Eski hakimler Mustafa Başer ve Metin Özçelik, yasal hakimlik yetkisi kapsamında verdikleri kararlardan dolayı tutuklandıklarını, somut olayda suçun işlendiğine dair kuvvetli suç ve makul şüphenin mevcut olmadığını ve tutuklandıkları eylemin hukuk düzeninde suç olarak değerlendirilmediğini ileri sürerek AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. 

Başvuruyu açıkça dayanaktan yoksun olması sebebi ile kabul edilemez bulan AYM’nın gerekçeli kararında şu ifadeler yer aldı: “Şeref ve itibarın ihlal edildiği iddialarına ilişkin yargısal başvuru yolları tüketilmediği anlaşıldığından başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin başvuruyu yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

Başvurucular tarafından ileri sürülen ihlal iddialarının başvurucular tarafından kanıtlanmamış olması nedeniyle başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

Başvurucuların masumiyet karinesinin ihlal edildiği iddialarına ilişkin olarak bir ihlalin olmadığı açık olduğundan başvurunun bu kısmının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

Başvurucuların suçun işlendiğine dair kuvvetli suç şüphesi veya makul şüphe olmadan tutuklandıklarını, eylemin hukuk düzenince suç olarak düzenlenmediğini, olayda tutuklama nedenlerinin bulunmadığı ve yargısal yetkileri kapsamında verdikleri kararlar nedeniyle tutuklandıkları iddialarına ilişkin olarak bir ihlalin olmadığı açık olduğundan başvurunun bu kısmının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.”

CİHAN