"Ankara'daki patlama Diyarbakır ve Suruç'tan bağımsız değildir"

Elazığ KESK Şubeler Platformu üyesi bir grup, geçen Cumartesi günü Ankara'da meydana gelen terör saldırısında hayatını kaybedenler için basın açıklaması yaptı. KESK'e bağlı Eğitim Sen Elazığ Şube Başkanı Fuat Koç, "Diyarbakır'dan başlayan Suruç ile büyüyen ve Ankara'da büyük bir katliama dönüşen olaylar birbirinden bağımsız değildir." dedi.

Elazığ kent meydanında toplanan bir grup, Ankara'da Cumartesi günü Gar kavşağında meydana gelen patlamayı protesto etti. Grup adına konuşma yapan KESK dönem sözcüsü Kenan Korkmaz şu ifadelere yer verdi: "Bugün yasımızın üçüncü günündeyiz. Ankara'da barıştan başka hiçbir düşüncesi olmayan tamamen barış söylemleri barış şarkıları ile oraya gidenler, ülkeye barışı getirmek dışında bir niyeti olmayan arkadaşlarımız acımasız hunharca bir saldırıya maruz kaldılar. İki bomba patladı, evet belki bizi salladınız ama önünüzde diz çökeceğimizi bekliyorsanız avucunuzu yalarsınız."

Yaşanan sürecin aylar öncesinden başladığını ve devletin olayın asıl faillerini gizlediğini öne süren Eğitim Sen Elazığ Şubesi Başkanı Fuat Koç ise şunları dile getirdi: "Katledilenlerin tek amacı bu ülkeye barış getirmekti. Barış insanlığın ortaya çıkardığı en değerli söylemdir. Barışın ortaya çıktığı coğrafya bu coğrafyadır. Buna rağmen en fazla kirletilen coğrafya bu coğrafyadır. Demokrasinin, eşitliğin, özgürlüğün en fazla kirletildiği coğrafya yine bu coğrafyadır. Aylarca izliyoruz Cizre'den hatta öncesinden başlayan bir süreç var. Çağdaş günümüz Kerbelalar yaşatılıyor. Bu Kerbelalar toplana toplana toplu katliama dönüşmüş durumdadır. Bugün devletin sahipleri egemenler gerçek failleri gizlemeye çalışıyorlar. Asla bizi inandıramayacaklardır. Mamak'tan, 80'lerden, 90'lardan geçmişten bugüne kadar baktığımızda imha edilenler, yok edilenler yoksullar, muhalifler, Kürtler ve solcular olmuştur. Ortaya çıkıp DAİŞ ismini bile telafuz etmekten çekinenler, gizleyenler tarih ve adalet önünde bunun hesabını mutlaka ödeyeceklerdir. Varto'dan başlatılan bir süreç var. İnsanlık değerleri kirletildiği, ölü insanların teşhir edildiği, onun yanında hiçbir coğrafyada olmayan ölülülerin yerde sürüklendiği, kafaların taşlandığı ve bu şekilde Diyarbakır'dan başlayan Suruç ile büyüyen ve Ankara'da büyük bir katliama dönüşen olaylar birbirinden bağımsız değildir. Ve asla bunun faillerini gizleyemezler, ortaya çıkıp pis pis sırıtamazlar. Halkla dalga geçemezler. Ne yaparlarsa yapsınlar tarih ve adalet önünde hesap vermekten çekinemeyecekler. Biz tarihin adalet terazisine inanıyoruz. Mutlaka suçlular o terazinin karşısına çıkacaklardır." CİHAN
13 Ekim 2015 20:50
DİĞER HABERLER