Anayasa Mahkemesi'nin bütçe kullanımıyla ilgili bir kararının ardından bütçe krizi yaşayan koalisyon ortakları uzlaşmaya vardı. Hükümet açığı borçlanarak değil tasarruf yaparak kapatacak.
DW Türkçe'de yer alan habere göre Almanya'da koalisyon hükümeti haftalardır süren bütçe krizindeuzlaşmaya vardı. 2024 bütçesi üzerinde varılan anlaşmaya göre hükümet, 17 milyar euroluk açığı kapatmak için borçlanmak yerine tasarrufa gidecek.
SPD'li (Sosyal Demokrat Parti) Başbakan Olaf Scholz, Hür Demokrat Partili (FDP) Maliye Bakanı Christian Lindner ve Yeşiller’den Ekonomi Bakanı Robert Habeck, ortak bir basın toplantısı düzenleyerek, bütçedeki açığın nasıl kapatılabileceği konusunda son anda bir uzlaşıya vardıklarını duyurdu.
"Hükümet hedeflerine sadık kalacak. Ancak bunu daha az parayla yapmalıyız, bu da kesinti ve tasarruf anlamına geliyor" diyen Scholz, tasarrufu iklim dostu olmayan projelerde desteği kaldırarak, federal sübvansiyonları azaltarak ve bazı birimlerin harcamalarını bir nebze azaltarak sağlayacaklarını aktardı.
Bunun dışında elektrikli otomobil alımına yönelik primler planlanandan daha erken sona erdirilecek ve güneş enerjisi endüstrisine yönelik sübvansiyonlar kesilecek. Scholz, binaların enerji tasarrufu açısından daha verimli hale getirilmesi ve yenilenebilir elektrik ve çip üretiminin sübvanse edilmesi gibi girişimler için ayrılan fonun toplam 160 milyar euro olacağını dile getirdi.
Olaf Scholz, tasarruf kararına rağmen Rusya'ya karşı savaşan Ukrayna'nın daha fazla mali desteğe ihtiyaç duyması halinde"borç freninin" yeniden askıya alınabileceğini de ifade etti.
"Borç freni" nedir?Almanya'da 2009 yılında yürürlüğe giren ve "borç freni" olarak bilinen karar devletin borçlanmasına sınır getiriyor. Buna göre hükümet Gayrı Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYİH) azami yüzde 0,35'i oranında borçlanabiliyor.
Ancak önce koronavirüs salgını ardından da Ukrayna savaşı nedeniyle borçlanmanın önündeki kısıtlama iki yıldır askıya alınmış; FDP, borç kısıtlaması geri getirilmediği takdirde koalisyondan ayrılacağını duyurmuştu. SPD ve Yeşiller ise bütçedeki açığı kapatabilmek için yeni borçlanma öneriyordu.
Bütçe krizi nasıl ortaya çıktı?Almanya'da Anayasa Mahkemesi, hükümetin pandemiyle mücadele için ayırdığı ancak kullanmadığı 60 milyar euro hacmindeki özel bütçeyi, iklim krizi ile mücadele fonuna aktarma kararını Anayasa'ya aykırı bularak iptal etmişti. Kararın ardından Federal Hükümet, bu fondan finanse edilecek bazı projeleri geçici olarak askıya almak durumunda kaldı. Bunlar, 2024 ve sonraki yıllar için harcama taahhütlerini de içeriyordu.
Anayasa Mahkemesi'nin kararı 2024'ün federal bütçesinde 17 milyar euro açığa neden olurken,dağılma noktasına gelen koalisyon çözüm arayışındaydı.
Bütçe krizinin aşılması için tasarrufa gidilmesi kararının ekonomik büyümeyi etkileyeceği tahmin ediliyor.
"Büyüme azalacak"Borçlanma sınırlamasının askıya alınmamasını olumlu olarak değerlendiren, Almanya'nın en büyük bankalarından Commerzbank'ın baş ekonomisti Jörg Krämer, diğer yandan bütçe disiplininin gelecek yıl büyümeyi yarım puan düşüreceği öngörüsünde bulundu.
Alman Ekonomik Araştırma Enstitüsü (DIW) Başkanı Marcel Fratzscher ise anlaşma için, "Federal hükümetin sorunları sadece geleceğe ittiği çürümüş bir uzlaşma" değerlendirmesinde bulunan Fratzscher, vatandaşların bu anlaşmanın kaybedenleri arasında olduğunu savundu.