Alman Gazeteciler Cemiyeti, gazeteci Cevheri Güven'in Saray'a yakın Sabah gazetesi tarafından hedef gösterilmesine tepki gösterdi. Güven'e destek veren Alman Gazeteciler Cemiyeti, "Cesur araştırmacı gazeteciyle dayanışma içindeyiz" dedi.
Alman Gazeteciler Cemiyeti (Deutscher Journalisten-Verband e.V), yaptığı yayınlarla AKP iktidarıyla ilgili önemli ifşaatlarda bulunan gazeteci Cevheri Güven’in hedef gösterilmesine tepki göstererek, Güven’e destek verdi.
“CESUR GAZETECİ İLE DAYANIŞMA İÇERİSİNDEYİZ”
Alman Gazeteciler Cemiyeti’nin sosyal medya hesabından Sabah Gazetesi’nin Güven’i hedef gösteren sayfası eklenerek yapılan açıklamada, “İnanılmaz! Erdoğan’a sadık gazete, Almanya’da sürgündeki Türk gazetecinin peşine düştü. Cesur araştırmacı gazeteciyle dayanışma içindeyiz” denildi.
İNTERNET SİTESİNDE DE HABERİ YAPILDI
DTJ’nin internet sitesinde yayınlanan haberde şu ifadeler yer aldı:
Sabah, sürgün gazetecisi Cevheri Güven’in adresini yayınladı
“Sabah” Cevheri Güven’in ikametgahını yayınladı.
Gazetecilik özgürlükle gelişir. Ama bir de sınırlar var. Türk hükumetine yakın gazete “Sabah”, gazeteciliğin özellikle bireylere karşı nasıl kullanılabileceğini gösteriyor.
“Gazetecilik, başkalarının basılmasını istemediğini yazmaktır. Diğer her şey halkla ilişkilerdir” dedi İngiliz yazar George Orwell bir keresinde. Türk gazetesi “Sabah”, gazeteciliğin özü hakkındaki bu önemli cümleyi gerçekten anlamadı.
Bu, gazetenin ön sayfada “özel bir hikaye” olarak yaptığı haberle netleşti. Bu, sürgündeki Türk gazeteci Cevheri Güven ile ilgiliydi. Güven, en önemli araştırmacı gazetecilerden biri. YouTube videolarıyla, Türk hükumeti çevrelerindeki yolsuzlukları ortaya çıkarıyor.
GÜVEN’İN EVİNİN FOTOĞRAFLARI YAYINLANDI
Güven, Sedat Peker’in ifşaları üzerine yaptığı yorumlar ve bunları derinleştirmelerle yüzbinlerce dinleyiciye ulaşıyor. “Sabah” onu birkaç ay boyunca Hessen’de aradı. Son olarak, “hain” mahallesinde bir yürüyüşte bulunup fotoğrafı çekildi.
Ve tam olarak bu resimler “Sabah”ın ön sayfasında basıldı. Ama hepsi bu kadar değil. Sabah, Güven’in eşi ve çocuklarıyla birlikte yaşamayı halka açık hale getirdiği evin fotoğraflarını bastı. Saldırgan Türk hükumeti fanatikleri ve Türk gizli servisi için aradıkları fırsatı sundu.
TÜRK DEVLETİNİN ÖLÜM LİSTESİNDE YER ALDI
Polis koruması altındaki Güven, Türk devletinin sözde ölüm listelerinde birkaç kez yer aldı. Yayınlanan haber sonrasında Güven artık söz konusu adreste kalamayacak. Aile, Evros üzerinden Yunanistan’a ve oradan da Almanya’ya büyük bir gayretle kaçmak zorunda kaldıktan sonra, on binlerce Türk mülteci gibi Almanya’da ikinci bir hayata başlamışlardı.
SABAH’IN HABERİ NEFRET SÖYLEMİNDEN BAŞKA BİRŞEY DEĞİL
Resimlerin altındaki satırlar nefret söylemi ve nefret söyleminden başka bir şey değildir. Gazete şöyle yazıyor: “F.TÖ propagandacısı (Türk hükumetinin Gülen Hareketi için verdiği ad) sığınağı Almanya’da hakaret videolarının yapımına devam ediyor. Sabah, Güven’i Babenhausen’deki ininde görüntüledi.”
Açık caddede Güven’in fotoğrafının altında gazete, Babenhausen’de tam bir özgürlük içinde yürüdüğünü yazıyor. Bir diğer önde gelen sürgün gazetecisi de bu yayına tepki gösterdi: Bu kişi ikamet ettiği yerde zaten fiziksel saldırıya uğramış olan sürgün gazetecisi Erk Acarer.
“Bu hiçbir şekilde gazetecilik değil, ahlak kaybının bir işaretidir” diyen Acarer, Sabah’ın haberinin gizli servis tarafından yapılmış olabileceğini bile varsayıyor.
GÜVEN: BU HABERİN NEDENİ VİDEOLAR
Güven ayrıca DTJ-Online ile konuştu. Bu yayının 4. videosuyla ilgili bir işaret olduğundan şüpheleniyor. Türk hükumetinin açık hedefi haline gelen Güven, “Videoda ilk kez Türk gizli servisi MİT ile 15 Temmuz gecesindeki olaylar arasında net bir bağlantı kurdum” dedi.
Videoda Cevheri Güven, Türk televizyonundaki tarihi bir sahneye dikkat çekiyor. Sahne 15 Temmuz gecesinde geçiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CNN Türk’te FaceTime üzerinden telefonda sunucu Hande Fırat’ı arayıp halkı sokaklara çağırdığı bir sahneyi herkes hatırlıyor.
BU YAYINLARI YAPMAM İSTENMİYOR
Kameralar Fırat’ın akıllı telefonuna yakın çekime yöneldiğinde görünen aramaya aniden müdahale eder. Fırat’ın telefonunda Nuh Yılmaz ismi görülür. Bundan rahatsız olan Hande Fırat, aramayı kapatır. Çünkü arayan Türk gizli servisi MİT’nin bir çalışanıdır.
Güven, “Videomda Fırat ve Yılmaz’ın darbe girişiminden tam bir gün önce zaten temas halinde olduklarını ortaya çıkardım. Videom Türk halkını heyecanlandırdı. ‘Sabah’taki bu yayınla açıkça bunlardan vazgeçmem isteniyor” dedi.