Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği'ne (AB) üyelerini, üçüncü ülke vatandaşlarına yatırım karşılığında verilen pasaport veya oturum konusunda uyardı. Avrupa Komisyonu'nun Çarşamba günü Brüksel'de açıklanan konuyla ilgili raporunda, "Altın Pasaport" veya "Altın Vize'nin" AB için güvenlik riski oluşturduğuna ve bunun yanı sıra kara para aklama, rüşvet ve vergi kaçırmayı teşvik edebileceğine işaret edildi.

Avrupa Komisyonu'nun raporunda, yatırım karşılığı vatandaşlık veren AB ülkeleri Bulgaristan, Malta ve Kıbrıs'ı mercek altına alındı. Raporda, bu ülkelerde yatırımcıların pasaport sahibi olması için gereken koşulların, vatandaşlık almak için istenen şartlardan daha gevşek olduğu belirtildi. Bu ülkelerde, yatırımcılar için ne ülkede ikamet ne de ülkeye bağlılık şartı arandığı ifade edildi.

AB Komisyonu'nun Adaletten Sorumlu Üyesi Vera Jourova, bu uygulamanın bütün AB üyeleri açısından yarattığı risklere dikkat çekti. Jourova, raporun tanıtımı için düzenlenen basın toplantısında, "AB üyesi bir ülke vatandaşlığını satıyorsa, AB vatandaşlığını satmış oluyor" şeklinde konuştu. Jourova, bir yabancının AB'ye üye bir ülkenin vatandaşlığını alması halinde, serbest dolaşım ve iç pazara erişim gibi bir AB vatandaşının sahip olduğu haklardan yararlandığını vurguladı.

Bulgaristan, raporun açıklanmasından bir gün önce Altın Pasaport uygulamasına son vereceğini açıklamıştı. Bulgaristan, 2013 yılından beri ülkeye en az 500 bin euro yatırım yapan yabancılara Bulgar vatandaşlığı veriyordu.

Avrupa Komisyonu, üçüncü ülke vatandaşlarına oturum hakkı sağlayan Altın Vize uygulamasını da eleştirdi. Avrupa Komisyonu'nun raporunda aralarında Malta, Bulgaristan ve Kıbrıs'ın yanı sıra İtalya, Fransa ve Hollanda'nın da bulunduğu 20 AB ülkesinin yatırım karşılığında Altın Vize olarak adlandırılan oturum hakkı verdiği belirtildi.

Avrupa Komisyonu, Altın Vize'nin de "ciddi bir güvenlik riski" olduğunu vurgulayarak, güvenlik incelemelerinin AB yönetmeliklerine uygun olup olmadığının bilinmediğine dikkat çekti.

Yabancılara vatandaşlık ve vize verilmesi konusundaki kararların AB üyesi ülkelere ait olmasına rağmen, Avrupa Komisyonu bu uygulamaları gelecekte daha sıkı takip etmek istiyor. Komisyon, üye ülkelerin güvenlik kontrolleri veya kara para aklama ile mücadelede AB kurallarına uymaları konusunda incelemelerin artırılmasını planlıyor.

Bunun yanı sıra AB'ye üye ülkelerin uzmanlarından oluşacak bir komisyonun kurulması öngörülüyor. Komisyonun bu uygulamalara ilişkin standartlar geliştirmesi ve AB ülkeleri arasında bilgi alışverişinin artırılması hedefleniyor.