Ekonomik nedenlerden dolayı avlanma ruhsatı alamayan balıkçı kadınlar, tekrardan denize açılmanın hayaliyle yaşıyor. Devletten küçük tekneler için kadınlara özel ücretsiz avlanma ruhsatı isteyen balıkçı kadınlar, eski günlerde olduğu gibi balığa çıkmak istiyor.

Samsun'un Terme ilçesinde balıkçı mahallesi olarak bilinen Yalı Mahallesi'nde yaşayan balıkçı kadınlar eski günlerde olduğu gibi balık avına çıkmak istiyor. Denizle iç içe yaşayan kadınlar deniz ve balıkla bütünleşirken, teknesiz yaşamak istemiyor. Kendi geçimleri ve ailelerine destek olmak için çalışmak isteyen balıkçı kadınlar, kendilerine ücretiz avlanma ruhsatı verilmesini istiyor.

Evlendikten 3 yıl sonra denize avlanmaya çıkmaya başladığını anlatan Fatoş Gelmez, şöyle konuşuyor: "20 yıldan fazla balıkçılık yaptım herkes derki balıkçılık erkek işi ama bu mahallede benim gibi kaç tane balıkçı kadın vardı sayısını bilmezdim. 5 yıl önce yasayla birlikte getirilen avlanma ruhsatı yüzünden bugün avlanma yapamıyoruz. Ekonomik durumumuz olmadığı içinde ruhsat alamıyoruz, ruhsat almayı bırak sağlık güvencemiz bile yok. Sağda, solda çalışarak geçimimizi sağlıyoruz. Balıkçı akrabalarımıza yardım ederek deniz sevdamızı dindirmeye çalışıyoruz. Evlendim, 3 yıl sonra denize çıkmaya başladım, hatta kızımı dünyaya getirdim 4 gün sonra tekrar denize çıktım çünkü çalışmaya mecburduk. Denizden can korkusuyla kaçtığım, ağlayarak karaya çıktığım ve tekrar balığa çıkmam dediğim çok oldu ama evdeki çocuklarım aç kalmasın diye mecbur çıktık. Soğuktan ciğerimiz titrer, ellerimiz donar ve şişerdi. Çoğu balıkçı da ciğer yetmezliğinden ölür zaten.

DENİZ HASRETİNİ AKRABALARA YARDIM EDEREK GİDERİYORUZ

Hala denize çıkmak istiyoruz ama ekonomik imkanımız olmadığı için bu hasretimizi akrabalarımızın yanında gideriyoruz. Onlar da bize balık veriyorlar evimizde balık kokusu eksik olmuyor. Tabiatımıza işlemiş bu bizim, benim bir sürü komşum arkadaşım var. Onlarla bir araya gelince hep konuşuyoruz, boş zamanlarımızda ağ tamir edip yeni ağlar örüyoruz. Bir şekilde denizle olmaya çalışıyoruz, bu mahalledeki herkesin ekmek kapısı bu deniz. Keşke devletimiz biz kadınlara imkan verse de tekrar denize çıksak da ailemize katkı sağlasak."

Fatoş Gelmez gibi balıkçı kadınlar şimdi kendileri için uzanacak bir el beklerken, deniz hasretini akrabalarına yardım ederek gideriyor.

CİHAN