Ali Koç, gündeme ilişkin yaptığı açıklamalarda Dursun Özbek ve Mehmet Büyükekşi'yi eleştirdi. Koç, "Büyükekşi’nin Galatasaray ile arasında garip bir ilişki var. 25 günü Dursun Özbek sayesinde cebe koydu şimdi 60 gün diyor. Öz güven tavan" dedi.
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, TFF Mali Genel Kurulu'nun Seçimli Genel Kurul olarak düzenlenmesi gündemi ile ilgili kamuoyunda oluşan bilgi kirliliğini gidermek amacıyla basın toplantısı düzenledi.
Gerçek Gündem'de yer alan habere göre TFF'nin erken seçime gitmesi için kulüplerin verdiği imzalar hakkında bilgi veren Ali Koç, "İmza vereceğini söyleyen takımlardan 3'ü hedefimize ulaştık imzaya gerek yok diyor. Saygımız sonsuz. Ama onu söylerken yeni federasyon seçileceğini, kendisinin aday olmayacağını düşünerek söylüyorlar" dedi.
Mevcut TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ve Galatasaray Başkanı Dursun Özbek'i eleştiren Koç, "Mehmet Büyükekşi’nin Galatasaray ile arasında garip bir ilişki var. 25 günü Dursun Özbek sayesinde cebe koydu şimdi 60 gün diyor. Özgüven tavan" ifadelerini kullandı.
Koç'un sözlerinden satır başları şöyle:
"Durup dururken imza süreci başlamadı. Herkes memnun, mesut, dünya toz pembe değil tabii ki. Bugün bu toplantıdan ayrılırken aslında olağanüstü bir kişiyle muhatap olduğunuzu, milyonların maç skorlarına göre bütün haftasını etkilediği futbol sektörünün nasıl ilginç, kindar ve kolay, anı kurtarmak için yalan söyleyen adamın elinde olduğunu anlatmaya çalışacağım. Biz artık bıktık kendimizi müdafa etmekten. En sert cevabı buradan vermek zorundayım. Onlar siyaseti karıştırdıkları için ben de değinmek zorundayım.
‘DAHA DA SIKINTILI HALE GELDİ’Bu sezon kaotik bir futbol ortamı yaşıyoruz. Pek çok skandal oldu. Krizleri yönetemedi. Anı kurtarabilmek için yalpalayarak kulüpler arasında sıkıntı oluştu. Belki de bugün Türkiye'deki en güvenilmez kurum TFF. Hakemlik yerle bir edildi. Hem başkan hem MHK Başkanı olarak hareket etmeyi tercih etti. Daha da sıkıntılı hale geldi.
‘ÇOK YENİ UYGULAMALAR, SİSTEMLER DENENİP VAZGEÇİLDİĞİ YAZIYOR’Sayın Ömer Faruk Ünal'ın 29 Mart 2024 tarihinde Türkiye Gazetesi'nde yazdığı 'Ben Mehmet Büyükekşi' yazısı. Bu yazıyı okursanız hakemlikte ne kadar çok yeni uygulamalar, sistemler denenip vazgeçildiği burada yazıyor.
‘BİZ İMZAMIZI VERDİK, DİMDİK ARKASINDA DURDUK’Kulüpler Birliği WhatsApp grubundan açıklıyorum. 2 Nisan'da başlıyor süreç, İstanbulspor'un çağrısıyla. 4 Nisan'da 8 takım, Galatasaray ve Trabzonspor dahil imza vereceklerini söylüyor. Hatta Pazartesi çok geç deyip imzasını çekenler de var. 5 Nisan'da 4 takım daha sürece dahil oluyor bunlardan biri Fenerbahçe. Biz süreçten biraz uzak duruyorduk. Süper Kupa ile ilgili zehir zemberek bir yazı gelmişti federasyondan. Tehditkar... Biz de orada yeter dedik, katıldık. Sonra en son Beşiktaş da katıldı. Sonuçta 14-15 takım olduk. Bu işin ciddiyetinin farkına varan Büyükekşi, yakın olduğu kulüplerle yaptığı istişareler sonrası 18 Temmuz açıklamasını yaptı. Hala bu yönetim kurulu kararı var mı bilmiyoruz. Dolayısıyla bu açıklama gelince Sayın Dursun Özbek ile bir istişare yapıyorlar. Dursun Bey onun şirketine gidiyor, bir şeyler konuşuyor. 'Derhal imza toplayalım, seçime gidelim' diyen Dursun Bey 'Ne olacak 15-20 günden' noktasına geliyor. Bu açıklamadan sonra saat 8'e kadar imza vereceğini söyleyen takımlardan 3'ü hedefimize ulaştık imzaya gerek yok diyor. Saygımız sonsuz. Ama onu söylerken yeni federasyon seçileceğini, kendisinin aday olmayacağını düşünerek söylüyorlar. Sonra o ana kadar hiç görüş bildirmemiş 2 kulüp de imza vermeyeceklerini söylüyor. Dolayısıyla iki ayrı görüş oluşuyor Kulüpler Birliği'nde. Toplantı düzenlendi, orada açıklamalarım vardı. Toplantıya katılan herkesin Federasyonun değişmesi gerektiğini, taze kana ihtiyaç olduğunu ifade ettik. Yöntem olarak Dursun Bey'in önerisiyle diyalog ve imza sürecine devam deniliyor. Biz o imzaları toplasak da federasyonun yine bu işi uzatma imkânı var. Kimin ne dediğini, hangi gün dediğini anlattım. Nasıl oluyor da bu iş Fenerbahçe'ye kalıyor? Sen olmasan bu adamı çoktan yollamıştık diyenler bile var. Biz nasıl bu işin bayraktarlığını yaptığımızı anlamadık. Biz bunlar yüzünden Süper Kupamızı çöpe attık, sahaya çıkmadık. İnşallah Türkiye Kupası'na da katılmayacağız önümüzdeki sezon. Biz imzamızı verdik, dimdik arkasında durduk.
‘EN ŞİDDETLİ CEVABI VERECEĞİM’1 Mayıs 2024'teki TFF açıklamasına gelelim. Son derece tehlikeli, pek çok başka mecralara çekilebilecek açıklama olarak görüyorum. Bu kulübün ilkeleri ortadayken bize vatan haini muamelesi yapmaya çalışan açıklamaya en şiddetli cevabı vereceğim. Net bir şey var ki sayın başkan rüzgarı almış, yelkenleri doldurmuş. Bakmış ki tohumlar meyve veriyor, 1 Mayıs'ta bir açıklama yapmış. Skandal bir açıklamadır. Buna göre Türk futbolundaki ortam toz pembe. Kriz yok, kimse şikayetçi değil. Hatta hızını alamayıp şöyle demiş. 'Hakemleri bir kenara bırakın, 2 yılda bir tane yanlış işimi söyleyin dedim, söyleyemediler' diyor. 1 sezonda, hakem yumruklanması, alt liglerde ortalık yangın yeri, şike-bahis iddiaları, Riyad krizi, Süper Lig yayın ihalesi süreci, yayın ihalesinin teminatsız verilmesi, Süper Kupa süreci, takımların sahadan çekilmesi, Trabzonspor maçında yaşanılanlar, FIFA Başkanı'nın açıklaması, Uluslararası Oyuncular Birliği'nin açıklaması, sızan video görüntüleri... Bunların hepsi bir sezonda oldu. Biz herhalde farklı değerlendiriyoruz. İstisnasız herkesin tarihin en kaotik sezonu dediği bu sezonda başkanımız çok farklı değerlendiriyor.
‘DEMOKRATİK YOLLARLA SEÇİLMEYEN BİR BAŞKAN’3-5 kulüp diyerek küçümsüyor. Belgeleri ben toplamıyorum, Ecmel Başkan'a inanırım. 136 tane noter tasdikli ihtarname var. Bunların ne kadarı gitti önemli değil. Burada 10 küsür Süper Lig kulübü var, onlarca alt lig kulüpleri var. Siz bir daha başkan seçilirseniz, bu hakaretlerden sonra nasıl bu kişilerin amiri olacaksınız? 325 delegenin 191'i oy kullandı. Siz sadece 169 aldınız. Yönetim kurulunuz ise 154 oy aldı. Azınlık mantığıyla giderseniz siz azınlığın federasyon başkanısınız. Size verilen omuza rağmen, başka adayların önü kesilmesine rağmen bu kadar oy aldınız. Demokratik yollarla seçilmeyen bir başkanın, demokratik haklarını kullanan kulüpleri, antidemokratik yöntemlerle engelleme çabasını kamuoyu takdirine bırakıyorum.
‘DAHA 3 SENENİZ VAR’Satır araları tehlikelerle dolu; vatan, millet, Sakarya söylemleri... Değil sizden, kimseden bu söylemleri kabul etmeyiz. İmza verenleri milli değerlerden uzak olmakla suçlamak kabul edilemez. Bizim için bir büyük milletin tek yürek olacağı, bu tarihlerde kişisel çıkarları uğruna TFF kongresi yapılmasını talep etmek abes diyor. Hangi çıkarlar? Bizim hangi çıkarlarımız? Size karşı bayrak açanlar risk alıyor. Hangi çıkarlar? Seçimi Avrupa Şampiyonası ile eş zamanlı yapma ısrarı, bu ülkenin değerlerine uzak düşmektir. Milli değerlerden uzak beyhude çabayı yüce Türk milletinin takdirine bırakıyoruz diyor. Ben de birazdan yüce Türk milletinin takdirine bir şey bırakacağım. Burada da kısaca 'vatan hainisiniz' diyor. Bunlar çok tehlikeli. Kaç tane kulüp var biliyor musunuz, sizin arkanızdan sövüyor ama elimiz kolumuz bağlı diyor. Teveccüh varsa niye seçime gidiyorsunuz? Daha 3 seneniz var.