Dünya liderlerinin katılımıyla dördüncüsü düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu'nun son günü olan 13 Nisan'da yetkililerden birbiri ardına önemli açıklamalar geldi.
Bu yıl dünya liderlerinin katılımıyla dördüncüsü düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu'nun son günü olan 13 Nisan'da yetkililerden birbiri ardına önemli açıklamalar geldi.
Forumun katılımcılarının arasında Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Berset de yer alıyor. Euronews'in haberine göre Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Alain Berset, geçen ay tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'yla ilgili değerlendirmelerini paylaştı.
'Barışçıl protesto hakkı garanti altına alınmalı'
Berset, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer seçilmiş yetkililerin tutuklanması ve gözaltına alınması da dahil olmak üzere Türkiye’de son dönemde yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyorum. Bu gelişmeler, ülke genelinde protestoları, gazetecilerin gözaltına alınmasını ve kolluk kuvvetleri tarafından orantısız güç kullanıldığı iddialarını tetiklemiştir. Devam eden yargı süreçlerine halel getirmeksizin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile korunan haklar — ifade ve basın özgürlüğü, barışçıl toplanma hakkı ve adil yargılanma hakkı dahil — demokratik güvenliğin temelini oluşturmakta ve tüm üye devletler için bağlayıcı hukuki yükümlülüklerdir.
Bu hakların hem yasalarla hem de uygulamada korunması esastır. Bu da Sözleşme sisteminin temel ilkelerine tam uyum gerektirir: masumiyet karinesi, tutukluluğun ancak son çare olarak kullanılması ve siyasi ifadenin korunması. Barışçıl protesto hakkı da tam anlamıyla güvence altına alınmalıdır. Kolluk kuvvetleri tarafından orantısız güç kullanıldığına dair her türlü iddia, bağımsız ve etkili soruşturmalarla ele alınmalı ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadına uygun biçimde tam hesap verebilirlik sağlanmalıdır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının tam olarak uygulanmasının, Sözleşme’nin 46. maddesi uyarınca koşulsuz bir hukuki yükümlülük olduğunu vurgulamak gerekir. Bu yükümlülüğe saygı göstermek, hem ulusal hem uluslararası düzeyde Sözleşme sisteminin güvenilirliğini ve iç hukuk kurumlarının otoritesini korumak açısından hayati önemdedir.
Yaklaşan Ankara ziyaretimde, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerine riayet etmesinin önemini bir kez daha vurgulayacağım. Özellikle zor zamanlarda Avrupa Konseyi, demokratik direnci ve hukuk devletini koruma çabalarında destek, hukuki uzmanlık ve çerçeve sunan kilit bir ortaktır. Bu bağlamda diyalog vazgeçilmezdir ve Türk muhataplarımızla açık, samimi ve yapıcı temaslarımızı takdirle karşılıyorum. Antalya Diplomasi Forumu’nda bulunmam, Avrupa Konseyi’nin katılım, iş birliği, çok taraflılık ve kuruluşumuzun temel değerlerine olan sürekli bağlılığının bir göstergesidir."