Anayasa Mahkemesi, Cumhurbaşkanına “ekonomik faaliyetlerin önemli bir kısmını doğrudan etkileyen kararlar alma” yetkisi veren maddeyi anayasaya aykırı buldu. Mahkeme, kuralın mülkiyet, sözleşme ve teşebbüs özgürlüğünü ilgilendirdiğini belirterek, “Temel hak ve özgürlükler yalnızca kanunla sınırlandırılabilir” vurgusu yaptı.
AYM, Cumhurbaşkanına ‘ekonomik faaliyetlerin önemli bir kısmını doğrudan etkileyen kararlar alabilme hakkı’ tanıyan maddeyi anayasaya aykırı buldu
GENİŞ YETKİYE İPTAL
Anayasa Mahkemesi (AYM), Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Yasa’nın birinci maddesini, Cumhurbaşkanına geniş yetkiler verildiği gerekçesiyle iptal etti. AYM, düzenleme ile Cumhurbaşkanına, “ekonomik faaliyetlerin önemli bir kısmını yani döviz ve değerli malların ticaretini ve hareketini doğrudan etkileyen kararlar alabilme yetkisi” verildiğine, bu yetkinin nasıl kullanılacağına dair yeterli bir çerçeve çizilmediğine dikkat çekti. Karar, hukuksal boşluk doğuracağı gerekçesiyle 9 ay sonra yürürlüğe girecek.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre Danıştay 13. Dairesi, Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Yasa’nın birinci maddesinin anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle AYM’ye başvurdu. Yasanın itiraz konusu birinci maddesi şöyleydi: “Kambiyo, nukut, esham ve tahvilat alım ve satımının ve bunlar ile kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan mamul veya bunları muhtevi her nevi eşya ve kıymetlerin ve ticari senetlerle tediyeyi temine yarıyan her türlü vasıta ve vesikaların memleketten ihracı veya memlekete ithalinin tanzim ve tahdidine ve Türk parasının kıymetinin korunması zımnında kararlar ittihazına Cumhurbaşkanı salahiyetlidir”
Maddede Temmuz 2025’te değişiklik yapıldı ancak özünde bir değişiklik olmadı.
YETKİ CUMHURBAŞKANI’NDA
AYM kararında, kuralla, döviz, banknot, hisse senetleri ve tahvillerin alım satımının ve bunlar ile kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan yapılmış ya da bunları içeren her türlü eşya ve kıymetlerin; ticari senetlerle ödeme sağlamak için kullanılan her türlü araç ve belgenin ülke dışına çıkarılması veya ülkeye getirilmesinin düzenlenmesi, sınırlandırılması ve Türk parasının değerinin korunması hususlarıyla ilgili olarak karar alma yetkisinin Cumhurbaşkanı’na tanındığına dikkat çekti.
MÜLKİYET HAKKI
AYM, döviz, banknot, hisse senedi ve tahvillerin alım satımı ile bunların ve mücevheratın ya da bunlarla ilgili diğer kıymetli evrakın ülke dışına çıkarılması veya ülkeye getirilmesinin mülkiyet hakkı, sözleşme özgürlüğü ve teşebbüs özgürlüğüyle yakından ilgili olduğuna dikkat çekti. AYM, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Anayasanın 13. maddesinde temel hak ve özgürlüklerin ancak kanunla sınırlanabileceği belirtilmektedir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanına tanınan düzenleme yetkisinin anayasada münhasıran kanunla düzenlenebileceği belirtilen bir konuya ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle kural kapsamındaki karar alma yetkisi konusundaki kanuni çerçeve oluşturma yükümlülüğünün daha katı olduğu söylenebilir.”
YETKİ GENİŞ
AYM, kuralla Cumhurbaşkanına, “ekonomik faaliyetlerin önemli bir kısmını yani döviz ve değerli malların ticaretini ve hareketini doğrudan etkileyen kararlar alabilmek yetkisi” verildiğine dikkat çekti. Geniş bir düzenleme alanını kapsayan bu yetkinin nasıl kullanılacağına, hangi şartlar altında ve hangi ilkeler doğrultusunda uygulanacağına dair yasada yeterli bir çerçeve çizilmediğine işaret eden AYM, şöyle devam etti:
“Kanun, yalnızca Türk parasının kıymetinin korunması amacıyla kararlar alınabileceğini belirtmekte ancak bu yetkinin sınırlarını belirleyen somut ilkeleri ortaya koyamamaktadır. Bu itibarla kural kapsamında döviz, banknot, hisse senetleri ve tahvillerin alım ve satımının ve bunlar ile kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan yapılmış ya da bunları içeren her türlü eşya ve kıymetlerin ve ticari senetlerle ödeme sağlamak için kullanılan her türlü araç ve belgenin ülke dışına çıkarılması veya ülkeye getirilmesinin düzenlenmesi, sınırlandırılması ve Türk parasının değerinin korunması hususlarıyla ilgili temel ilke ve esaslar kanunda belirlenmeksizin Cumhurbaşkanına doğrudan düzenleme yapma yetkisi verilmesinin yasama yetkisinin devredilmezliği ilkesiyle bağdaşan bir yönü bulunmamaktadır.”
9 AY SONRA YÜRÜRLÜKTE
AYM, yasanın birinci maddesiyle bağlantılı 2. ve Ek 5. maddelerini de iptal etti. Birinci maddenin iptal kararı oyçokluğuyla alındı. Karar, iptal nedeniyle doğacak hukuksal boşluk kamu yararını ihlal edecek nitelikte görüldüğünden 9 ay sonra yürürlüğe girecek. Bu süre içerisinde iktidarın yeni bir yasal düzenleme yapması bekleniyor.