16 Nisan’da gerçekleştirilen referandumun yasalara uygun yapılıp yapılmadığını gözlemlemek için Türkiye’de bulunan uluslararası denetçilerden önemli bir açıklama daha geldi. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) Avustralyalı üyesi ve Yeşiller Partisi Milletvekili Alev Korun, referandumda 2,5 milyon oyun manipüle edilmiş olabileceğini belirtti. BirGün’den Erk Acarer'e konuşan Korun, bundan sonra yaşanabileceklere de dikkat çekti. Korun, sadece referandum sonrasının değil, öncesi ve sırasındaki gelişmelerinde şaibeli ve meşruiyetten çok uzak olduğunu ifade etti. Korun, buna göre seçim sonuçlarının resmi sayılmasının mümkün olmadığının altını çizdi.

 

“Seçim öncesinde ‘Hayır’ kampanyasına karşı büyük usulsüzlükler tespit edildi. Seçmenin demokratik haklarını ve tercihini kullanması engellendi” diyen AGİT üyesi Korun, özellikle Bölge’de büyük hukuksuzlukların yaşandığını söyledi. AGİT temsilcilerinin en çok oyun çalındığı Bölge’ye sokulmadığını aktaran Korun, “Diyarbakır’a giderken ve şehre girmek isteyen üyelerimize abluka uygulandı. Polis tarafından iki kez durdurulduk” dedi. Yeşiller Vekili, “Bu referandum sürecinin Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında olması zaten başlı başına yasalara aykırıydı” ifadelerini kullandı.

Önceki gün "YSK’nın son dakikada açıkladığı mühürsüz pusula kararı yasalarla çelişiyor” diyen AGİT’e Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bilindik ifadeleriyle tepki göstermişti. Erdoğan, “Bunlar kendilerine göre bir rapor hazırladılar. Önce haddinizi bilin. Sizin hazırlayacağınız siyasi içerikli raporları ne görürüz, ne duyarız, ne biliriz” ifadelerini kullanmıştı. Yüksek Seçim Kurulu da (YSK) “Şaibeli bir durum yok” açıklaması yapmıştı. Korun ‘bir hukuk devletinde bu açıklamaların” şaşırtıcı olduğunu ve karşılığının bulunmadığını dile getirdi. Korun, “YSK Başkanı Sadi Güven, ‘şaibe yok’ diyor. Ancak bunu neye dayandırarak söylüyor bilemiyoruz. Çünkü 2,5 milyon oyun kontrolünün bir günde yapılabilmesi mümkün değil” dedi.

HDP ve CHP de raporlarında 2,5 milyon oyun usulsüz olduğuna dikkat çekti. Yani AGİT ve muhalefet partilerinin tespitleri birbirini tutuyor. Korun, bundan sonra olabilecekleri şöyle aktardı: “Muhalefet YSK’ya başvuru yapıyor. Bu başvuru reddedilirse, yeni bir sürece girilecek. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gidilecek. AİHM, seçim sonucunun meşru olmadığını tesciller. Türkiye’nin gereğini yapması gerekir.” “Şikâyet ve tespitler çok net, bunlar oylamanın sonucunu değiştirecek nitelikte” diyen Korun şöyle sürdürdü: “Avrupa Parlamentosu Konseyi (AP) ve Avrupa Birliği (AB) de ses verecektir. Çünkü ortada ciddi bir meşruiyet sorunu var.”