Hristiyan Birlik Partileri Sözcüsü Stephan Mayer, MİT'in Alman istihbaratına verdiği Gülen cemaatine yakın kişiler listesinin kasıtlı provokasyon amacıyla hazırlandığını öne sürdü.
Alman Hristiyan Birlik partileri Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) Almanya'daki izleme faaliyetlerini ve bununla ilgili olarak hazırladığı dosyanın Alman istihbaratına verilmesini ‘kasıtlı provokasyon' olarak değerlendiriyor.
Birlik Partileri Federal Meclis Grubu İç Politika Sözcüsü CSU'lu Stephan Mayer ‘Passauer Neue Presse' gazetesine verdiği demeçte bunun ‘tahammül ve kabul edilemez' bir durum olduğunu söyledi. Türkiye Hükümeti'nin Almanya'ya açıkça meydan okumak ve Almanya Hükümeti'ni kışkırtmak için böyle davrandığının anlaşıldığını belirten Mayer, ‘dosyanın kamuoyuna yansıyacağını Türk tarafının tahmin edemeyecek kadar safça davranmış olduğunu düşünmediğini' ifade etti.
MİT, Alman dış istihbarat teşkilatına (BND), Almanya'da hizmet hareketine yakın olduğu iddia edilen 300 kişi ve 200 kadar kuruluşun adının geçtiği bir dosya vermişti. Listede, eski Sosyal Demokrat Parti Genel başkanı Franz Müntefering'in eşi ve Türk-Alman parlamenterler grubu başkanı Michelle Müntefering ile Berlin eyalet meclisi üyesi Emine Demirbüken-Wegner'in adları da yer alıyor.
Stasi benzetmesi
Hristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) Meclis Grubu Uyum Politikaları Sorumlusu Cemile Giousouf, ‘Türk istihbaratının Alman politikacılarını hedef alan casusluk faaliyetlerinin eski Doğu Alman istihbaratının (Stasi) metotlarından farklı olmadığını' söyledi. Giousouf ‘Rheinische Post' gazetesinde yayınlanan demecinde ‘istihbarat faaliyetleri hakkında yasalar uyarınca cezai işlem başlatılmasını beklediğini' belirtti. Giousouf, BND'nin listede adı geçen şahısları uyarmasını doğru bulduğunu da sözlerine ekledi.
Hristiyan Sosyal Birlik partisi milletvekili Hans-Peter Uhl da ‘Handelsblatt' gazetesine yaptığı açıklamada ‘Alman servislerinin MİT'e yardımcı olacağını sanmanın Türk Hükümeti'nin ‘dar kafalılığını' ortaya koyduğunu' söyledi. Erdoğan liderliğindeki Türkiye'nin hızla hukuk devleti ve demokrasi ilkelerinden uzaklaştığını söyleyen Uhl anayasa referandumunun Adolf Hitler'e sınırsız yetki veren yasayı andırdığını iddia etti.
Bazı Türk hükümet yetkililerinin Almanya'da referandum etkinliklerinin iptal edilmesi üzerine Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan Almanya'yı çok sayıda kez Nazi metotları uygulamakla suçlamıştı.
Deutsche Welle