SAMANYOLUHABER- Freedom House raporuna göre 200’den fazla gazetecinin demir parmaklıkların arkasında tutan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümeti, Türkiye’yi “dünyanın en büyük gazeteci hapishanesi” hâline getirdi. 

Gazetecilere yönelik baskı ve zulümde Çin ve Kuzey Kore’yi bile geride bırakan Türkiye’de gazeteciler delilsiz hapse mahkûm ediliyor. Zaman gazetesinin eski sorumlu yazı işleri müdürü Harun Çümen tek delil olmadan 7 yıl 6 ay hapis cezasına mahkûm edildi. 

P24 platformunun gazetecilerin davalarını takip ettiği @P24davatakip isimli Twitter hesabının aktardığı bilgilere göre gazeteci Harun Çümen duruşmaya 16 aydır tutukluğu bulunduğu Balıkesir Kepsut Kapalı Cezaevi’nden Sesli Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) vasıtası ile katıldı. 

Davada yargılanan diğer üç sanıktan ikisinin de hazır bulunduğu duruşma gazeteci Çümen, “Mütalaanın tamamını reddediyorum.” diyerek savunmasına başladı. 

Zaman gazetesinde 21 yıl boyunca ekonomi muhabiri ve editörü olarak çalıştığını, askerlik vazifesi haricinde eline silah almadığını belirten Çümen, Edirne’nin Keşan ilçesinde halka açık bir kafede beklerken gözaltına alındığını kaydetti. 

“İşsiz kalınca evime geçindirmek için serbest ticaretle iştigal ettim. Arabamda bulunan paralar zeytin ve zeytinyağı ticaretinden elde ettiğim gelirlerdir. Çoğunluğu da borçtur, o paralarla borç ödeyip mal alacaktım.” diyen Çümen, sınıra yakın yerde yakalandığı iddiasının doğru olmadığını söyledi. 

 

Çümen şunları söyledi: “Ortada fiiliyata geçen bir eylem yok, kolluğun niyet okuması söz konusu.15 Temmuz 2016’dan sonra 20 ay boyunca özgürken, ortalıkta soruşturma yokken sadece Keşan’da tutuklandığım için 502 gündür tutukluyum.” 

Zaman gazetesinde 21 yıl çalıştığını ve maaşını çektiğim bankada açılan hesabın savcılık tarafından aleyhine delil olarak kullanıldığını ifade eden Çümen, “Pak-İş Medya sendikasına üyeliğim de suç sayıldı. İllegal bir faaliyeti varsa devletin sendikayı kapatması gerekirdi.” şeklinde konuştu.

Hiçbir gelirinin olmadığını ve ailesinin mağdur olduğunu kaydeden Çümen, “ Tutuklu kaldığım süre göz önüne alınarak tahliye edilmemi ve beraatimi talep ederim. Bu garip suçlamadaki hukuksuzluğu vicdanınıza havale ediyorum.” dedi.

Çümen’n avukatı Gökçen Yaşar, “Abdullah Aymaz, Zaman gazetesinde müvekkilimin amiridir. Örgüt üyeliği kapsamında görüştüklerine dair iddia yersizdir. Zaten içerik de yoktur.” ifadelerini kullandı.

Gökçen savcının daha önceki duruşmalarda “yurt dışına kaçma” iddiasını dile getirdiğine işaret ederek, “Oysa dava boyunca eylem, yurt dışına kaçmak olarak soruldu. Biz de kaçma hareketinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirttik. Savcı ikna olmuş ki önümüze bu kez bir “kaçırma” iddiası çıkardı. Ama bu yeni bir iddiadır. Örgüt üyeliği suçlamasına ilişkin dikkate alınmamasını talep ediyoruz.” dedi. 

Gökçen, “Müvekkilime karşı suçlamalar birkaç iddiadan ibaret. Harun Çümen’in terör örgütü üyesi olduğuna dair en ufak bir delil söz konusu değil.” şeklinde konuştu.

Tek delil olmadığı halde mahkeme heyeti gazeteci Çümen’i 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı ve tutukluluğun devamına hükmetti. 

Aynı davada Adem Aksoy ve Mehmet Çokyılmaz da “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan ayrı ayrı 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. 

Sanık Ali Aydeniz ise “üye olmamakla beraber örgüte yardım” suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapse mahkûm oldu.