Aksünger: Memlekette padişah emir veriyor, ne yargı ne yasama ortada

Twitter fenomeni Fuat Avni'nin, gazete ve televizyonlara el koyulacağı, 200 kişinin gözaltına alınacağı iddiasını değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, "Bu cinnetlik bir konudur kardeşim, daha ötesinde bir şey konuşmak yazık olur." dedi. Padişahın emri verdiğini, darmadağın edilen ne yargının ne de yasamanın ortada olduğunu söyledi. Türkiye'nin geçmişte cunta dönemlerinde birçok zulüm gördüğünü ancak böylesine hiç şahit olmadığını ifade eden Aksünger, "Benden olmayan yaşamasın diyen zulmü ne basını gördü, ne tüccarı gördü. Türkiye'de bütün ihaleler beş tane grubun elinde. Kimin neyi aldığını herkes biliyor. Sayıştay raporlarında bunlar belgeli ama bunları da tarumar ettiler. 'Seni alacağım, seni kapatıyorum, bunu ona verdim, bu araziyi şuna verdim, şu kurumu kapatıyorum, şu gazeteciyi susturuyorum, gazeteye el koyuyorum, bankaya el koyuyorum.'; bunlar söylenecek işler değil, saçma sapan şeyler." dedi.

'BAK ONA NE YAPACAĞIZ DİYOR, YARGI HAREKETE GEÇİYOR'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, MİT TIR'larıyla ilgili haberi sebebiyle Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ı hedef alan sözlerine de tepki gösteren Aksünger, "Kendisi, 'Diktatör olsam bunları bırakır mıyım? Hiçbir şey yazdırmam.' diyordu. Şimdi açık açık basını tehdit ediyor. 'Bak ona ne yapacağız.' deyince yargı da harekete geçiyor. Son zamanlarda milletin neredeyse alıştığı bir şey, Recep Tayyip Erdoğan tehdit ediyorsa onun hakkında ekonomik, siyasal, yargısal bütün baskılar zaten başlamış oluyor." diye konuştu. Türkiye'de basın hürriyeti konusunda çok ciddi problemler olduğunu, bunu Avrupa'daki bütün sivil toplum kuruluşlarının söylediğini, BM ve gazetecilerin yayımladığı bütün verilerde bunların bulunduğunu hatırlatan Aksünger, "Özellikle bir kişi hakkında, 'Bak sana ne yapacağım.' tarzında bir şey söylemek açıkça tehdit etmek, açık hedef haline getirmek demektir. Sokakta yürürken bir insanın güvenliğini ortadan kaldırmak demektir. Bunların hepsine bakınca ortada ciddi bir problem var. Bankalar, ekonomik kurumlar, ticari kurumlar, gazeteciler, siyasi partiler, herkes tehdit altında. HDP'ye, CHP'ye, gazetelere, finans kurumlarına yapılan tehditler ortada. Türkiye, çok ciddi sivil dikta rejimiyle karşı karşıya." şeklinde konuştu.

'CAN DÜNDAR'A YAPILAN ALENEN TEHDİT'

Cumhuriyet'in MİT TIR'ları haberiyle bir kez daha gündeme getirdiği silah iddialarını da değerlendiren Aksünger, "Türkiye, cumhuriyet tarihi boyunca hep Ortadoğu'da kimseyle ne ballı börekli oldu ne de düşman oldu. Mustafa Kemal Atatürk'ün, 'Yurtta sulh ,cihanda sulh' sözünü uygulamaya çalıştı. Şimdi o ülkede meşru bir yönetim var kardeşim. Bu yönetimi, sen bunu silah zoruyla yıkmaya teşebbüs yapıyorsun. Bu çok önceden beri söylenen bir konu." diye konuştu. Yapılanın sadece Türkiye'de cezai karşılığı olmadığını, Uluslararası Adalet Divanı'nda da yargılanmayla ilgili konuları da teşkil ettiğini vurgulayan Aksünger, son günlerde yaşananları, "Onu yapanlara değil, onu ifşa edenlere. 'Ben yaptım ama niye ifşa ediyorsun?' diyor, konu bu." sözleriyle özetledi. ABD ve Avrupa ülkeleri dahil dünyanın her yerinde yönetimlerin yaptıkları bazı işleri gizlediğini, basının da gizliyi çıkarma görevi bulunduğunu dile getiren Aksünger, "Bu her yerde böyledir. O dönemde bir basın yasağı koyulmuşsa bu, ömrünün sonuna kadar tarihe gömeceğim diye bir şey yapamazsın. Sonra ortada bir suç varsa o suçu bir vesileyle insanlara anlatmak, ucundan göstermek, suçu göstermek suç olamaz ki. Suçlamasın ötesinde, adamı canıyla malıyla hayatıyla tehdit ediyorsun. Bu suçlama değil, alenen tehdit." dedi.

'CUNTA ANAYASASINDA BİLE 'BASIN HÜRDÜR SANSÜR EDİLEMEZ' DENİYOR'

Anayasa suçu işlemişse o suçun cezasının da, yargı prosedürünün de belli olduğunu, bunun daha ötesinde bir şeyin konuşulmasının müdahale anlamına geleceğini söyleyen CHP Milletvekili Aksünger, "Daha önce yürütmenin, yargı üzerinde baskısı var diyorduk. Şu anda cumhurun başındakinin, bütün hepsinin üzerinde baskısı var. Bu daha da vahim bir şeye döndü. 1982 Anayasası'nda, cunta anayasasında bile, 'Basın hürdür, sansür edilemez.' deniyor. Anayasa'yla ilgili sorun yok, kanun, hukuk, nizam gerekeni söylüyor ama kanunu, nizamı dinlemeyen, her şeyin başı, cumhurun başı var. Artık ortada yürütmenin başı diye bir şey, başbakan ortada yok." dedi.

'CHP'NİN İŞ BANKASINDAKİ PARALARI İKTİDARIN YANDAŞLARINA GİDİYOR'

Dün tesadüfen hükümete yakın bir televizyon kanalında, Cumhurbaşkanı Danışmanı Yiğit Bulut'u konuşurken gördüğünü dile getiren Aksünger, şöyle konuştu: "Çıkmış, CHP'yi hedef alarak, 'Bir finans kuruluşunun hisselerine sahip.' diyor. Kaldı ki CHP, bir delikli kuruşu oradan alan bir parti de değil. İş Bankası hisselerinden CHP'ye düşen kâr, Türk Dil ve Tarih kurumlarına aktarılıyor. O kurumları da bunlar tarumar etti. Ortada ne Türk dilinin gelişmesine dair çalışma var, ne de tarihin aydınlatılmasında bir çalışma var. Yiğit Bulut denen adam bilmiyor sanırım, alıyorlar bu parayı, cari açığın kapatılmasına ya da kendi yandaşlarına filan birtakım alanlar yaratmaya çalışıyorlar. CHP'nin parası yandaşlara gidiyor. Ayrıca Atatürk'ün mirasına dil uzatıyor. Bir kuruş kefen parası diye cebine koymamışlar, kendilerine baksınlar." CİHAN
03 Haziran 2015 13:02
DİĞER HABERLER