Aktif Eğitimciler, öğretmenlere nöbet tutturulmasına tepki gösterdi

Aktif Eğitimciler, öğretmenlere nöbet tutturulmasına tepki gösterdi
Aktif Eğitimciler Sendikası Muş Şubesi Başkanı Bayram Ali Dalkes, "Öğretmenlik mesleği son yıllarda ciddi bir itibar kaybına uğradı. Bakanlığın hukuksuz ve mesleki esaslara aykırı uygulamaları bu erozyona zemin hazırladı. Bunlardan birisi de öğretmene okullarda nöbet tutturulmasıdır." dedi.

Aktif Eğitimciler Sendikası Muş Şubesi, öğretmenlere okullarda ücretsiz nöbet tutturulmasına tepki gösterdi. Sendika hizmet binasında düzenlenen basın açıklamasını Aktif Eğitimciler Sendikası Muş Şubesi Başkanı Bayram Ali Dalkes okudu. Hukuka ve hakkaniyete açıkça aykırı, angarya ve zorla çalıştırma olan okullardaki nöbet görevlerine karşı olduklarını belirten Dalkes, öğretmene nöbet tutturmak, hukuksuz, mesleğe aykırı, angarya ve zorla çalıştırma olduğunu söyledi. Öğretmene tutturulan nöbetin hukuk ilkelerine, öğretmenlik mesleğinin gereklerine uygun olmadığı gibi karşılığında öğretmene bir ödeme de yapılmadığının altını çizen Dalkes, şunları söyledi: "Öğretmene nöbet tutturmak hukuksuzdur. Hukuk sistemimizde öğretmenlerin nöbet görevlerini düzenleyen ortak yasal bir düzenleme mevcut değildir. 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nun 'Öğretmenlik' başlıklı 43. maddesi 'Öğretmenlik, devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir.' hükmünü içermektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere öğretmenin asli görevi eğitim ve öğretimdir. Öğretmenin görevleri arasında sayılmayan nöbet kavramı, kanunun hiçbir yerinde de geçmemektedir."

'ÖĞRETMENLER, OKULLARIN GÜVENLİĞİNDEN SORUMLU OLMAK İSTEMİYOR'

Öğretmenlerin okullarda tuttukları nöbetlerle ilgili eğitim çalışanlarına yapılan ankette eğitim çalışanlarına üç soru yöneltildiğini ve görüşlerinin istenmediğini kaydeden Dalkes, "Anket sonuçlarına göre; 'Nöbet görevi karşılığında ek ders ücreti ödenmeli midir?' sorusunu 2586 eğitim çalışanı cevaplandırmıştır. Katılımcıların 2410 'Evet' derken 176 katılımcı 'Hayır' cevabını vermiştir. Eğitim çalışanlarının yüzde 93'ü nöbet görevi karşılığında ek ders ödenmesi yönünde görüş bildirmiştir. 'Nöbet görevi öğretmenler için angarya mıdır?' sorusunu 2547 eğitim çalışanı cevaplandırmıştır. Katılımcıların 2160'ı 'Evet' derken 387 katılımcı 'Hayır' cevabını vermiştir. Eğitim çalışanlarının yüzde 85'i nöbet görevinin öğretmenler için bir angarya olduğu ve asli görevinin dışında iş verildiği yönünde görüş bildirmiştir. 'Okulların güvenliğinden öğretmenler sorumlu olmalı mıdır?' sorusunu 2593 eğitim çalışanı cevaplandırmıştır. Katılımcıların 132'si 'Evet' derken 2461 katılımcı 'Hayır' cevabını vermiştir. Eğitim çalışanlarının yüzde 95'i okulların güvenliğinden öğretmenlerin sorumlu olmaması önünde görüş bildirmiştir." dedi.

Açık ve net bir hukuk zeminin oluşturulması gerektiğini vurgulayan Dalkes, sözlerine şöyle devam etti: "Sayılan bütün bu olumsuzluklara rağmen bu uygulama devam edecek ise öncelikle açık ve net bir hukuki zemin oluşturulmalıdır. Nöbet hizmeti anaokulundan liseye kadar eğitimin her kademesini kapsayacak şekilde ortak-yasal bir zemine dayandırılmalı, uygulamadaki farklılıklara ve idarecilerin keyfi davranışlarına imkan verilmemelidir. Bir öğretmene haftada birden fazla nöbet verilmemelidir. Öğretmenler güvenlik görevlisi gibi kullanılmamalı, nöbet görevi, mesleğin gerekleriyle sınırlı olmalıdır. En değerli varlıklarımızı emanet ettiğimiz okullarda güvenliği nöbetçi öğretmenler değil, okul polisi ve özel güvenlik görevlileri sağlamalıdır. Okullarımız, başta kameralı takip olmak üzere güvenlik sistemleriyle donatılmalıdır. Öğretmen nöbetleri eğitsel boyutta yapılandırılmalı, öğretmenlerden güvenlik görevlisi hizmetleri beklenmemelidir. Nöbetçi öğretmen kapı girişinde öğretmen dövmeye gelenleri engelleyen bir polis; esrar, tiner, çakmak gazı çeken öğrencileri karşılayan bir güvenlik görevlisi; zil çaldığında 'hadi çocuklar içeri' diyen bir hizmetli; boş geçen dersleri dolduran bir joker; okul idarecilerinin kendi ihtiraslarına göre istediği gibi görevlendirebileceği bir tatmin aracı değildir. Öğretmenlerin tutacağı nöbet mutlaka ücretlendirilmelidir. Bütün diğer meslek gruplarında tutulan nöbetler 'fazla çalışma' sayılıp ücretlendirilirken, öğretmenlere nöbet hizmetleri için herhangi bir ek ücret ödemesinin yapılmaması Anayasa'nın 10. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu nedenle, nöbet hizmeti angarya olmaktan çıkarılıp 'fazla mesai' olarak kabul edilmeli, öğretmene nöbet tuttuğu her gün için 6 saat ek ders ücreti ödenmelidir. Sonuç olarak; Aktif Eğitim-Sen olarak hukuki temelden yoksun, öğretmenlik mesleğinin esaslarına aykırı, keyfi uygulanan ve karşılıksız emek sömürüsü anlamına gelen nöbet uygulamasına karşı çıkıyoruz. Bu uygulamayı bütün okullarımızda protesto ediyor, hükümeti ve MEB'i biran evvel bu konuda hukuki, hakkaniyetli, öğretmene yakışır bir düzenleme yapmaya çağırıyoruz." CİHAN
10 Şubat 2015 14:56
DİĞER HABERLER