Ciner Medya’nın Habertürk’ü kapatma kararından sonra başlayan tartışmaya havuz medyası yazarı ve eski Anadolu Ajansı genel müdürü Kemal Öztürk de katıldı.

Öztürk, “Bazı meslektaşlarımız kâğıda basılı gazetelerin asla ölmeyeceğini ve hayatiyetini sürdüreceğini iddia ediyor. Ben ve benim gibi düşünen diğer grup ise bunun mümkün olamayacağı kanaatinde” diyerek hükümete yakın medyanın gazetecilik faaliyetlerini sorguladı.

Hükümete yakın medyanın dijital dönüşümü için devletin, Basın İlan Kurumu (BİK) aracılığı ile desteğini talep eden Öztürk, “Yoksa satmayan, okunmayan ve anlamı kalmayan gazeteler, devletin parasını tüketmeye devam edecek. Ve medya gerçek dönüşümünü asla yapamayacaktır.” ifadelerini kullandı.

Kemal Öztürk yazısına şöyle devam etti:

“Medyanın önemli kısmında durumu şudur: Basın İlan Kurumu’ndan ilan, devlet kuruluşlarından reklam, devlet ajansından haberleri al, sonra bunlardan gazete ve televizyon yayını yap. Bunlara “devletin gazeteleri” denir. Kendi özel haberi, muhabiri, yorumcusu, özgün yayını ve bağımsız editöryal yapısı yok çoğu medya kuruluşlarının.

Bu sürdürülebilir bir politika değildir.

Bu yüzden medya grupları küçülüyor, bölünüyor ve el değiştiriyor. Bu daha da hızlanacak.”