundaki tanımıyla yayma fiili gerçekleştirildiği anda tanım suç da gerçekleşmiş olacak. Bu nedenle ihbar halinde Cumhuriyet Başsavcılığı'nın değerlendirmesine tabi tutulacaktır diye düşünüyorum" dedi.

23 Haziran 2022 09:15
DİĞER HABERLER