Alman hükümeti, Türkiye’de tutuklu avukatın serbest bırakılması için Türk hükümeti nezdindeki yoğun girişimleri sürdürdüklerini duyurdu. Dışişleri Bakanı Maas, konuyu Türk mevkîdaşı Çavuşoğlu ile görüşeceğini açıkladı.
Alman hükümeti, Ankara’daki büyükelçiliğine hukuki danışmanlık hizmeti veren avukatın serbest bırakılması için diplomatik girişimlerin sürdürüldüğünü duyurdu.
Alman hükümetinin olağan basın toplantısında sözcüler, Almanya’nın Türkiye Büyükelçiliği’ne hukuki danışmanlık hizmeti veren avukatın “casusluk” suçlamasıyla iki aydır hapiste tutulmasıyla ilgili soruları yanıtladı.
“Çabalarımız sürüyor”
Alman Dışişleri Bakanlığı’nın sözcü vekili Christofer Burger, Türkiye’ye “üst düzeyde” yapılan girişimlerle avukatın serbest bırakılması beklentisinin iletildiğini aktardı.
Avukatın Eylül ayı ortasında tutuklandığını söyleyen Burger, “O günden bu yana iddiaların olabildiğince hızlı bir şekilde açıklığa kavuşturularak hukuki danışmanlık aldığımız avukatın serbest bırakılması için her vesileyle Türk makamları nezdinde girişimde bulunduk. Bir çok kez de üst düzeyde de bunu Türk tarafına ilettik. Çabalarımız sürüyor” dedi.
Maas konuyu Çavuşoğlu ile görüşecek
Sözcü vekili Burger ayrıca Dışişleri Bakanı Heiko Maas’ın konuyu bugün G-20 Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın yapıldığı Japonya’da bir araya geleceği Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile de görüşeceğine dikkat çekti.
Maas, Hiroşima'da yaptığı açıklamada, soruna "hızlı bir çözüm” bulunması gerektiğini belirterek, avukatın tutuklanmasının "hiç bir şekilde kabul edilemez” olduğunu söylemişti.
İltica talebinde bulunanlar tehlikede mi?
Basın toplantısında Alman içişleri bakanlığına, avukatın tutuklanmasıyla birlikte Almanya’da iltica talep edenler hakkında, Göç ve Mülteciler Dairesi (BAMF) tarafından avukata gönderilmiş pek çok kişi hakkındaki bilgilerin Türk istihbaratının eline geçtiği iddiaları ve bunun söz konusu kişiler için bir tehlike oluşturup oluşturmadığı da soruldu.
İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Steve Alter, bu soruyu şu sözlerle yanıtladı:
“Avukatın gözaltına alınırken bu dosyaları yanında bulundurmuş olması ihtimali, burada yapılan iltica başvuruları için yapılan değerlendirmelerde dikkate alınacaktır. Bu açıdan, söz konusu kişiler için yakın bir hayati tehlike olduğunu ya da buna yol açıldığını doğrulayamamam. Gerçekten ihtiyaç olması halinde, bu kişilerin güvenliğinin sağlanması sorumluluğu Göç ve Mülteciler Dairesi’nindir.”
İçişleri sözcüsü, bir gazetecinin, "Göç ve Mülteciler Dairesi’nin, bu yaşananlara belki de yol açan yöntemini gözden geçirmesi gerekmez mi?” sorusunu da yanıtladı.
Sözcü Alter, “Bu tür olaylar her zaman süreçlerin gözden geçirilmesi ve ‘bu süreç elverişli mi?’ sorusunu yöneltmek için vesile oluşturmalıdır. Ama şu da açık: Göç ve Mülteciler Dairesi’ne iltica hakkı tanınması gerekçesinin var olup olmadığını tespit edebilmek için bazı durumlarda yurtdışından bilgiler gerekli oluyor” sözlerini kaydetti.
Bu arada Alman Dışişleri Bakanlığı Sözcü vekili Burger, Türkiye’de tutuklu Alman vatandaşlarına ilişkin son resmi makamları da açıkladı.
Burger, Türkiye’de tutuklu 60 Alman vatandaşının olduğunu, 55 Alman vatandaşı hakkında da Türkiye’den çıkış yasağı bulunduğunu söyledi.