Almanya’da hükümet, Anayasa’dan "ırk" ifadesini çıkarma planından vazgeçti. Kararda Yahudiler Merkez Konsey'nin itirazı ve hukuki nedenlerin rol oynadığı belirtiliyor.
Almanya'da hükümet, anayasanın üçüncü maddesinden "ırk" ifadesinin çıkarılması planından vazgeçti.
Alman Anayasası’nın üçüncü maddesinde, "Hiç kimse cinsiyeti, soyu, ırkı, dili, yurdu ve kökeni, inancı, dini veya siyasi görüşleri nedeniyle mağdur edilemez ve hiç kimseye imtiyaz tanınamaz. Hiç kimse engelliliği nedeniyle mağdur edilemez" ifadeleri yer alıyor.
Yahudiler Merkez Konseyi itiraz etmişti
Almanya'da koalisyon hükümetini oluşturan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller'in anayasadan "ırk" kelimesinin çıkarılması planından vazgeçmesinde Yahudiler Merkez Konseyi'nin itirazları ve yasal kaygıların rol oynadığı belirtiliyor.
Konsey Başkanı Josef Schuster, "ırk" ifadesinin "başta Yahudiler olmak üzere" milyonlarca insana yönelik zulüm, takibat ve cinayetleri hatırlattığını belirterek silinmesine karşı çıkmıştı.
"Irk" tartışması
Anayasadaki "ırk" ifadesi uzun zamandır tartışma konusu. İfade dolaylı olarak farklı insan ırklarının varlığını ima ettiği için uzun zamandır eleştiriliyor. Koalisyon ortakları, koalisyon anlaşmasında "ırk" ifadesinin değiştirilmesini kararlaştırmıştı. Yine bu nedenle Saarland, Brandenburg ve Thüringen eyaletleri de eyalet anayasalarından bu ifadeyi çıkarmışlardı.
Koalisyon partilerinin bu kelime yerine "aynı koruma düzeyini garanti eden" başka bir ifade aradıkları ancak eşdeğer bir ifade bulamadıkları belirtiliyor.
Yasal kaygılar
FDP'li hukukçu Katrin Helling-Plahr Cuma günü yaptığı açıklamada, son yıllarda ırk ayrımcılığı ve şiddet üzerine yapılan toplumsal tartışmaların, Anayasa'da yer alan "ırk" kelimesinin hala ne ölçüde uygun olduğu sorusunu da gündeme getirdiğini söyledi.
"Eğer anayasanın ifadelerini değiştirmek istiyorsanız, aynı zamanda yeni sorular ortaya çıkarmayacak bir formülasyona ihtiyacınız var" şeklinde konuşan Helling-Plahr, bu bakımdan "genel kabul görecek açık bir formülasyon bulunmadığı müddetçe" mevcut ifadeye bağlı kalmanın doğru olabileceğini söyledi.
Muhalefet karardan memnun
Muhalefetteki muhafazakar Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU), koalisyon ortakları arasındaki anlaşmayı memnuniyetle karşıladı.
Rheinische Post gazetesine açıklama yapan CDU/CSU parlamento grubunun hukuk danışmanı Ansgar Heveling, "sağduyunun galip gelmesinden" memnuniyet duyduğunu belirtti. Hristiyan Birlik Partili (CDU) hukuk uzmanı Günter Krings de Anayasa'yı tarihsel bağlamından koparma girişiminin en başından beri "zararlı ve başarısızlığa mahkum" olduğunu vurguladı.
Krings, "Anayasa'nın ana-babaları, Nazilerin canice ve insan düşmanı politikalarına keskin bir sınır çizmek üzere bu ifadeyi anayasa metnine kasıtlı olarak yazmışlardı" dedi.
Sol Parti eleştirdi
Sol Parti'den ise eleştiri geldi. Parti lideri Janine Wissler Rheinische Post'a verdiği demeçte "Irk kavramı ayrımcı ve bilim dışı" diyerek bu kelimenin Anayasa'dan çıkarılmasının yanı sıra üçüncü maddenin de değiştirilmesi gerektiğini savundu.
Wissler, "ırk" ifadesinin pek çok insanı incitici bir yönü bulunduğunu belirterek yerine "ırkçı ayrımcılık" ifadesinin getirilebileceğini kaydetti.