Ankara merkezli düzenlenen operasyonda, HTS kayıtları kapsamında 3’ü avukat toplam 21 şüpheli hakkında gözaltı kararı verilmişti.

Başsavcılıktan yapılan açıklamada, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımız Terör Suçları Soruşturma Bürosunca 04.04.20015 tarih ve 6638 sayılı kanun ile kapatılan Polis Akademisi Başkanlığına bağlı eski Güvenlik Bilimleri Fakültesi/Polis Kolejinden ilişiği kesilen öğrenciler hakkında yürütülen soruşturma kapsamında; Haklarında F.../PDY tarafından okul dönemine ve ilişkilerinin kesilmesiyle sonraki sonraki döneme ait yapıldığı tespit edilen fişlemeler, ardışık arama, HTS kayıtları, aleyhte ifade ve teşhisler bulunan halihazırda 3’ü avukat toplam 21 şüpheli hakkında, Ankara merkezli 6 ilde 08.02.2022 tarihinden itibaren gözaltı kararı verilmiştir.” denildi.

DR. HASAN DURSUN: ARTIK UTANMIYORLAR

Başsavcılığın basın bildirisinin ekran görüntüsünü paylaşan KHK’lı Cumhuriyet Savcısı Dr. Hasan Dursun, “Dünyadan farklı olarak deliller biz de genel olarak ikiye ayrılır: 1. Fişleme Notları 2. Ivır zıvır diğer deliller. Bu rezalet artık gizlenmiyor; bundan utanılmıyor.” ifadelerini kullandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklama ibretlik ve tarihi itiraf niteliğinde.” dedi.

Avukat Levent Mazılıgüney, “Fişleme ifadesini kullanabilecek kadar pervasızlık var artık. Avukat meslektaşlarımız için @ankarabarosu ve @barolar ‘ın koşulsuz destek sağlamasını bekliyorum.” ifadelerini kullandı.

Avukat Çiğdem Koç, tepkisini, “Cidden pervasızlık… “Fişleme” ne demek kimsenin haberi yok galiba… Ve meslektaşım haklı, @ankarabarosu ve @barolar bir zahmet avukatların yanında olsunlar. Dikkatlerini çekmek için avukat olmak yetsin mesela…” paylaşımıyla gösterdi.

Skandal itirafın haber olması sonrası Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, söz konusu açıklamasını değiştirdi. Yeni açıklamada, skandal itirafın olduğu bölüm şöyle değiştirilmiş: “… Polis Kolejinden ilişiği kesilen öğrencilerin F.../PDY tarafından takip altına alınıp okul dönemlerine ve ilişiklerinin kesilmesiyle sonraki dönemlerine ait örgüte bağlılık ve sadakatlerine göre yapıldığı tespit edilen fişlemeler hakkında yürütülen soruşturma kapsamında… ”

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın söz konusu ‘değişikliği’ sonrası kafalar karıştı. Zira ne kadar liyakatsiz ve militan olursa olsun; bir savcının ‘fişleme’ ifadesini basın açıklamasında kullanması ve suçu itiraf etmesi mümkün değil. Bu durumda akıllara şu soru geliyor; “Basın açıklamalarını kim hazırlıyor?”