Berbera şehrine doğru ilerlerken yol üzerinde devasa boyutta termit karınca yuvaları görüyoruz. Oldukça da sağlam yapılan bu kuleleri görünce çok şaşıracaksınız. Yuvaların içleri oyuk.  Yaklaşık 3 metre yüksekliği olan bir yuvanın içini görmek ise imkansız. Bir başka karınca yuvası ise insan silueti şeklinde. Adeta sanat yapmış termit karıncalar burada.

Ayna programı Somaliland 2. bölümüyle ekranlarda! | Samanyolu Haber

Kırsal alanlarda ilerlerken büyük bir deve sürüsüne rastlıyoruz. Önlerine çıkan ağaçların dikenleriyle beraber yapraklarını yemekle meşguller.  Otlayan develerin hemen yanında kocaman bir kara kaplumbağası. Tabi çevresinde bu kadar hareketlilik olunca o da kavuğuna çekilmiş.

Meşakkatli bir yolculuktan sonra Berbera şehrine ulaşıyoruz.  Şehrin kahvehanesinde ghat çiğneyip çaylarını yudumlayan yerlilerle karşılaşıyoruz.  Başka bir köşede ise ghat satışı yapılıyor. Ghat bitkisinin yapraklarını çiğnemeyi çok seviyorlar.  Aden körfezindeki şehrin sahilini geziyoruz. Dünyanın el değmemiş ve keşfedilememiş  noktalarından burası.  Muhteşem güzelliklere ev sahipliği yapıyor sahil.  80 sene Osmanlı’nın hakimiyetinde kalmış Berbera şehrinde ecdadımızın inşa ettiği  eserleri sizler için görüntülüyoruz.  

Osmanlı’nın Berbera şehrine bir güzel hizmeti de şehre dağdan su getirmek için su kanalları yapması olmuş.  Yapılan su kanalları sayesinde dağın eteğindeki vadi de yeşillenmiş. Çok kural bir iklime sahip bu topraklarda o günün şartlarında 15 km öteden su kanallarıyla suyun ulaşması Berberalılara çok büyük bir nimet olmuş.  Su kanalından ayrılıp yine Osmanlı’nın inşa ettiği camide cuma namazımızı eda ediyoruz.

Somaliland’de araçların çoğunluğu Japonya’dan alınan ikinci el arabalar oluşturuyor.  Ancak Japonya’da araçlar sağdan direksiyonlu. Somaliland’de ise trafik soldan akıyor.  Berbera şehrinden Hargeisa şehrine yaklalık 3 saatlik bir yolculuk yapacağız bu şekilde. Bakalım zorlu geri dönüş yolculuğumuzda bizleri neler bekliyor.