Dünkü duruşmada iddianamedeki çelişkilere dikkat çekilirken Hidayet Karaca'nın avukatı Doğan Akkurt, savcının dizideki tırlatmak sözünden MİT TIR'ını anladığını ifade etti.

Hakkında hiçbir delil bulunmadan 1 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan Hidayet Karaca'nın avukatı Fikret Duran, çarpıcı bir açıklama yaptı. Savcının iddianamede, Karaca'nın talimat aldığına yönelik bir telefon görüşmesinin sinyal kaydından bahsettiğini aktaran Duran, mahkemeye sunduğu raporla Karaca'nın o dakikalarda ameliyatta olduğunu belgeledi. Duran ayrıca sulh ceza hakimlikleriyle, Ortaçağ'daki engizisyon mahkemelerinin uygulamalarının birebir aynı olduğunu vurguladı.

Polis avukatlarından Ömer Turanlı, yıllarını terörle mücadeleye adamış emniyet mensuplarının terör suçlamasıyla yargılanmasına tepki gösterdi. Turanlı, müvekkillerinden Emniyet Müdürü Ertan Erçıktı'nın canlı bombayı, üzerine atlayarak etkisiz hale getirdiğini ancak şimdi terörle suçlandığına dikkat çekti. “Terörü değil emniyetin terör hafızasını yargılıyorsunuz.” diyen Turanlı, delil olmaksızın insanların bir yılı aşkın süredir tutuklu olduğunu kaydetti. Tutukluluk tedbirinin cezaya dönüştüğünü belirten Turanlı, “Tutukluluk yargının sopası olmasın.” diyerek müvekkillerinin tahliye edilmesini talep etti.

Fethullah Gülen Hocaefendi'nin avukatı Nurullah Albayrak da yaptığı savunmada müvekkili hakkındaki tutuklama kararının kaldırılmasını talep etti. Gülen hakkında 2000 yılında DGM savcılığı tarafından hazırlanan iddianame ile bu dosyanın iddianamesini karşılaştıran Albayrak, şöyle konuştu: “AİHM kararlarına göre bir suçtan iki kere yargılanılmaz, diyor. Bu dava 2000 yılında Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde açılan dava ile birebir aynıdır. Gülen, 2008'de beraat ettiği suçlamalarla bugün tekrar yargılanıyor. Hukuken soruşturma dahi açılması doğru değil. Aynı suçlamalar yeni bir soruşturmaya konu olamaz.”