Alman hükümeti, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı "Kürtlere karşı sert bir rota izlemekle" suçluyor.

Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) Grup Başkanı Thomas Oppermann'a göre Türkiye paradoks bir tutum içerisinde. Oppermann'a göre Türkiye bir taraftan Irak ve Suriye'den kaçan insanlara örnek teşkil edecek şekilde sığınma imkânı tanırken bir taraftan da kendi halkını kaçmaya sevk ediyor ve 'temizlik'ten bahsediyor.

Oppermann, bazen zor olsa da NATO üyesi olan Türkiye ile işbirliğine devam edilmesi ve Kürt Sorunu'nun çözümü konusunda bu ülkeyi sıkıştırılması gerektiğini söylüyor.

Dışişleri Konseyi Başkanı Norbert Röttgen (CDU) ise AB ile Türkiye arasında yeni bir 'güvenlik diyaloğu'nun başlatılmasını istedi. Röttgen'e göre Amerikalıların ve Avrupalıların Türkiye'yi Batı'nın önceliklerine göre hareket edecek şekilde kazanmak için ellerinden gelen her şeyi yapmaları gerekiyor.

Önceliği IŞİD ile mücadelenin hak ettiğini dile getiren politikacı, Türkiye'nin ise IŞİD ile mücadele eden Kürtlerle mücadeleye öncelik verdiğini savunuyor. Avrupa Parlamentosu'ndaki muhafazakâr EVP grubunun başkanı Manfred Weber de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı uyardı. Türkiye'deki son gelişmeler karşısında kaygı ve hayal kırıklığı yaşadığını anlatan Weber, Türkiye'nin Yunanistan sınırındaki mülteci sayısını azaltmaya başladığını ancak gerisini getirmediğini dile getiriyor.

Weber'e göre Türkiye AB'ye üye adayı diye Avrupa düşünce özgürlüğü ve Kürt sorunu konusunda iki gözünü birden kapatacak değil. EVP grubu başkanı AB müzakerecilerinin Türk devlet temsilcileri ile bu sorunları AB üyeliği ve mülteci politikası görüşmelerinde açık ve net bir şekilde konuşmasını istiyor. CİHAN