"Anadolu Ajansı ve Yeni Nesil Gazetecilik" konferansı
-AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Öztürk:
"Sadece bir yıl önce Arapça servisini kurduk. Bir yılda,
Anadolu Ajansı Ortadoğuda en önemli 5 ajanstan biri oldu.
Bu yılın son
AĞRI (A.A) - Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel
Müdürü Kemal Öztürk, "Sadece bir yıl önce Arapça servisini kurduk. Bir yılda,
Anadolu Ajansı Ortadoğuda en önemli 5 ajanstan biri oldu. Bu yılın sonunda
AFPnin 44 yıl önce kurduğu Arapça servisini, Reutersin 25 yıl önce kurduğu
Arapça servisini, APnin 15 yıl önce kurduğu Arapça servisini geçmiş olacağız.
Sebebi, büyük Türkiye Ortadoğunun da kalbini fethetmiştir" dedi.
Öztürk, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Müdürlüğünce
Nezehat Çeçen Konferans Salonunda düzenlenen "Anadolu Ajansı ve Yeni Nesil
Gazetecilik" konferansına katıldı.
AAnın tanıtım filminin izlenmesiyle başlayan konferansta konuşan Öztürk,
1920den beri Türkiye ve dünyadaki gelişmelere tanıklık ederek, not aldıklarını
ve arşivlediklerini ifade etti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi kurulmadan 17 gün, Cumhuriyet ilan edilmeden 3
yıl önce ajansın kurulduğunu anımsatan Öztürk, AAnın İngilizce ve Fransızca
olarak Anadoluda nasıl bir mücadele verildiğini tüm dünyaya duyurduğunu
kaydetti.
AAnın bir zamanlar İngilizce ve Fransızca yayın yaptığını dile getiren
Öztürk, zaman geçtikçe gücünün zayıfladığını, çok dilli yayından tek dilli yayına
gerilediğini, içine kapanan küçük bir kurum haline geldiğini söyledi.
"O küçük kurum sonraki yıllarda ne olması gerektiği fikrini oturdu ve
tartıştı. Anadolu Ajansının nasıl bir ajans olması gerektiğini tartışarak bir
tablo çıkardık" diyen Öztürk, AAnın üretilen materyal bakımından diğerlerinin
gerisinde olduğunu gördüklerini belirtti.
-Çok dilde yayın-
Öztürk, 5 yayın diline ulaştıklarını, Reuters hariç diğer ajanslarla eşit
hale geldiklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Bunu niye yaptık. AA, eğer Avrupanın en önemli 6. dünyanın en önemli 17.
ekonomisi olan Türkiyenin haber ajansıysa ona uygun bir ajansa sahip olmamız
gerekir. Aksi taktirde dünyaya sesinizi duyuramazsınız. Sizin ülkenizin
cumhurbaşkanını, başbakanını başka bir ülkenin ajansı tercüme ederek gönderiyor.
Biz değiliz. Bu kritik bir konu. Sizin ülkenizin cumhurbaşkanını, başbakanını
başka bir ülkenin haber ajansı tercüme ederek Ortadoğudaki o gazeteye gönderiyor
ya da Avrupaya İngilizce, Fransızca olarak, Balkanlara Boşnakça olarak... Bu
stratejik konu bizim açımızdan olmaması gereken bir şeydir. O nedenle adına 100.
yıl vizyonu dediğimiz bir proje hazırladık. AAnın yüzüncü yılında dünyanın en
önemli 5 ajansından biri olması gerekir. Eğer iddia sahibi bir ülkeyseniz her
konuda iddialı olmanız gerekir. Büyük ülke olmak böyle bir şeydir. Bu projeyi o
nedenle hazırladık ve yola çıktık. Dünyanın her tarafında ofis açmamız gerekiyor,
80 ülkede ofis açacağız. Şu anda 50 ülkede muhabirimiz var. 100. yılı
tamamladığımızda dünyayı ana merkezlerden yöneteceğiz."
-Çözüm süreci-
Şu anda dünyanın en büyük haber merkezinin Ortadoğu olduğunu, Ortadoğuya
hakim olunduğunda dünyaya hakim olunacağını anlatan Öztürk, şöyle konuştu:
"Sadece bir yıl önce Arapça servisini kurduk. Bir yılda, Anadolu Ajansı
Ortadoğuda en önemli 5 ajanstan biri oldu. Bu yılın sonunda AFPnin 44 yıl önce
kurduğu Arapça servisini, Reutersin 25 yıl önce kurduğu Arapça servisini, APnin
15 yıl önce kurduğu Arapça servisini geçmiş olacağız. Sebebi, büyük Türkiye
Ortadoğunun da kalbini fethetmiştir. Gittiğimiz her yerde kapı bize açılıyor.
Gittiğimiz her coğrafyada Kahirede de, Fasta da atalarımızın bıraktığı mirası
görüyoruz. Bir camiyi, bir medreseyi, bir şadırvanı, bir yolu görüyoruz. Doğru
izler sıcacık tutmuş bizim sevgimizi. 100 yıl önce koptuğumuz o topraklara
döndüğümüzde kapılar açılıyor, kollar açılıyor, bize sarılıyor insanlar. Gücümüz
buradan geliyor. O yüzden bu sorunu çözdüğümüzde büyük Türkiyeyi hiç kimse
tutamayacak. Türkiye olarak şu anda 10 yılda, 15 yılda ayaklarımızda prangayla
koşarak bugünlere geldik. Avrupanın 6. büyük ekonomisiysek terör sorunu, Kürt
sorunu ve geri kalmışlık problemleriyle geldik. Bu ağırlıklardan kurtulduğumuzu
bir düşünün, ne kadar hızlı koşacağız. Hepimizi ilgilendiriyor."
Konunun özellikle üniversite öğrencilerini daha çok ilgilendirdiğine dikkati
çeken Öztürk, şunları kaydetti:
"Çünkü bu kadar güçlü olmamızı istemeyen dışarıdan birileri üniversitelerde
kavga çıkarmaya çalışıyorlar. Çok şükür İbrahim Çeçen Üniversitesinde barış
ortamı var, huzur ortamı var. Diğer üniversitelerimizde bunu yapmaya
çalışıyorlar, ama eminim ki bunu başaramayacaklar. Bizim mayamızda ne Kürtle ne
Türkle bir kavgamız var. Ben Kafkasyadan göçmüş bir babanın çocuğuyum, annem bu
bölgenin Kürt kızı. Ben bu toprağın ürünüyüm. Kim beni ayırabilir, hangi tarafımı
bir tarafa çekip kopartabilir. Kürt tarafımı mı- Türk tarafımı mı- Yapamazlar,
yapamayacaklar. O yüzden büyük Türkiye hayalimiz bir gün gerçek olacak. Bu
topraklar zor topraklardır, iddialı insanların toprağı aynı zamanda, imparatorluk
kurmuş insanların toprakları. Biz böyle kurduk imparatorluğu, cumhuriyeti...
Birbirimizle evlenerek kurduk. Şimdi bu barış ortamını zedelemek isteyenlere,
üniversiteli çocuklarımızın vereceği cevap var. Biz büyük Türkiyenin çocuğuyuz,
biz birbirimizi de seviyoruz. O yüzden kavgaya kapımız açık değil. 10 sene sonra
Ağrıya yeniden geldiğimizde daha müreffeh bir Ağrı görmek istiyoruz. Daha güzel
bir Ağrı görmek istiyoruz. Çocuklarımızın gözlerinde daha çok parlaklık
istiyoruz, daha çok umut istiyoruz. O yüzden de yolumuz uzun, zor ama
başaracağımıza eminiz. Çünkü bizim damarımızda öyle bir kan akıyor ki, dünyada da
pek kimse de rastlanmaz. Her milletin karıştığı bir kan, bizi yaşatan kan budur."
Konferansın sonunda Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Biber, Öztürke plaket
takdim etti.
-Öztürkün ziyaretleri-
Ağrı Valisi Mehmet Tekinarslanı da makamında ziyaret eden Öztürk, Anadolu
Ajansının çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi.
Vali Tekinarslan da Ağrıda 7-8 aydır görev yaptığını ifade ederek, "Anadolu
Ajansının habercilik performansını takdir ediyorum. Sahip olduğu misyon gereği
doğru, güvenilir, tarafsız bir haber servisi yapıyor arkadaşlarımız" dedi.
Ağrının halihazırda çok huzurlu bir ortamı olduğunu anlatan Tekinarslan,
şunları kaydetti:
"İnşallah hiçbir silahın kimseye doğrultulmadığı, kimsenin kimseye pusu
kurmadığı, kamu tesislerinin sabotaja uğramadığı, insanların güven içinde işine,
eğitimine gittiği ve girişimcinin rahatlıkla geldiği, gezmek isteyenlerin
dağlarımızda rahatlıkla gezdiği günlere kavuşmanın arzusu içerisindeyiz ve
ümidimiz çok yüksek bu konuda. Ajans olarak da bu konuda sizin yaptığınız
faaliyetlerin farkındayız ve minnettarız. Gerçekten burada yapılmak istenenin
doğru aktarımı çok önemli. Çok çeşitli faaliyetler ve toplantılar yapılıyor ancak
bu Anadolu Ajansının aktarımıyla verildiği zaman insanlarımızın da kafası
bulanmadan bu süreci en sağlıklı şekilde izliyorlar. Anadolu Ajansının bu
süreçteki rolünün de çok değerli olduğunu ifade etmek istiyorum."
Ziyaret sonunda Vali Tekinarslan Öztürke Ağrı albümü ve Nuhun gemisi
maketini hediye etti.
Öztürk de "Ocak-Mehmetçiğin Dünyası" kitabı ile AA logolu şekerlik verdi.
Belediye Başkanı Hasan Arslanı da ziyaret eden Öztürk, bir süre sohbet
etti.
Ziyarette Arslan, Öztürke çini işlemeli plaket sundu.
Muhabir: Fatma Güven
Yayıncı: Yücel Velioğlu