Akşener: Psikolojik olarak cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiler

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener ile DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan görüştü. Akşener basın toplantısında, "Psikolojik olarak Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiğini biliyor." dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ı, DEVA Partisi Genel Merkezi’nde ziyaret etti. Babacan ve Akşener yaptıkları görüşmenin ardından ortak basın açıklamasında bulundu. Akşener ve Babacan, güçlendirilmiş parlamenter sisteme dair çalışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulunduklarını aktardı.

Görüşmede, Akşener’e Koray Aydın, Uğur Poyraz ve Cihan Paçacı eşlik etti. Babacan’a ise Sadullah Ergin, Nazlı Seda Vural, Mustafa Yeneroğlu ve Medeni Yılmaz eşlik etti.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan şu ifadeleri kullandı:

‘Market işletmeciliğiyle fiyatları kontrol etme çabası beyhude’
“Bir ülkenin cumhurbaşkanı artık market işletmeciliğine soyunduysa, devleti market işletmeciliğine sokarak fiyatları kontrol edeceğine inanıyorsa, bu beyhude bir çabadır. 84 milyonluk bir ülkede bin şubeli marketlerle fiyat kontrol edilemez. Türkiye’de enflasyonu düşürüp fiyatları makul tutmanın yolu maliyetleri düşürmekten geçer. Maliyetlerin de kaynağında döviz kuru vardır. Sayın Cumhurbaşkanı’na tavsiyemiz ülkedeki döviz kuruyla ilgili istikrarsızlığı bir an önce önlemesi ve söz verdiği gibi enflasyonu ve faizi düşürmesidir. Bu kendi seçim taahhüdüdür.

Hukuk ve adalet olmadan enflasyonu düşüremezler
Devletin rolü kolları sıvayıp ‘Ben alıp satayım, marketçilik yapayım’ demesi değil; devletin rolü makroekonomik dengeleri sağlam tutmak, ülkede enflasyonu düşürmek ve vatandaşın satın alım gücünü artıracak ekonomi politikalarını uygulamaktır. Çözümü yanlış yerlerde arıyor. Hukuk, adalet ve güven olmadan ekonomiyi asla düzeltemezler. Asla enflasyonu düşüremezler, kurda istikrarı sağlayamazlar. Faizlerin düşmesi hayal olur.

Hazinenin verdiği faizi yükselttiler
Merkez Bankası faizlerini bir puan düşürdüler, Hazine’nin borçlanma faizi bir buçuk puan arttı. Birisi Merkez Bankası’nın aldığı faiz, öbürü Hazine’nin verdiği faiz. Merkez Bankası’nın aldığı faizi düşürüyor, Hazine’nin verdiği faiz oranı bir buçuk puan yükseliyor. Ne anladık?”

Parlamenter sistem istişaresini çok önemsiyoruz
Bir süredir üzerinde çalıştığımız Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem var. Siyasi partiler çalışmalarını hazırlayıp paylaştılar. Altı partinin oturup değerlendirdiği masa da oluştu. Arkadaşlarımız bugün saat 17’de üçüncü kez yan yana gelecekler. Bu çalışmaları mümkün olduğunca tek bir çalışma haline getirmenin istişaresini, müzakeresini yapacaklar. Bu çalışmayı çok önemsiyoruz. Arkadaşlarımız iki haftada bir toplanacaklar. Her toplantıda biraz daha ileriye giderek, ayrı sistemleri en azından ilkeler bazında tek bir sistem haline getirmenin arayışında olacaklar. Umarız ki bu çalışmalar olumlu sonuç verir. Güçlü, iyi çalışılmış, geniş bir toplumsal ve siyasi mutabakat arayışıyla ortaya konulmuş bir çalışma oluşur diye hedefliyoruz. Bunun için çaba gösteriyoruz.

Aklın yolu bir
Darboğazdan çıkışın en önemli araçlarından birinin sistem değişikliği olduğunu düşünüyoruz. Sayın Genel Başkan’la parlamenter sistemle ilgili genel anlamda görüş alışverişinde bulunduk. Gördük ki çalışmalar birbirinden uzak değil. Aklın yolu bir. Nasıl bir Türkiye hayal ediyoruz diye baktığımızda, özlediğimiz tablo birbirinden farklı değil.”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in yaptığı açıklamalarda öne çıkan satır başları şöyle;

“BÜTÜN BUNLARIN GERÇEKLEŞECEĞİ TARİH SEÇİM”
Türkiye'ye dair pek çok konuda istişarelerde bulunduk. Parlamenter sisteme dair hepimizin içine kendi renklerini kattığımız bir ilkeler bütünü ortaya çıktı, şekilleniyor. Bir seçime doğru gidiliyor. Bu seçimde parlamenter sisteme geçiş ya da bu ucube sistemde kalış üzerinden bir mücadele, bir rekabet ortamı oluşacak. Bunun üzerinde konuştuk. Bizler açısından son derece faydalı bir görüşme oldu. Bu görüşmeleri daha sıklaştırmayı kararlaştırdık. Türkiye 10 yıldır istişare etmeyi unuttu. İnsanlar istişare ettiği zaman Türkiye'nin sorunlarına dair, geleceğe dair pek çok konuda ortak fikirlere sahip olduğu, farklı fikirlerin de birbirini güçlendirdiğini anlamak mümkün oluyor. Bir tek kişinin; "Ben istedim oldu." dediği bir Türkiye'de istişarenin önemi her şeyden fazla öne çıktı. Türkiye'de herkes huzur istiyor. Devletini yöneten insanların ekonomiye, yargıya talimat vermesini istemiyor. Esnaf siftah yapmak istiyor. Yap-İşlet-Devret modelinden vazgeçilmesini istiyor. Talanın, israfın son bulmasını istiyor. Bütün bunların gerçekleşeceği tarih seçim.

PSİKOLOJİK OLARAK CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİ KAYBETTİKLERİNİ BİLİYOR
Cumhur İttifakı'nın bileşenlerinin 24 saat merak ettiği konu Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı. Bunun neden bu kadar çok merak ediyorlar? Türkiye'de ekonomi baş aşağı. Hukuk gitti, guguk oldu. Adalet yok. Ekonominin durumunu biliyorsunuz. Tüm bunlara kafa yormak varken 24 saat Millet İttifakı'nın adayını merak edip sıfatlar ekliyorlarsa bu işte bir durum var demektir. Psikolojik olarak Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiğini biliyor. Kendilerine tavsiyem hemen bir seçim kararı ilan etsinler. 13. Cumhurbaşkanı olarak seçilecek kişinin kim olduğunu öğrenirler. Kendilerine bu fikir jimnastiğinde başarılar diliyorum.

HERKESİ CİDDİYETE DAVET EDİYORUM
Erdoğan'ın market alışverişi konusundaysa biz 1 buçuk yıla yaklaşan bir süredir Sakarya milletvekilimiz Ümit Dikbayır ve eşi ile Sakarya'dan aynı marketten aynı ürünleri satın alıyoruz. Oradan halkın enflasyonunu hesaplıyoruz. Erdoğan bizim yaptığımız bu ölçüm hareketini taklit etmiş. Bu güzel bir şey. Türkiye'de Erdoğan'ın tutumuyla herkes ve her kurum bir gün terörist olacaktır. Ekonomiyi düzeltemedikçe, güveni sağlamadıkça, adaleti tesis etmedikçe, demokrasi olmadıkça ve kendisini Nobel'e aday gösterilmesi gereken; "Faiz sebep, enflasyon sonuç." teorisini ispatlayabilmek için herkesi, her kurumu, her alanı terörist ilan etti.  Bir grup 2018'de terörist ilan edildi. 31 Mart tarihinde sebze, meyve satanlar terörist olmuştu. Aradan zaman geçti. 5 büyük zincir marketin teröristleşmeye doğru gittiğini gördük ve bu hafta Türkiye'de 1.000 market açacak bir kanaat getirdi.  Sadece şu cümleyi gören, duyan bir yatırımcı ister Türk ister yabancı bir şahıs bu ülkeye Cumhurbaşkanı'nın tarifiyle böyle bir ekonomik modelin işlediği bir ülkeye 1 dolarlık, 1 liralık yatırım yapmaz. Herkesi ciddiyete davet ediyorum. 

ÜLKENİN ÖNÜNÜ TIKAYACAK BİR TUTUMDA OLMAYACAĞIM
Ben, ‘’Cumhurbaşkanı adayı değilim.’’ dedim net bir şekilde. Daha sonra; ‘’Başbakanlığa adayım.’’ dedim. Bunun anlamı nedir? Partinizi birinci parti yaparsınız partili arkadaşlarınızla seçimde ve Başbakanlık görevi sizin olur. Bu şahsi bir karar. İYİ Parti'de yönetici arkadaşlarım bu duygumu, kararımı biliyorlardı. Kılıçdaroğlu ya da bir başka liderle bu durumu konuşmadım. ‘’Bu ülkenin önünü tıkayacak bir tutumum olmayacak. Cumhurbaşkanlığı adaylığı için çalışmadım, çalışmayacağım.’’ demiştim. Ben durduğum yerde duruyorum. Kılıçdaroğlu'nun değerlendirmesi için de teşekkür ediyorum. 
05 Ekim 2021 15:29
DİĞER HABERLER