Doların 8, Euro'nun da neredeyse 9,5 TL olduğu Türkiye'de artık Avrupa seyahati veya yurtdışı eğitim fırsatı giderek zorlaşıyor.
T24 sitesi yazarı Mehmet Tezkan, Merkez Bankası'nın faiz kararı sonrasında yeniden hareketlenen döviz piyasasıyla ilgili ilginç bir fikir ortaya attı: Gençlerin Avrupa'da eğitim görme, yeni teknolojilerle tanışma fırsatının kalmaması sağlanarak Türkiye'yi içe kapatmak.
***
Merkez Bankası'nın aldığı karara. Karar tamamen siyasi.
Nedeni açıklayayım.
Merkez Bankası bir önceki ay politika faizini artırarak Cumhurbaşkanı'nın teorisini yerle bir etti, boşa çıkardı.
Fırçayı yemiş olacaklar ki bu ay politika faizini ellemediler. Ama bankalara verdiği paranın faizini yükseltiler. Her geçen gün daha da yükselteceğini ima ettiler.
Katakulliyi tercih ettiler.
Çünkü Saray'dan korktular.
Ekonomistler 100 ila 300 baz puanlık faiz artışı bekliyordu. Aslında piyasa buna göre hazırlanmıştı. Ya piyasaya uyacaklardı ya da tam tersini yapacaklardı.
Dolara sert tokat atacaklardı.
Daha önce yaptılar sadeleştirme diye faizi önce yüzde 16'ye sonra yüzde 24'e kadar çıkardılar.
Dikkatinizi çekerim ekonomi o günden daha kötü halde.
Neden yapmadılar derseniz; tamamen siyasi, ideolojik takıntı!
Şimdi diyecekler ki; faizin yükselmesi iyi bir şey değil.
Doğru.
Ben de diyorum ki doların / Euro'nun yükselmesi de iyi bir şey değil. Bırakın ithalata dayalı ülke olmamızı, hayatımız dolarla.
Abartmıyorum su içsek bile dolarla.
Hâl buysa, iktidar Merkez Bankası kanalıyla neden kuru yüksek tutmak istiyor? Neden Türk Lirası'nın yerlerde sürünmesine izin veriyor?
Türk Lirası'nın akıbetinden birinci derece sorumlu olan Hazine Bakanı neden değer yitirmesini önemsemiyor?
Cevabı siyasi.
Var bi oyun planları, çözemedim.
AKP iktidarı doları 1.5 liraya aldı 7.96'ya getirdi. Gençlerimiz üzerindeki maliyeti çok yüksek.
Gençlerin dünyaya açılma, Avrupa'da eğitim görme, yeni teknolojilerle tanışma fırsatı kalmadı.
Dolar sekiz liraysa bunun anlamı şu; iktidar, Türkiye'nin içine kapanmasını istiyor.
Başka mantığı yok.
Dünkü kararın siyasi izahı bu.