Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, hükümete çok sert eleştiriler yöneltti.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in gündeminde ekonomik kriz vardı. “Bugün Türkiye, Türk tarihinin en başarısız yönetim modeliyle ve tarihimizin en basiretsiz ekonomi ekibi tarafından yönetiliyor” diyen Akşener, “Milletimiz her ay farklı bir fedakarlık yapmak zorunda. Ampulleri söndürüp, karanlıkta kalmak durumunda. Türk milleti zor zamanlarda kemer sıkmayı iyi bilir ama bugün yaşadıklarımız bir kemer sıkma politikası değil adeta milletimizin ümüğünü sıkma politikasıdır” değerlendirmesinde bulundu.
"TELEFONU ÇIKAR BAKALIMCI DAYILARIN BÜYÜK ÜSTADI"
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için “Telefonunu çıkar bakalımcı dayıların büyük üstadı” yorumunda bulunan Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaşadığınız hayata, size sunulan koşullara baktığınızda; Aklınıza ilk ne geliyor? ‘Ne çektik be?’ mi diyorsunuz? Yoksaaa… ‘Ne çektiniz be Cumhurbaşkanım?’ mı diyorsunuz? Cevap gün gibi ortada. Ama belli ki; memleketin gerçekleriyle bağını koparalı, uzun zaman olmuş Sayın Erdoğan’ın da, o cevabı duymaya ihtiyacı var. Neden mi? Çünkü farketmişsinizdir; ‘Telefonunu çıkar bakalımcı’ dayıların büyük üstadı, bir süredir sizlere, durup durup, dizlerdeki bilge adamlar edasıyla; ‘Teksir kağıdı nedir bilir misiniz?’ diye soruyor. Kendisi teksir kağıdından dolayı çok mağdur olmuş, çok acılar çekmiş. Nedense o teksir kağıdı dramına rağmen Cumhuriyetimizin Kasımpaşa’dan çıkan teksirzede sayın Erdoğan’a bu ülkede Cumhurbaşkanı olmuş gerçeğini nedense söylemiyor. Hatta bir de çıkıp kuşe kağıdını getirmekle övünüyor. Her hafta yeni bir icadını tanıtan sayın Erdoğan’ın bu hafta da kuşe kağıdı icat ettiğini öğrendik.”
‘ÜNİVERSİTEDEN MEZUN OLUP, ZİNCİR MARKETTE KASİYERLİĞE MAHKUM OLMAK NEDİR, BİLİR MİSİN?’
“Bizler teksir kağıdından sarı defterlerle okuduk, bu mevkilere kadar geldik. Her birimiz teksir kağıdı nedir elbette biliriz” diyen Akşener, Erdoğan’a şu soruları yöneltti: “Peki sen kuşe kağıtla okumasına rağmen, okuduğu okulun hiçbir faydasını görememek nedir bilir misin? Sınavlardan yüksek puanlar almana rağmen mülakatta hakkının yenmesinin acısı nedir bilir misin? Atanamamak nedir bilir misin? Devlet memuru bile olmayı hayal edememek nedir bilir misin? Bilemezsin sayın Erdoğan. Bugün senin yönettiğin ülkede gençlerimiz Cumhuriyetin sunduğu imkanlardan ve fırsatlardan yoksun kaldı. Üniversiteden mezun olup, Annenden babandan harçlık almaya, Zincir markette kasiyerliğe, motokuryeliğe mahkum olmak nedir, bilir misin? Hayallerinin, hayatını şekillendirmesi gereken yaşta, En üretken olduğun, o güzel çağda, AVM köşelerinde yitip, umutsuzluğa hapsolmak nedir, bilir misin?”
‘DEVRİ İKTİDARINDA, GENÇLERİ YARI YOLDA BIRAKMANIN SORUMLULUĞUYLA ARTIK YÜZLEŞ’
Sorularına kendisi cevap veren Akşener, “Bilmiyorsun Sayın Erdoğan. Bilemezsin. Çünkü sen de, aynı benim gibi; Cumhuriyetimizin sunduğu fırsat eşitliğinden, sağladığı imkanlardan faydalandın. Ve bugün; senin yönettiğin Türkiye’de; gençlerimiz, cumhuriyetin sunduğu o imkân ve fırsatlarından yoksun kaldı. Bu gerçeği, ne kağıtla, ne binayla, ne de hamasetle kapatamazsın. Ben, büyüdüğüm Türkiye’nin imkanlarını, bugün gençlerimize sağlayamadığımız için, kendimi suçlu hissediyorum. Artık sen de, takkeni önüne koy, bu gerçeklerle yüzleş. Devri iktidarında, gençleri yarı yolda bırakmanın sorumluluğuyla artık yüzleş. Her fırsatta çıkıp da gençlere; nasihat vermekten, nutuk atmaktan da, artık vazgeç. Ya; Cumhuriyet değerlerimizi, bir an önce hazmedip, bu ülkenin gençlerine, hak ettikleri imkânları sun; Ya da getir sandığı, biz gelelim ve gençlerimizi, hak ettikleri Türkiye’ye kavuşturalım. Bu kadar basit” diye konuştu.
‘ZAMPİYONLAR LİGİ’
Akşener’in konuşmasından öne çıkan diğer bölümler şöyle: “Zampiyonlar Ligi’ne çevirdikleri memleketimizde sadece bir yılda patlıcanın fiyatı yüzde 166, patatesin fiyatı yüzde 123, salatalığın fiyatı yüzde 111 artmış. İktidarı sayılarla yüzleştirmeye devam edelim. Mesele bir sene önce elektrik üretiminde kullanılan doğalgaza yüzde 341, sanayide yüzde 435, konutlarda ise yüzde 147 zam yapıldı. Türk Lirası’ndaki dünyada eşi benzeri görülmemiş değer kaybından, Putin’e İran’a bağlı doğalgaz ithalatından, Azerbaycanlı, Türkmen, Kazak kardeşlerimizin doğalgaz kaynakları dururken Rusya’nın kaynaklarına bel bağlamaktan kaynaklanıyor. Akdeniz’de herkes gaz arıyor bir tek bir arayamıyoruz. Dış politikadaki politikasızlık enerjide de bizi vuruyor.”
‘SUÇU DOMATES, BİBER LOBİSİNE ATARAK ÇÖZEMEZSİN’
“Biz şu an akaryakıtı ABD’den, Angola’dan, Etiyopta’dan ve Arjantin’den daha pahalıya kullanıyoruz. Belarus’tan, Endonezya’dan, Afganistan’dan, Suriye’den bile daha pahalıya kullanıyoruz. Ülkemizde son bir sene içinde benzin yüzde 134, mazot yüzde 159, LPG ise yüzde 143 arttı. Mazot 17 lirayı geçmişken tarladaki bir liralık domates, tezgahta nasıl bir lira kalsın. Sayın Erdoğan sağda solda düşman kuvveti aramaktan vazgeç, hayat pahalılığını neden bitiremiyorsunuz diye sorduğumuzda suçu domates, biber lobisine atarak çözemezsin. Tüm bunların sebebi bizzat sensin sen. Bize inanmadığın her durumda her hafta seni aziz milletimizin sesi ile yüzleştireceğiz.”
‘YARININ TÜRKİYE’Sİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR ADIM ATTIK’
Akşener, altı muhalefet partisinin imzaladığı güçlendirilmiş parlamenter sistem metnine ilişkin de “6 siyasi parti olarak geçtiğimiz pazartesi günü çok önemli bir adım attık. Ülkemizi sosyal hayattan ekonomiye, adaletten diplomasiye, doğadan demokrasiye her alanda yıpratan, milletimizi işsizlik, umutsuzluk ve hayat pahalılığı üçgenine hapseden, devletimizi de liyakatsizliğe ve beceriksizliğe mahkum eden partili cumhurbaşkanlığı sistemi ucubesinden kurtulmak için çok önemli bir adım attık. Mutlu, huzurlu ve güçlü bir Türkiye için, Yarının Türkiye’si için çok önemli bir adım attık. Ortak aklı ve istişare kültürünü çalıştırarak milletimizin ve memleketimizin ihtiyaçlarını düşünerek parlamenter sistem çalışmamızı tamamladık ve milletimizle paylaştık. Hayırlı olmasını temenni ediyorum” değerlendirmesinde bulundu.