Belarus’un, muhalif gazeteci Roman Pratasevich’i yakalamak için ‘hava korsanlığı’na başvurması Avrupa Birliği’nde dönüm noktası oldu. Bugüne kadar insan haklarını ayaklar altına alan rejimlere karşı aldığı ‘etkisiz’ ve ‘karşılığı olmayan’ yaptırım kararları ile eleştirilen AB ilk kez ciddi kararlar aldı.
AB liderleri, Belarus’un muhalif gazeteci Roman Pratasevich’i gözaltına almak için uyguladığı ‘hava korsanlığı’ taktiğine sert tepki gösterdi. Belarus’un hava taşımacılığını ciddi şekilde sekteye uğratacak kararlar alındı.
Ağustos’ta Aleksandr Lukaşenko’nun 6. kez kazandığı cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşanan usulsüzlükler ve ardından gelen eylemlerin sertlikte bastırılması sonrası kötü günler yaşayan Avrupa Birliği – Belarus ilişkileri böylece geri dönülmez bir yola girdi.
ELEŞTİRİLERİN ODAĞINDAKİ AB YAPTIRIM REJİMİ
Avrupa Birliği (AB), kuruluş ilkeleri gereği dünyanın dört bir tarafında yaşanan ‘demokrasi’ ve ‘insan hakları’ alanındaki ihlaller konusunda söz söyleme ihtiyacı duyuyor.
AB’nin kendine biçtiği misyonu çerçevesinde insan hakları ihlalleri gerçekleştiren ülkelere karşı aldığı yaptırım kararları ise sözleriyle uyum arz etmiyordu. AB, ihlal gerçekleştiren ülkeye bugüne kadar kişi ve kurum bazlı bir yaptırım rejimi uyguluyordu.
İhlali gerçekleştiren kurumun AB ile iş yapmasının önü kapatılıyor ve mali kısıtlamalar getiriliyordu. Kişilere ise AB’ye giriş yasağı getiriliyor ve mal varlıkları donduruluyordu.
AB’nin özellikle kişi bazlı yaptırım rejimi eleştirilerin odağındaydı. Avrupa Birliği ülkelerine gitmek aklından bile geçmeyen insanlara getirilen birlik ülkelerine giriş yasakları ve AB’de hiçbir mal varlığı bulunmayan kişilerin mal varlıklarının dondurulması kararlarının pratikte hiçbir anlamı bulunmuyordu. Bu kararlar çoğu zaman dalga konusu oluyordu.
AB LİDERLERİ ‘İLK KEZ’ ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYDU
AB liderleri Pazartesi günü gerçekleştirdikleri zirvede insan hakları ihlalleri konusunda ilk kez ciddi yaptırım kararları aldı.
Brüksel’de bir araya gelen AB üyesi 27 ülke lideri, Belarus’tan gelen uçaklara Avrupa Birliği hava sahasının kapatılmasına ve AB havalimanlarına iniş yasağı getirilmesine karar verildi.
Avrupa Birliği ülkelerine bağlı havayolu şirketlerine de Belarus hava sahasını kullanmama çağrısı yapıldı. Şimdiye kadar Lufthansa, SAS, Air France, Finnair ve AirBaltic havayolu şirketleri Belarus’a uçuşları askıya alarak Belarus hava sahasını kullanmayacaklarını duyurdu.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ayrıca zirvede ‘uçak kaçırma olayına karışan kişiler’ hakkında yaptırım kararı alındığını söyledi. Von der Leyen Belarus’taki ‘rejimi finanse eden’ şirketlere de yaptırım uygulanabileceğini belirtti.
AB üyesi olmayan Ukrayna da Belarus’tan ve Belarus’a doğrudan uçuşların durdurulması talimatı verdi.
YENİ YAPTIRIMLARIN ETKİSİ
AB’nin aldığı yaptırım kararları Belaruslu gazetecinin özgürlüğüne kavuşmasına sağlayıp sağlamayacağını zaman gösterecek. Ancak ileride baskı rejimlerinin atacağı adımlarda etkili olacağı kesin bir gerçek.
Belarus’un havacılık sektörünü ciddi şekilde etkileyecek karar Aleksandr Lukaşenko yönetiminin ileride insan hakları alanında alacağı kararlara büyük etkisi olacaktır.
AB’nin etkili yaptırım kararının idam edilebileceği konuşulan muhalif gazeteciye verilecek cezayı da değiştirme potansiyeline sahip.
İŞKENCE VE İDAM KORKUSU
Peki, sahte bomba ihbarı ile yapılan ‘hava korsanlığı’ nasıl gerçekleşti:
İrlanda merkezli Ryanair’e ait FR4978 sefer sayılı uçak Pazar günü Atina’dan Vilnius’a gidiyordu. Uçak, Belaruslu sivil havacılık yetkililerinin ‘bomba ihbarı’ olduğu gerekçesiyle verdikleri talimatla Litvanya sınırına varmadan rotasını doğuya Minsk’e çevirdi ve ‘MİG-29’ savaş uçakları eşliğinde zorla Minsk’e indirildi.
Bomba ihbarının Hamas adına yapıldığı açıklandı. Ancak Hamas iddiaları reddetti.
Havaalanında muhalif gazeteci Roman Pratasevich ve kız arkadaşı Sofia Sapega ile birlikte gözaltına alan Minsk polisi, daha sonra uçağın gecikmeli olarak yoluna devam etmesine izin verdi.