Ali Demirel: Ebu Leheb’i Ebu Leheb yapan hastalık neydi?

Ali Demirel: Ebu Leheb’i Ebu Leheb yapan hastalık neydi?
Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: “İnsanların Peygamberlerden öğrenegeldikleri sözlerden biri de: ‘Utanmadıktan sonra dilediğini yap’ sözüdür.” (Buhârî, Enbiyâ, 54) “Her dinin bir ahlâkı vardır. İslâm’ın ahlâkı da hayâdır.” (Muvatta, Hüsnü’l-huluk, 2)
Efendimiz (s.a.s.) ile aynı dönemi paylaştıkları, O’nun diriltici iklimine çok yakın oldukları halde O’ndan istifade edememe bahtsızlığına düşen nice talihsiz insan vardı. Bu yakın körlüğüne maruz kalan insanların en başında hiç şüphe yok ki, Allah Resulü’nün amcası Ebu Leheb geliyordu.
 
Asıl adı Ebu Utbe Abdülüzzâ İbni Abdülmuttalib olan Ebu Leheb’e babası, güzelliği sebebiyle ateş gibi parladığı için veya öfkelendiği zaman yanakları kızardığı için, “alev/ateş babası” anlamında Ebu Leheb künyesini verir ve Ebu Leheb bu ismiyle meşhur olur. Kur’an’da da kötü akıbeti ve alevli ateşe girmesi açısından “Ebu Leheb” lakabıyla ismi geçer.

Peygamber Efendimizin (s.a.s.) öz amcası aynı zamanda kapı komşusu olan Ebu Leheb, Mekke’nin ileri gelenleri arasında yer alırdı. Peygamberliği öncesi Efendimizin dostuydu ve O’na karşı tavırlarında herhangi bir olumsuzluk yoktu. Hatta bu yakınlığından ötürü oğlu Utbe ile Efendimiz’in kızı Rukiyye, yine diğer oğlu Uteybe ile de Efendimizin diğer kızı Ümmü Gülsüm nişanlanmış ama henüz düğün yapılmamıştı.

(...)

22 Mayıs 2015 11:15
DİĞER HABERLER