Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) hak ihlali kararı, tutuklu gazeteciler için umut oldu.
Kararı ‘memnuniyet verici' olarak nitelendiren hukuk profesörleri de kararın benzer gerekçelerle hapse atılan diğer gazeteciler için de uygulanması gerektiğini söyledi. AYM'den diğer başvurularda da aynı objektif değerlendirmeyi beklediklerini ifade eden hukukçuların görüşleri özetle şöyle:
PROF. DR. DOĞU ERGİL: Olması gereken buydu, adalet yerini buldu. Hukuk ve adalet nosyonu ile hareket edip, siyasal bir mülahaza gözetmeden verilmiş bir karardır. Bunu giderek daha az oranda gördüğümüz için, AYM'yi kutluyoruz. Bütün kamu kurumlarının aynı objektiflikte davranmasını diliyoruz. Ayrıca bu karar, diğer tutuklu gazeteciler için de emsal olmalıdır. Burada AYM bir ilke kararı vermiştir. Yani hukuki kuralların aşıldığını ve hakların çiğnendiğini tescil etmiştir. Bu durum, aynı suçlamalarla içeride tutulan ve yargılamanın uzaması kendilerine bir ceza gibi uygulanan gazeteciler için de dikkate alınmalıdır.
PROF. DR. YAMAN AKDENİZ: Can Dündar ve Erdem Gül'ün yargılanmamaları gereken bir davadan 92 gün tutuklu kalmaları gerçekten bir hukuk cinayetiydi. Ancak, ilk derece mahkemesi tarafından çözülmesi gerekli olan hususların AYM tarafından çözülmesini ben yanlış buluyorum. Her sorunun çözümü AYM'den beklenemez. Burada AYM sadece tutukluluğu anayasaya aykırı bulmadı, basın ve ifade özgürlüğü açısından da ihlal tespit etti. Bu da demek oluyor ki, bu isimlerin artık yargılamada da beraat etmeleri gerekiyor. AYM'nin bu kararı basını ilgilendiren birçok davada emsal olacaktır.
YÜCEL SAYMAN (ESKİ İSTANBUL BAROSU BAŞKANI): Bir siyasi tavır ‘ben istediğimi yaparım' diyor. Bir emirname düzeni var, yaptım oldu düzeni var. Siz onun karşısına hukuk diye bir şey olmadığı için onunla çıkmayın, hukuk yıkılmış. Çünkü hukuk bir sistemdir. Verilen bir kararla iki kararla hukuk kurulmaz. Emsal olup olmayacağı konusunda da bir şey söyleyemeyiz. Çünkü Türkiye'de ne olacağı belli olmaz. Emsaldir diyen hâkimi anında değiştirip yerine başka bir hâkim koyup ‘emsal olmaz' diyebilirler. Aynı AYM başka bir gazetecinin davasında hak ihlali görmeyebilir. AYM doğru karar vermiştir. Ancak aynı kararı bakalım Hidayet Karaca davasında verebilecek mi? Çünkü yürütülen kampanya 100 senedir aynı. Bunlar gazeteci değil şeklinde. Bu, tek parti ve Demokrat Parti dönemleri dahil bütün baskı dönemlerinde yapıldı.
Gazetecilere açılan davalar acilen düşürülsün
Uluslararası Gazeteciler Cemiyeti (CPJ): Dündar ve Gül'ün özgürlüklerine kavuşmasını kutluyoruz ancak hâlâ gazetecilik görevlerini yerine getirmelerinden dolayı ciddi hapis cezası ile karşı karşıyalar. AYM'nin kararı destekliyor ve Türk yetkililere diğer gazeteciler hakkında açılan davaları acilen düşürmeleri çağrısında bulunuyoruz.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC): Anayasa Mahkemesi, Can Dündar ve Erdem Gül'ün tutuklanmalarına neden olan haberin casusluk değil gazetecilik faaliyeti olduğuna karar vermiştir. Haber bu tarafıyla tarihi bir karardır. Bu karar, cezaevindeki tutuklu ve hükümlü 30 meslektaşımız açısından da bir umuttur. Türkiye'de basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü üzerinde son 10 yıldır ağır bir biçimde süren olağanüstü halin kaldırılmasına dönük bir adımdır. Yargının baskıyla iktidar aygıtı olarak kullanılmadan görevini yaptığı zaman toplumsal vicdanı da rahatlatacağının örneğidir.
Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF): Dündar ve Gül tutuklandığı gün, ‘Bu kararla aslında tutuklanan gazetecilik oldu' demiştik. Şimdi de gazetecilik serbest bırakıldı diyoruz. Tahliyelerle birlikte adalet yerini buldu, bu durum diğer tutuklu gazeteciler için de umut ışığı oldu. Şu an cezaevlerinde bulunan 32 gazetecinin de bir an önce tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasını istiyoruz.
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu: Basın özgürlüğünün ülkemizde gerçek anlamda sağlanması açısından tarihi bir karar alındı. Basın özgürlüğü açısından sevindirici ve umut veren bir gelişme. Siyasetçiler, akademisyenler, bürokratlar, hukukçular ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden oluşan bir komisyon kurulmalı, basın özgürlüğünü, kişilerin temel hak ve özgürlüklerini güvence altına alan ve mesleki standartlarla ilgili düzenlemeler yapılmalıdır.
Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP): Dündar ve Gül'ün özgürlüğe kavuşmasını selamlıyoruz. Arkadaşlarımızın Dündar ve Gül'ün serbest bırakılmaları elbette çok önemlidir ama tek başına yeterli değildir. Unutulmamalıdır ki, cezaevlerinde halen 30 dolayında gazeteci meslektaşımız bulunmaktadır, bu durum basın ve ifade özgürlüğünün ağır baskıda olduğunun en açık göstergesidir.
ZAMAN